CEVAP: Mekruhtur. Hayzlı iken mekruh değildir.
***
SORU: Kadın doktoruna kadın hastalığından muayene olan kadının gusletmesi gerekir mi?
CEVAP: Lezzet duymuşsa gusleder, duymamış ise gerekmez. Oruçlu ise, bu esnada içeriye ilaç vs. gireceği için orucu bozulur.
***
CEVAP: Elleri ve ağzı yıkadıktan sonra yemek caizdir. Fakat yemeyip, biran önce güsledip ondan sonra yiyip içmek daha iyi olur.
***
CEVAP: Kına, saç boyası gusle mani olmaz. Çünkü altına su geçirir. Fakat yağlı boya, oje, zamk gibi şeyler altına su geçirmediği için gusle manidir. Kınalı ve ojeli elleri yabancı erkeklerin görmezi de caiz değildir.
***
CEVAP: Âdetli veya abdestli olunsa da fark etmez. Dolgudan sonra, gusülde, abdestte ve namazda Maliki veya Şafii mezhebini taklit gerekir.( Taklidin nasıl yapılacağı, Seadet-i Ebediyye kitabında ve www. Dinibilgiler.org sitesinde yazılıdır)
***
CEVAP: Cünüp, Besmele çeker, dua okur, la ilahe illallah diyerek zikir çeker, salevat okur. Hatta Fatiha, Rabbena âtina gibi âyetleri dua niyetiyle okuyabilir. Sadece Mushafı tutamaz ve Kur’an okuyamaz. Camiye giremez. Tırnak kesmesi, tıraş olması mekruh olur. Hayzlının tırnak kesmesi mekruh olmaz.
***
SORU: Düğünde, kadınların def çalmaları, çalgı çalarak eğlenmeleri günah mıdır?
CEVAP: Düğünde kadınların kendi aralarında def çalıp oynaması caizdir. Düğünü duyurmak için davul çalmak da caizdir. Diğer müzik aletlerini çalmak, dinlemek caiz değildir. Haram işlemeden eğlenmek günah değildir.
***
CEVAP: İki bayram arası nikah olur. Aişe validemizin nikahı iki bayram arasında kıyıldı.
***
CEVAP: Ana babanın rızasını almak iyi olur. Hanefi mezhebinde ana babanın rızası şart değildir. Diğer mezheplerde şarttır.
***
SORU: Dinimizde müt'a nikahı var mı? Üniversiteli gençlerin aralarında kıydıkları nikah müt’a nikahı mıdır?
CEVAP: Müt'a nikahı dört mezhepte de haramdır. Müt'a nikahı, şahitsiz olarak bir kadına belli para verip, belli zaman beraber yaşamak için sözleşmek demektir. Eski bir Arap adeti olan müt’a nikahını peygamberimiz yasaklamıştır. Müt'a nikahının haram olduğunda bütün âlimlerin sözbirliği vardır. Gençlerin aralarında ve iki şahir huzurunda gizlice kıydıkları nikah müt’a nikahı değil ise de, pek çok yönden mahzurludur. İleride telafisi mümkün olmayan problemlere sebep olmaktadır.
***
SORU: Çocuğu olmayan karı-kocanın, tüp bebek usulü ile, çocuk sahibi olmaları caiz midir?
CEVAP: Tüp bebek nikahlı karı kocadan olursa caizdir. Avrupa’daki gibi kiralık anne veya sperm bankasından alınan materyel kullanılırsa caiz olmaz, haram olur. Çocuk veledi zina olur. Karı-kocadan alınan materyaller, tüpte ilkâh vâki olduktan sonra, rahme konuyor. Buna tüp bebek deniyor. Bu caizdir. Ancak, haram işlemeden yapılmalıdır.
Allahü teâlâdan çocuk talep etmeyi teşvik buyuran hadis-i şerifler çoktur. Çocuğu olmayan karı-kocanın, Silsile-i aliyyeyi [Büyük islam âlimlerini] vasıta yaparak, dua etmeleri ve meşru sebeplere sarılmaları gerekir.
***
CEVAP: Kocası hanımından vekalet alarak verebilirse de, kocası vermek zorunda değildir. Kadın kendi parasının ve takılarının zekatını altın olarak vermek zorundadır.
***
CEVAP: Dini yönü yoktur. Tıbbi yönü vardır. Lohusa kadın, ruhi ve bedeni yönden çok hassaslaşmıştır. Mikrop kapması ve cinnilerin musallat olması daha kolaydır. Bunun için zaruret yoksa dışarı çıkmaması tavsiye edilmiştir.
***
CEVAP: Doğum yapan müslüman kadının günahları affolur. Doğum esnasında ölürse şehid olur.
