Gönderen Konu: Niyetin önemi  (Okunma sayısı 7784 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı muhacir

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 228
Niyetin önemi
« : 28 Mayıs 2006, 12:42:35 »

Uhud savaşı sırasında düşman saflarını birbirine katan ve savaş esnasında büyük maharetler gösteren biri vardı: "Kuzman"... Onun bu cengâverliğini Efendimize haber verdiklerinde Efendimiz Aleyhissalâtü Vesselâm:
"İnsanlardan bazıları vardır ki, dışardan görünüşe göre cennet ehline yaraşan hayırlı işler yaparlar. Halbuki onlar (o işlerini yaparken yaptıkları niyetleri sebebiyle) cehennemliktirler." buyurarak onun cehennemlik olduğuna işaret ediyordu.
Tabiî bu duruma sahabe–i kiram şaşırmışlardı. Şüphesiz Efendimiz boşuna söz söylemezdi; fakat İslâm ordusu safında yer alan, müşrik ordularını âdeta darmadağın eden bu adam acaba niçin cehennemlikti?..
Savaş tüm hızıyla devam ederken, bir ara Kuzman, kolundan bir yara alıp yere yığıldı. Yarası çok ağırdı. Onun aldığı bu yara, insana çok eziyet eden ve genelde öldüren bir yaraydı. Kuzman bunu çok iyi biliyor ve kurtulma ümidinin kalmadığını düşünüyordu. Onun yere yıkıldığını gören Katade b. Numan RadıyAllahu Anh, hemen yanına geldi ve:
–Ne mutlu sana Kuzman! Cennete gideceksin. Allah yolunda şehit oluyorsun!" dedi. Kuzman, Katade'ye şöyle bir baktı ve:
–Şehadet mi dedin?! Benim maksadım o değildi ki! dedi. Katade b. Numan çok şaşırmıştı. Bu adam neler söylüyordu böyle? İslâm'ın var olma mücadelesinin verildiği böyle bir zamanda din için değilse, ya ne için savaşmıştı bu adam? Hidayetten nasipsiz Kuzman devam etti:
–Ben, savaşırken İslâm dininin muhafazası aklımdan bile geçmedi. Fakat Kureyş taifesinin Medine'de hurmalıklarıma zarar vermemesi için sizlerle aynı safta savaşıyorum!
Katade b. Numan, bunları duyunca Kuzman'dan öylesine nefret etti ki, hayretler içinde yerinden kalktı. Onu kaderiyle baş başa bırakarak çekildi.
Bu arada Kuzman, yarasının ağrısının gittikçe arttığını görünce daha fazla sabredemedi ve kendi kılıcıyla karnını deşti ve elim bir akıbetle öldü gitti. Ashab–ı kiram bu durumu görünce Resûlullah'ın sözünü hatırladılar. Netice itibarıyla Efendimiz Aleyhissalâtü Vesselâm'ın onun hakkındaki haberi doğru çıkmış, Kuzman hayatını cehennemliklere yaraşır şekilde sona erdirmişti.
Gerçekten ibret alınacak bir hadise…
Kuzman Müslümanların safında savaştığı hâlde cehenneme gidiyordu. Hemen yanı başındaki İslâm mücahidi ise, şehit olmuş âdeta kanat çırparak cennetlere uçuyordu. Saflar aynı, yapılan mücadele aynı, fakat gittikleri yer tamamen farklıydı... Biri cennete, biri cehenneme... İşte bu fark onların niyetleri sebebiyledir. Birinin niyeti, İslâm dininin yücelmesi ve muhafazası iken, nasipsiz Kuzman'ın niyeti, İslâm'ı değil, bağını bahçesini korumaktı.
amâ ve hırsa uyup nefs ile mahkûr olma,
Rahatın zâil olur,nâmı meşhur olma,
Sohbet-i Arif-i Billah'a eriş, dûr olma,
Saltanat-ı Mesned-i Dünya ile mağrur olma.

