Gönderen Konu: Evliliği evlenmeden önce öğrenmek gerekiyor !  (Okunma sayısı 4466 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Tuğra

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 6599
Evliliği evlenmeden önce öğrenmek gerekiyor !
« : 26 Kasım 2009, 14:33:27 »


Yaşam Aile Danışma ve Eğitim Merkezi’nin aile danışmanları, evlilik öncesi eğitimin belediyelerce şart koşulmasının gerekçelerini anlattı.

Boşanmaların artışa geçtiği son yıllarda, kurulan ailelerin dağılmaması için Yaşam Aile Danışma ve Eğitim Merkezi’nin aile danışmanları, evlilik öncesi eğitimin belediyelerce şart koşulmasının gerekçelerini Ankara Hürriyet’e anlattı.   

Üç kişilik bir kadroya sahip Yaşam Aile Danışma ve Eğitim Merkezi’nin aile danışmanları; Sosyal Hizmet Uzmanı Feyza İmren, Psikolog Öznur Aslan, Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Uzmanı Aynur Ece’den oluşuyor. Üçlü, ailenin en önemli kurumlardan biri olduğuna vurgu yaparak bu kurumun ayakta kalması için şunları önerdi:

“Boşanmalarda son yıllarda çok ciddi bir artış söz konusu, bu durumun genellikle evliliğin ilk yılında daha çok olduğu yaptığımız incelemelerde, istatistiksel olarak görünüyor. Evliliğin ilk yılında olan boşanmalara neden olarak biz, evlenenlerin evlilikten beklentilerinin gerçek dışı olmasına bağlıyoruz.

İlk yıl en zoru

Evliliğin ilk yılı ile ilgili gerçek şudur: Yepyeni bir yaşam tarzına adaptasyon süreci. Evlilikten sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır, ancak taraflar öyle olmasını beklemek gibi bir yanılgıya düşer.

Bu beklentilerin hayal kırıklığı ile sonuçlanmasının nedeni evliliğin kelime olarak anlaşılmasındaki yanlışlıktır. Bu yanlış anlaşılmadan ötürü oluşan gerçekler ile beklentilerin uyumlu olmayışı evlilikleri bitirme noktasına getirebilir.

Şu bilinmelidir ki, evliliğin ilk yılı en zor yılıdır. En önemli beklenti ve gerçek arasındaki uçurum, ailelerin taraflara tavırlarında yaşanır. Aile olarak bütünleşme sağlanamazsa bu da evliliklerde sonun habercisi olabilir.

Kavram iyi oturmalı

Evlilik kavramının doğru oturmasının yolu eğitimden geçer. Evlilik öncesi eğitim ile gençlerin beklenti ve evlilik kurumunda yaşanabilecek zorluklardan haberdar olmaları, gerçek beklentilerinin, bu sürece hazır olup olmadıklarının, kendilerini ve eş adayını gerçekten tanıyıp tanımadıklarının farkına varmaları sağlanabiliyor.

Evlilik öncesi eğitim almış eşlerde boşanmanın çok daha düşük bir yüzdeye sahip olması da bu görüşümüzü doğrular nitelikte. Biz merkezimizce bu konunun önemini her elimize geçen fırsatta dile getiriyoruz, bu eğitimi kendi bünyemizde de çok büyük bir özenle sürdürüyoruz.

Zorunlu hale gelmeli

Ancak bu hizmet sadece aile danışmanlık ve eğitim şirketlerinde verildiği için yeterli sayıda kişiye ulaşamamakta, dolayısıyla da ülkemizde her geçen yıl artarak yükselen bir boşanma yüzdesi var. Bu hizmetin, belediyelerce planlanması gerekmekte, belki ilk etapta zorunlu olması zor olabilir. Ancak, belli bir süre sonra bir çok gelişmiş ülkede olduğu gibi ülkemizde de zorunlu hale getirilmesi evlilik kurumu için çok yararlı olacaktır.”

Dila DİNÇ / HÜRRİYET

〰〰〰〰🐠

Çevrimdışı Fatihan

  • Administrator
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 6994
  • Milimi milimine Ehli sünnet...
Ynt: Evliliği evlenmeden önce öğrenmek gerekiyor !
« Yanıtla #1 : 26 Kasım 2009, 14:56:50 »
Öğretmek için çalışıyoruz.

www.evlilikmektebi.com  :cool

Çevrimdışı Tuğra

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 6599
Evlilik için sertifika şartı önerisi
« Yanıtla #2 : 29 Kasım 2009, 19:20:33 »

Yrd. Doç. Dr. Yağmur, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bireylerin evlenmeden, aile kurmadan mutlaka bu konuda eğitim alması gerektiğini kaydett.

Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Çocuk İstismarını Önleme, Tedavi ve Araştırma Merkezi (ÇİTEM) Müdürü Yrd. Doç. Dr. Fatih Yağmur, çok basit bir işe başvurulduğunda bile 'Şu kursa gittin mi, bu kursa gittin mi, sertifikan var mı, eğitimin ne' diye sorulduğunu belirterek, aile kuracak, topluma yeni bireyler yetiştirecek insanlarda ise hiçbir şart aranmadığını söyledi.