***
CEVAP: Evet.
***
CEVAP: İslam âdetidir, kapalı yerde giydirmelidir. Yabancılara göstermemek gerekir
***
CEVAP: Baba, oğlunu evlendirmeye mecbur değildir. Erkek çocuk, akıl-bâliğ olduktan sonra, babasının mesuliyetinden çıkar. Fakir oğlunu evlendirmek ise babaya vaciptir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: “Çocuğa güzel isim vermek, dinini öğretmek ve vakti gelince evlendirmek, evladın babası üzerindeki haklarındandır.”
***
CEVAP: Hanım ev işlerini hukuken yapmaya mecbur değildir. Ancak, erkek de bazı şeyleri almaya, yapmaya mecbur değildir. Kadın ev işini yapınca erkek de fazlası ile ihsanda bulunur. Ev işi yapması kadının menfaatinedir. Restleşme olursa, herkes kendi hakkını kullanmaya kalkarsa kadın zararlı çıkar.
***
SORU: Kadın, babasından kalan mirası erkek kardeşi ile eşit olarak paylaştığında erkek kardeşinin hakkı geçer mi?
CEVAP: Dinen hak geçer. Kardeşi ile helallaşması lazımdır.
***
CEVAP: Bir tas, tabak içine (Bismillâhillezi lâ ilâhe illâ huv El-Halim-ül Kerim. Sübhâne Rabbil' Arş-il'azim Elhamdülillahi Rabbil' âlemin) ve sonra (Nâzi'ât) suresinin son âyetini ve Ke-ennehüm'den itibaren (Ahkaf) suresinin son âyetini islam harfleri ile yazıp, eritip anasına içirmelidir. Kağıda yazılıp suya sokmakla da olur. (365 Gün Dua kitabında, arapça asılları ile bunlar yazılıdır)
***
CEVAP: Hayır.
***
SORU: Gusl ettikten sonra kadından kocasının menisi çıksa gusül gerekir mi?
CEVAP: Gerekmez.
***
CEVAP: Caiz değil, haramdır.
***
CEVAP: Peygamber efendimiz, yabancı kadınlara el öptürmemiştir. Kadınlar, kızlar şeyh denilen kimselerin ve hiçbir yabancı erkeğin elini öpemezler.
***
SORU: Birkaç kadın, bir araya gelerek kabir ziyareti için sefere çıkabilir mi?
CVEAP: Birden fazla da olsa, kadının seferilik mesafesi olan üç günlük yola (104 km.) gitmeleri haram, birgünlük yola gitmeleri mekruhtur. Caiz olmayan bir işi yapan sevap işleyelim derken günah işlemiş olur.
SORU: Kadın doğum hekiminin, kürtaj yapmasının dinimizdeki yeri nedir?
CEVAP: Dinimize göre, özürsüz çocuk aldırmak haramdır, yasaktır. Ancak, ananın veya süt emen diğer çocuğun ölümüne sebep olan bir özür varsa, uzuvları teşekkül etmeden çocuk aldırmak caiz olur. Kütüb-i sittedeki, “İnsan, anne karnında nutfe olarak 40, kan pıhtısı olarak 40, et parçası olarak da 40 gün kalır. Bundan sonra ruh verilir” mealindeki hadis-i şerifini de esas alan âlimler, bir özürden dolayı, 1 aydan 4 aya kadar kürtaja izin vermişlerdir. Dört ayı geçmiş ise, sakat doğacağı tespit edilmiş bile olsa aldırılamaz. (Redd-ül Muhtar)
Dinimizde fakirlikten dolayı iyi bakamamak, besleyememek korkusu, kürtaj için özür olmaz. Din bilgilerinin öğrenilmesinin yasaklanması sebebiyle o ülkelerde yaşayan Müslümanların çocuklarına din bilgisi öğretememek, İslam terbiyesi ile yetiştirememek korkusu kürtaj için özür olur. (Fakirlikten korkarak, rahmindeki çocuğu öldürmek, haksız yere cana kıymak, yani cinayet olduğu gibi, evlat hakkını da tanımamaktır, büyük günahtır.
Meşru bir özür varsa doktor açısından da mahzuru olmaz.
***
CEVAP: Erkekler arasında başını açmak zarureti olduğu zaman, kadının başını ve kendi saçlarını peruk takarak örtmesi caiz ve lazım olur. Zaruret ile ihtiyacı karıştırmamak lazımdır. Bakacak kimsesi olmayan kadının açlıktan ölme tehlikesi zarurettir. Üniversitede okumak zaruret değildir.
***
CEVAP: Kadının saçını kazıması veya kesmesi caiz değildir. Erkeğe benzeterek kazıması, tıraş etmesi haram olur. Saçını örtmesi güç veya fitneye sebep olduğu zaman, erkeklere benzetmemek şartı ile kulak yumuşağına kadar kesmesi caizdir.