Çevrimdışı muhacir

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 228
Niyetin önemi
« Yanıtla #1 : 28 Mayıs 2006, 12:48:01 »
İLK SORGUYA
ÇEKİLECEK ÜÇ KİŞİ
Ebû Hüreyre RadıyAllahu Anh anlatıyor:
"Resûlullah Aleyhisselâm şöyle buyurdu: 'Kıyamet gününde üç kişi ilk olarak sorguya çekilecek:
Birincisi: Cihad esnasında ölen kimsedir ki, Allah'ın huzuruna getirilir ve Allah, kendisine verilmiş olan nimetleri önüne serer. O da, bunlara nail olduğunu itiraf eder. Bunun üzerine Allah kendisine:
–Bu mazhar olduğun nimetler içerisinde ne yaptın? diye sorar, O da:
–Senin yolunda şehit oluncaya kadar savaştım, cevabını verir. Allahu Teâlâ:
–Yalan söylüyorsun; sen "yiğit" desinler diye savaştın ve sana "yiğit" dediler de,
der. Sonra meleklerin kendisini almalarını emreder ve yüz üstü sürüklenerek cehenneme atılır.
İkincisi: İlim tahsil edip başkasına da öğreten ve Kur'an okuyan kimsedir ki, bu da Allah'ın huzuruna getirilir ve Allah kendisine verilmiş olan nimetleri bir bir sayar ve önüne serer. O da bunları tasdik eder. Ve Allah kendisine:
–Bu eriştiğin nimetler içerisinde ne yaptın? diye sorar. O da:
–İlim tahsil ettim, ilmi başkasına öğrettim ve senin rızan için Kur'an okudum, diye karşılık verir. Allah kendisine:
–Yalan söylüyorsun, sen ilmi, "âlim" desinler diye öğrendin. Kur'an'ı da "güzel
Kur'ân okuyan kişi" desinler diye okudun. Ve sana böyle dediler de, der. Sonra meleklere kendisini almalarını emreder ve yüz üstü sürüklenerek cehenneme atılır.
Üçüncüsü ise: Allah'ın kendisine bolluk verdiği, malların her çeşidini ihsan ettiği kimsedir ki, Allah'ın huzuruna getirilir ve Allah kendisine verilen nimetleri karşısına çıkarır. O da bütün bunların kendisine verildiğini kabul eder. Allah sorar:
–Şu nail olduğun nimetlerle ne yaptın?
O da:
–Verilmesini istediğin ne kadar yer varsa, hep o yerlerde ve o yolda dağıttım, diye cevap verir. Allahu Teâlâ:
–Yalan söylüyorsun. Sen bütün bunları kendine "ne cömert adam!" dedirtmek için yaptın. Ve sana böyle dediler de, der. Sonra meleklere onu almalarını emreder. Yüz üstü sürüklenerek cehenneme atılır.
Sonra Resûlullah Aleyhissalâtü Vesselâm, Ebû Hüreyre'nin dizine vurup:
"Ey Ebû Hüreyre! Bu üç kimse, kıyamet günü cehennemin, aleyhlerinde kabaracağı Allah'ın ilk üç mahlûkudur!" buyurdu.
Şüfey der ki: "Ben Ebû Hüreyre'den aldığım bu hadisi, Hz. Muâviye'ye haber verdim. Bunun üzerine Hz. Muâviye:
–Böylelerine bu muamele yapılırsa, insanların geri kalanlarına neler yapılır? dedi ve öyle şiddetli bir ağlayışla ağlamaya başladı ki, helâk olacağını zannettim. Derken bir müddet sonra kendine geldi, gözyaşlarını sildi.
–Allah ve O'nun Resûlü doğru söylediler. Diyerek, "Dünya hayatını ve onun ziynetini isteyenlere, orada işlediklerinin karşılığını tastamam veririz. Onlar orada bir eksikliğe de uğratılmazlar. İşte âhirette onlara ateşten başka bir şey yoktur. İşledikleri şeyler orada boşa gitmiştir. Zaten yapmakta oldukları da bâtıldır." (Hud sûresi, 15–16) âyetlerini okudu.
amâ ve hırsa uyup nefs ile mahkûr olma,
Rahatın zâil olur,nâmı meşhur olma,
Sohbet-i Arif-i Billah'a eriş, dûr olma,
Saltanat-ı Mesned-i Dünya ile mağrur olma.