İnsanların flört döneminde birbirini iyi tanıyamadığını ifade eden Yağmur, şöyle konuştu:

''Çok basit bir işe başvurduğunuzda dahi 'Şu kursa gittin mi, bu kursa gittin mi, sertifikan var mı, eğitimin ne' diye soruyorlar. Oysa aile kuracak, topluma yeni bireyler yetiştirecek insanlarda hiçbir şart aranmıyor. 3 veya 6 aylık sürelerle anne ve baba eğitimleri olmalı, insanlar sertifika aldıktan sonra evlenmeli. Çünkü flört döneminde insanlar birbirini tanıyamıyor.

Bu dönem daha çok 'karşımdakini nasıl cezbedebilirim, nasıl ikna ederim' dönemi. Dolayısıyla çiftler birbirini tanımadan evleniyor. Birbirini tanımayan iki kişinin sorunları aşmasını bekliyorsunuz. Sorun yaşanmaması mümkün değil. Çünkü ikisi de farklı ortamlarda yetişmiş, gelenek ve görenekleri farklı, kültürleri farklı. Bunların çatışmadan orta yolu bulup evliliklerini devam ettirmeleri lazım.''

Yağmur, evlenmeyi düşünen çiftlerin daha önce bunları yaşamış deneyimli ve eğitimli insanlardan alacağı eğitimlerle bu sorunları kolaylıkla aşabileceğine dikkati çekerek, hayat tecrübesi olan insanların da bu eğitimlerde mutlaka yeri olması gerektiğini vurguladı.

-''EVDE KALDIN'' MUHABBETİ-

Türkiye'deki toplumun büyük bir kesiminde 20-23 yaşına gelen kızların artık evlenmesi gerektiğinin ve bu yaşlardan sonra evliliklerinin zor olacağının düşünüldüğünü belirten Yrd. Doç. Dr. Yağmur, şunları kaydetti:

''Kızın yaşı biraz ilerlediyse çevrede, eş dost arasında 'evde kaldı' muhabbetleri başlayacaktır. Halbuki evlilik çok ciddi bir olay ve aile çok ciddi bir kurumdur. Sağlıklı bireyler sağlıklı aileleri, sağlıklı aileler sağlıklı toplumu oluşturur.

Bu yüzden hiç altyapısı olmadan kurulacak bir aile hem kendilerine hem de topluma zarar verecektir. Bu nedenle, evlenecek bireylerin kendilerini bu süreç için hazır hissetmeleri çok önemlidir. Maalesef bireylere genelde bu soru sorulmamakta veya bireyler kendilerine bu soruyu sormamaktadır.

Bunu öğrencilerime sorduğumda, genelde evliliklere daha çok belli bir yaşa gelmiş kişilerin artık yapması gerektiği bir iş gibi bakıldığını, toplumsal baskı olduğunu' ifade ediyorlar. Hatta evliliklerin 1. veya 2. yılında yine çevrenin baskısıyla çocuk yapılıyor, siz kendinizi hazır hissetmediğinizden çocuk yapmıyorsanız bu sefer de 'bunların çocuğu olmuyor herhalde' deniliyor.''

Yağmur, evlilik kadar çocuk sahibi olmak ve onu yetiştirmenin de ayrı bir altyapı istediğini belirterek, bu konuda eğitimsiz olan kişilerin kendilerini hazır hissetmeden çocuk sahibi olmaları halinde hem çocuğun hem de kendilerinin sağlığını tehlikeye atabildiklerini ifade etti.

-''İSTİSMAR EDİLEN ÇOCUK, İSTİSMARCI OLMAYA ADAY''-

Çocuk yetiştirmenin çok ciddi bir konu olduğuna işaret eden Yağmur, şunları kaydetti:

''Hazırlıksız veya eğitimsiz çocuk sahibi olma durumunda aileler çocuklarını daha fazla fiziksel veya duygusal anlamda, bilerek veya bilmeyerek istismar veya ihmal etmektedir. İstismara uğrayan her çocuk, ilerde istismarcı olmak için ciddi bir adaydır.

Bu yüzden, aile kuracak gençlerin 3-6 ay sürelerle evlilik, sorunlarla baş etme, çocuk sahibi olma ve çocuk yetiştirme konusunda işin ehillerinden bilimsel olarak eğitim alması gereklidir.

Sırf evlenmiş olmak için evlenmenin veya çevredekilere 'çocuk sahibi oldu' dedirtmek için çocuk sahibi olmanın anlamı yok. Aslında bu tür eğitim veren yerler var ama yetersiz. Kişiler daha çok aile kurup sorun yaşamaya başladıktan sonra bu tür yardımlara başvurmaktadır. Evlilik öncesi eğitim alan insanlar, sorunlarını nasıl çözeceğini, sorun çıktığında nereye başvurması gerektiğini bilerek evlenir. İnsanlar bu kadar ciddi bir işin altına giriyorsa mutlaka eğitim almalıdır.''

AA
〰〰〰〰🐠