Bir hastalıktan dolayı kısaltması elbette caizdir. Hatta kazıması bile caiz olur.
***
CEVAP: Kesilen saçlar, bir yere gömülmelidir. Buna imkan olmazsa, bir poşet içine koyup yanına ağırlık yapsın diye taş da koyarak denize atmalıdır.
***
CEVAP: Kadının kocasından başkasına güzel görünmesi caiz değil. Kocası için yapabilir. Başkası için, başka kadınlar için caiz olmaz. Bu şekilde sokağa çıkamaz.
***
CEVAP: Kadın, takı denen süslerini yabancı erkeklere gösteremez. İster yüzük ister küpe, ister bilezik, isterse kolye olsun.
***
CEVAP: Bu konuda erkek kadın aynı hükümdedir. Sırf zevk için olursa haram; rahatlamak, sıkıntıdan kurtulmak için olursa caiz; zina tehlikesi varsa vacib olur.
***
CEVAP: Kadınların ehliyet alması ve araba kullanması caiz değildir. Peygamber efendimz ata binen ve silah kullanan kadınlara lanet etmiştir.
***
CEVP: Bu da bir önceki soru gibidir. Haram işlemeden okumak mümkün ise caiz olur. Haram işlemeden okumanın mümkün olmadığını herkes biliyor. Kadının öğrenmesi farz olan bilgiler, zaruri din bilgileridir. Fizik, kimya, matematik bilgileri değildir.
CEVAP: Böyle emirleri yaparsa günaha girer. Kimden gelirse gelsin Allahü teâlânın emirlerine aykırı işler yapılmaz.
***
CEVAP: Kıyılır. Bu halde iken cima yapılamaz.
***
CEVAP: Tahrimen mekruhtur. İleride çocukların yetişmesinde ve başka yönlerden sıkıntılar olmaktadır
***
CEVAP: Caizdir. Gusle mani de değildir. Sağlığa zarar vermeyecek meşru her tedbir alınabilir.
***
CEVAP: Organları teşekkül etmemiş düşükten sonra gelen kan nifas kanı sayılmaz, özür kanı sayılır. Özürlü olarak namazını kılar. Çocuğun organları yaklaşık 4 ayda teşekkül eder.
***
CEVAP: Edebilir
***
CEVAP: Gerekmez.
***
SORU: Düğünde sokakta, erkeklerin önünde oynayan evli kadının nikahı gider mi?
CEVAP: Doğrudan nikah gitmez. Bu şekilde erkeklerin önünde oynamak, ister düğünde ister başka yerde olsun haramdır, büyük günahtır. Buna önem vermezse, hafife alırsa imanı gider, imanı gittiği için de nikahı gider.
***
SORU: Kadın hastalığından dolayı fitil kullanan kadının orucu bozulur mu gusül abdesti alması gerekir mi?
CEVAP: Orucu bozulur. Gusül abdesti alması gerekmez.
***
SORU: Kadınların dışarıda çizme, deri mont ve deri manto giymesi uygun mudur?
CEVAP: Uygun değildir.
***
SORU: Kadının kaşların birleştiği kısmı alması câiz olur mu?
CEVAP: Câiz olur. Kaşlarının dışındaki yüzdeki kıllar da alınabilir. Kaşlar inceltilmez.
***
SORU: Kadının kadınlara mevlid okuması mahzurlu mudur?
CEVAP: Sesini erkekler duyarsa günah olur. Duymayacak şekilde olursa câiz olur.
***
SORU: Kadınların misvak kullanmasında mahzur var mıdır?
CEVAP: Yoktur. Sakız çiğnemeleri misvak yerine geçer.
***
SORU: Kadınların çenealtı avret midir?
CEVAP: Avrettir.
***
SORU: Kadınların kol saati takmaları da zînete girer mi?
CEVAP: Girer. Yabancı erkeklere göstermemeleri gerekir.
***
SORU: Kadınların nişan yüzüğü de zinete girer mi?
CEVAP: Girer.
***
SORU: Kadın sırf kocasına karşı süslenmek niyetiyle estetik ameliyat olması, meselâ burnunu veya kulağını biraz küçültmesi, karnını küçültmesi câiz midir?
CEVAP: Değildir. Estetik sadece, nefrete mucib olan, anormal hallerde, görünüşlerde caiz olur
***
SORU: Nisâiye hastası bir kadını, muayene ettirmek için gayr-i müslim bir kadın doktoru mu, yoksa sâlih erkek bir doktoru mu tercih etmelidir?
CEVAP: Kadın doktoru tercih edilmelidir.
