Gönderen Konu: Ün kurbanı sahte müctehidler  (Okunma sayısı 4023 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı 33.yıldız

  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 343
Ün kurbanı sahte müctehidler
« : 30 Ekim 2009, 11:43:03 »

Müslüman kesimde meşhur olmanın çeşitli yolları vardır. Adam az veya çok din ilimleri okumuştur, yine az veya çok Arapça bilmektedir. Din alimi ve fakih olabilmek için icazet almamıştır. Zaten din aliminden çok yerli/Müslüman oryantaliste benzemektedir. Lakin için için ünlü olmak, isminden bahsettirmek, nefsini tatmin etmek için yanıp tutuşmaktadır. Bunları Ehl-i Sünnet ve Cemaat dairesi içinde elde edebilir mi? Edemez. O halde:

1. Aykırı bir söz söyler, ortaya çarpık bir görüş atar ve kısa zamanda kâzib (yalancı) bir şöhret elde eder. Meselâ, dört mezhebin doğru olduğunu kabul ettiği bir hükmün yanlış olduğunu, yahut haram bir şeyin helâl olduğunu iddia eder.

2. İctihad yapmaya ehliyeti olmadığı halde saçma sapan ictihadlar yapar.

3. Şazz bir görüşü savunur. Bir tartışma başlatır. Epey tenkit edilir, hattâ hakarete uğrar ama şöhret şöhrettir.

Ülkemizde böyle yapanların hepsi bir değildir.

Namaz kılanları vardır, namazı terk edenleri vardır...

Mutedil (ılımlı) bid'atçi olanı vardır, iyice zıvanadan çıkmış olanı vardır.

Tarikat ve tasavvuf mensubu olan Müslümanları bid'atçi göreni vardır, müşrik ve kâfir olarak göreni vardır.

Bu gibi kişileri yakan şey içlerindeki meşhur olma, benliklerini tatmin etme ateşidir. Yani ateş içtedir.

Ünlü aykırılardan bazısı çok zengin olmuştur. Hem ün, hem servet... Oh ne güzel... Güzel ve iyi değil, çok çirkin, çok kötü. İleride Dâr-ı Ceza'da ateş var.

Hükema (bilge kişiler) "Şöhret âfettir" buyurmuşlardır. Müslümanın şöhrete ihtiyacı yoktur. Çünkü onun işi Yaratan iledir. Bir kimse meşhur olmak için yanıp tutuşuyorsa onda gizli nifak var demektir.

Bid'atçi yüz binlerce dolar te'lif ücreti karşılığında bir din kitabı hazırlar. Yirmi yerine aykırı yorumlar koyar, gerisi doğrudur. İşte bu yirmi şey onu yakar. Okuyanların bir kısmını da...

Hem yüz binlerce dolar kazanmıştır, hem de ününe ün katmıştır. Reklamın kötüsü olmaz. Ün ündür.

Böylelerinin etrafına taraftarlar toplanır. Bir kısmı samimî akılsızlardır. Bir kısmı cinnî şeytanlara pabucu ters giydirecek insî şeytanlardır.

Memlekette böyle onlarca, yüzlerce aykırı kişi zuhur eder, bunların aykırı küçük fakat militan cemaatleri oluşur... Müslümanlar arasında tartışmalar eksik olmaz. Sen bid'atçisin... Asıl bid'atçi ben değilim sensin... Onlar Müslüman değildir, müşrik ve kafirdir... İbn Teymiyye imamdır... İmam mimam değildir, gulüvve (dinde aşırılığa) sapmış bir alimdir... Cuma namazından sonra sünnet ve zuhr-i âhir kılınmaz... Hayır kılınır, kılmak gerekir... Böyle yüzlerce tartışma konusu...

Müslümanlar birbirleriyle çekişirken bu ün ve (bazısı) servet meraklıları ellerini sevinçle ovuştururlar. Oh ün ne güzel şey, oh servet ne tatlı...

Böylece ülkedeki İslâmî birlik parçalanır, birbirleriyle kardeş olan mü'minler çarpışır, kafirlerin "böl, parçala ve hükm et" planı gerçekleşir.

Sahte müctehidlerin ünleri arttıkça artar.

Sevenleri ve sövenleri çoğalır.

Köy mollası olacak halleri yokken üstad olurlar.

Kimisi iyice zengin olur. Te'lif ücretleri, paralı konferanslar, dinsiz medyadan alınan yüklü maaşlar. Bahçe içinde Şeddadî kâşâneler.

Bir sürü de musibet ve belâ gelir başlarına.

Şöhret âfettir sözü boş laf değildir. Mücerrebtir (tecrübe edilmiştir).

Sahte müctehidlikte, aykırı fikir, inanç ve görüşlerde, bid'atleri doğru göstermekte, tarikat ve tasavvuf Müslümanlarını kâfir ilan etmekte, şu Necd'linin propagandasını yapmakta çok menfaatler vardır ama asıl selâmet Ehl-i Sünnettedir.

Farsça beyit tercümesi:

"Denizde çok menfaatler vardır ama

Sen selâmet istiyorsan o kenardadır."


Türkçe beyit:

"Bevval-i çeh-i Zemzem'i lânet ile anar halk

Sen Kâbe gibi kendini hürmetle benam et"


M.şevked eygi

Ortak paydamız, İbrahimi dinler değil! EHLİ SÜNNET, EHLİ SÜNNET...

Çevrimdışı Lika

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 3892
Ynt: Ün kurbanı sahte müctehidler
« Yanıtla #1 : 26 Aralık 2009, 15:32:30 »
Teşekkür ederiz.
Ne içindeyim zamanın,Ne de büsbütün dışında;Yekpare geniş bir anın Parçalanmış akışında,
Rüzgarda uçan tüy bile Benim kadar hafif değil.Başım sukutu öğüten Uçsuz, bucaksız değirmen;İçim muradıma ermiş Abasız, postsuz bir derviş;
Kökü bende bir sarmaşık Olmuş dünya sezmekteyim,Mavi, masmavi bir ışık Ortasında yüzmekteyim

Çevrimdışı Fatihan

  • Administrator
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 6994
  • Milimi milimine Ehli sünnet...
Ynt: Ün kurbanı sahte müctehidler
« Yanıtla #2 : 07 Kasım 2010, 00:09:38 »
Alıntı
Şöhret âfettir sözü boş laf değildir.