Çevrimdışı müteallim

  • Moderatör
  • popüler yazar
  • *****
  • İleti: 4785
  • gizli mahzenlerde kalan tarihin yeni adresi
    • www.Libv- kamp-lintfort.de
Niyetin önemi
« Yanıtla #2 : 29 Mayıs 2006, 00:29:33 »
mevlam bu gibi hallerden muhafaza buyursun.

Ihlasdan ayirmasin.AMIN.
  Kuslar gibi ucmasini baliklar gibi yüzmesini ögrendik amma kardesce yasamasini ögrenemedik

Çevrimdışı sermin.cetin

  • okur
  • *
  • İleti: 52
Niyetin önemi
« Yanıtla #3 : 29 Mayıs 2006, 00:31:49 »
Alıntı yapılan: "Müderris_3"
mevlam bu gibi hallerden muhafaza buyursun.

Ihlasdan ayirmasin.AMIN.
 :x  :x  :x
Şimdi seni analar,Arıyor ağlar gibi...,
Ey yetimler yetimi,
Ey garipler garibi!
Düşkünlerin kanadıydın.
Yoksulların sahibi;
Nerde kaldın ey Resûl,
Nerde kaldın ey NEBİ?

Çevrimdışı Ahi

  • aktif yazar
  • *****
  • İleti: 923
  • Bugün Allah (c.c) için ne yaptın?
Niyetin önemi
« Yanıtla #4 : 29 Mayıs 2006, 00:38:50 »
Alıntı yapılan: "Müderris_3"
mevlam bu gibi hallerden muhafaza buyursun.

Ihlasdan ayirmasin.AMIN.


Amin
Herhangi bir insan vaktini nasıl geçireceğini, üstün bir insan ise vaktini nasıl tasarruf edeceğini düşünür. – Schopenhaver

Çevrimdışı seval_1985

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 169
Niyetin önemi
« Yanıtla #5 : 29 Mayıs 2006, 08:47:33 »
Alıntı yapılan: "Müderris_3"
mevlam bu gibi hallerden muhafaza buyursun.

Ihlasdan ayirmasin.AMIN.
amin niyete önem veren insan az bu zamanlarda

Çevrimdışı Mstfx67

  • araştırmacı
  • ***
  • İleti: 354
Niyetin önemi
« Yanıtla #6 : 30 Mayıs 2006, 17:15:22 »
Alıntı




mevlam bu gibi hallerden muhafaza buyursun

AMIN AMIN
BA$KASININ AYIBINI SÖYLEMEYi DÜSÜNDÜGÜN ZAMAN NEFSININ AYIBINI hATIRLA!!!

Çevrimdışı nursena

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 106
Niyetin önemi
« Yanıtla #7 : 30 Mayıs 2006, 17:26:23 »
HADİ BİR AMİN DE BENDEN
Ey mukaddes Kitap, ey ezelî nûr,
Ey iklimi ziyâ, etrafı huzûr;‎
Son demde bir kere daha ne olur,‎
Ağar, ışık karanlığı boğarken.

Çevrimdışı EFSuN

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 192
Niyetin önemi
« Yanıtla #8 : 31 Mayıs 2006, 14:00:11 »
Mü'minin niyeti amelinden kıymetlidir.. Rabbim her daim saf ve temiz bir kalple O'na yönebilmeyi nasip etsin..
Yüzleri dost, özleri düşmandan usandım..
Hata değil, ettiğim isyandan utandım..

Çevrimdışı muhacir

  • aktif okur
  • **
  • İleti: 228
Niyetin önemi
« Yanıtla #9 : 01 Haziran 2006, 00:38:00 »
AMİN HER DAİM İNŞAAllah
amâ ve hırsa uyup nefs ile mahkûr olma,
Rahatın zâil olur,nâmı meşhur olma,
Sohbet-i Arif-i Billah'a eriş, dûr olma,
Saltanat-ı Mesned-i Dünya ile mağrur olma.