Gönderen Konu: Bu koleksiyon bir daha ele geçmez  (Okunma sayısı 6328 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Devri Âlem

  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 429
Bu koleksiyon bir daha ele geçmez
« : 16 Kasım 2008, 04:13:25 »


Aziz Efendi (1871-1934) ketebeli Hilye-i Şerif





Hulusi Efendi (1869-1940)

Hattat ve cilt sanatçısı Emin Barın'ın bir ömür boyu biriktirdiği hat eserleri müzayedeye çıkıyor. Hat sanatının en nadide eserlerinden oluşan koleksiyonun bir benzerini oluşturmak artık çok zor.

"Emin Barın hat koleksiyonu, Şeyh Hamdullah'tan Necmeddin Okyay'a, Kâmil Akdik'e uzanan dört yüz yıllık Türk hat sanatının, istisnasız, tüm büyük ve küçük ustalarının başyapıtlarını bir araya getiren eşsiz bir sanatçı koleksiyonudur. Kanımca, bilgiyle seçilmiş başyapıtlardan oluşan, müze dışı en öğretici, en zengin, en anlamlı koleksiyon." Ferid Edgü, Emin Barın'ın hat koleksiyonunu bu sözlerle anlatıyor. Kendisi de bir hattat ve cilt sanatçısı olan Barın'ın bir ömür boyu biriktirdiği yazı örnekleri, 23 Kasım'da Portakal Sanat ve Kültür Evi'nde müzayedeye çıkacak. İki yüz parçadan meydana gelen muhteşem koleksiyonda sanatçının kendi eserleriyle birlikte, hat sanatının geçmiş ustalarına ait nadide eserler yer alıyor.


Hafız Osman (1642-1698)


1913'te dünyaya gelen Emin Barın, Kamil Akdik'ten hüsn-i hat, Necmeddin Okyay'dan ise klasik Türk cildini öğrenmiş. Anıtkabir'in kulelerindeki, Yunus Emre'nin kabrindeki, İstanbul Üniversitesi'nin kapısındaki kitabeler onun imzasını taşıyor. Boğaz Köprüsü'nün girişinde yer alan kûfî 'MaşaAllah' yazısı da Emin Barın'a ait. Barın, kûfi ve celi divani yazılarına getirdiği yeni yorumlarla klasik hat sanatını günümüze uyarlamaya çalışmış.

Emin Barın'ın Cumhuriyet dönemi hat sanatına katkılarından biri de her hafta Çemberlitaş'taki Barın İş Hanı'nda bu sahaya gönül verenleri bir araya getirdiği 'perşembe toplantıları'. Bir taraftan hat sanatını modern bir üslupla devam ettirirken bir taraftan da bu sanatta iz bırakmış ustaların klasik eserlerini toplayan Barın, vefatında odasının duvarlarını süsleyen ve 200'ü aşkın eserden oluşan kıymetli bir koleksiyonu ardında bıraktı.



İsmail Zühdi (?-1806)

Emin Barın'ın hattın unutulmaya yüz tuttuğu bir dönemde koruma altına aldığı eserler, tarih itibarıyla Şeyh Hamdullah'la (1429-1520) başlıyor. Yesarizade, Kazasker, Şevki Efendi, Rakım, İsmail Zühdi, Hasan Rıza, Mahmud Celaleddin, Aziz Efendi, Hulusi Efendi, Hamid, Kemal Batanay, İsmail Hakkı Altunbezer, Halim Özyazıcı gibi ustaların imzalarını taşıyan levhaların çoğu, Rikkat Kunt'un tezhipleriyle, Necmeddin Efendi'nin, Mustafa Düzgünman'ın ebrularıyla çerçevelenmiş. Eserden bazıları IRCICA'nın bastığı 'İslâm Kültür Mirasında Hat Sanatı', Şevket Rado'nun hazırladığı 'Türk Hattatları', YKY'den çıkan 'Bir Yazı Sevdalısı Emin Barın' gibi kitaplarda yayınlanmış olsa da çoğu sadece Barın İş Hanı'nın özel ziyaretçileri tarafından görülebilmekteydi. Sanatçının oğlu Tevfik Barın da bu durumdan yakınarak, düzenlenecek müzayede ile hat sanatının bu nadide eserlerinin daha fazla kişinin istifadesine açılacağını söylüyor.


Abdülaziz (1839-1861)

Hat sanatı yeniden revaç bulduğundan ve bu sahada verilmiş seçme eserler müzelerdeki, koleksiyonlardaki yerlerini aldığından günümüzde Emin Barın koleksiyonunun benzerini oluşturmak neredeyse imkânsız gibi. Geleneksel sanatlarla ilgilenenler, koleksiyonun daha çok kişinin istifadesine açılmasından memnun olurken bu eserlerin çok fazla parçalanmadan ehil ellerde toplanmasını istiyor. Müzayedeye çıkacak eserler arasında yer alan İsmail Hakkı Altunbezer imzalı kıtada, bir hadis-i şerif yazılı. Hazreti Peygamber (sas), hadis-i şerifte ümmet üzerine bir zaman geleceğini, o zamanda alimlerin yalnızca yeni elbiselerinden tanınacağını, Kur'an'ın yalnızca güzel ses ile dinleneceğini, yalnızca Ramazan ayında ibadet edileceğini haber veriyor. Arzu edilen o ki, ayet, hadis ve kelam-ı kibarları en güzel şekilde nakletmek için hazırlanan bu levhalarla, Kur'an'ın güzel sesten dolayı dinlenmesi gibi yalnızca sanat yönüyle ilgilenilmez, içeriğine de gereken kıymet verilir.

ÖZGE YALIN
15 Kasım 2008, Cumartesi

اَلْعِلْمُ يَرْفَع بُيوتًا لاَعِمَادًا لَهَا وَالْجِهلُ يَهْدِم بِيُوتَ اْلعِزَّ وَلْكَرَمِ

Çevrimdışı Tuğra

  • popüler yazar
  • ******
  • İleti: 6599
Ynt: Bu koleksiyon bir daha ele geçmez
« Yanıtla #1 : 19 Şubat 2010, 21:17:14 »
Muhteşem.
〰〰〰〰🐠