***
SORU: Düğünde kadın ve erkeğin akrabaları çeşitli hediyeler getiriyorlar. Tencere, dikiş makinası gibi. Bu hediyeler, erkeğin mi, hanımın mı, yoksa müşterek olarak ikisinin mi?
CEVAP: Kadına mahsus olan eşya zevcenin olur. Müşterek eşya erkeğin olur. Sünnet çocuğuna gelen hediyeler de böyledir.
***
SORU: Bir kadın yatağa yatınca, ara sıra başı açıkken, ba'zı duâları ve sûreleri okursa mekrûh olur mu?
CEVAP: Günâh olmaz. Başı örtmek namazın şartıdır, okumanın değil. Fakat mekrûh olur.
***
SORU: Dinimize göre Mecûsi, dinsiz bir kadınla evlenen erkek dinden çıkıp mürted olur mu?
CEVAP: Olur.
***
SORU: Özürlü kadın, Fatiha-i şerifi, duâ niyyetiyle okuduktan sonra sevabını ölülere hediye edebilir mi?
CEVAP: Edebilir.
***
SORU: Kadın, şehvetle beraber titreme meydana geliyor ve sarı-beyaz bir akıntı da oluyorsa gusl gerektirir mi?
CEVAP: Gusl lâzım olur.
***
CEVAP: Sade olmalı. Dikkati çeken canlı, parlak renklerden kaçınmalı. Mantosu bol, uzun ve yırtmaçsız olmalıdır. Sokağa çıkarken parfüm sürmemelidir. Makyaj yapılmamalıdır.
***
CEVAP: Uygun değildir
***
SORU: Kadınlar, kadın plajlarında, kadınlara ait kapalı yüzme havuzlarında mayolu, sütyenli olarak durabilirler mi?
CEVAP: Caiz değildir. Kadının, başka kadına karşı diz ile göbek arasını örtmesi farzdır.
***
CEVAP: Kur’anı kerim okunurken, mevlid dinlenirken başı örtmek gerekir. Bu örtü de, saçı gösterecek kadar ince olmamalıdır.
***
CEVP: Pantalon erkek kıyafeti olduğu için dışarıda giyemediği gibi evin içinde de giyemez.
***
CEVAP: Camide kadınlara ait ayrı bir bölüm de olsa kadının cemaate gitmesi uygun değildir. Peygamberimiz, kadının en makbul namazanın evinin tenha bir köşesinde kıldığı namaz olduğunu bildirmiştir.
SORU: Kadınlar, necaset ve ev temizliğinde nelere dikkat etmelidir?
CEVAP: Necaseti temizlemede, necaset bulunduğu yerden çıkarılıp, kendisi ve eseri giderilince, o yer temiz olur. Yıkamakda belli bir aded yoktur. Bir kere yıkamakla da çıkarsa kâfîdir. Necâset giderilip de, eseri, yanî renk ve koku kalırsa, zararı olmaz. Sıcak veya sabunlu su lâzım gelmez.
Necaset bulaşan kumaş ve beden, üç kere yıkanınca temiz olur.
Görülmiyen necâsetler, meselâ ispirto ve idrâr bulaşan eşya, leğende, çamaşır makinesinde, ayrı sular ile, temizlendiği zan edilinceye kadar yıkanır. Bir kere yıkamakla temizlenirse, kâfî olur. Yıkarken, makinedeki su ve diğer eşyâ, necs olmazlar. Vesvese, şübhe edenlerin üç kere yıkaması ve hepsinde sıkması lâzımdır. Herkesin, kendi kuvveti kadar sıkması kâfîdir. Büyük olduğu için sıkılmıyan eşya, meselâ halı gibi necâseti emen şeyler, her üç yıkayışta temiz olur. Yanî, her yıkayışta asılır su damlaması kesilinceye kadar beklenir. Desti, çanak ve bakır gibi necâseti emmiyen şeyleri ve denizde, derede, muslukta yıkanınca temizlenmiş olur. Halk arasında söylenen kapları kırklama yani kırk defa yıkama şartı yoktur.
Temizlikte vesveseye kaçmamak lazımdır. Vesvese ile hareket haramdır. Temizlikte vesvese, israfa ve zaman kaybına, hatta ibadetlerin kazaya kalmasına sebep olur. Necaset görülmedikçe, bilinmedikçe bütün eşyalar temiz kabul edilir.
Temizlikte, dinin emrini yerine getirmek esas olmalıdır. Dinimiz nasıl emretmişse onunla yetinmelidir. Vesveseye, gösterişe, riyaya kaçmamalıdır.
SORU: Evlenmek için uygun şartlarda bir erkek bulmayan kadın ne yapmalıdır? Mutlaka evlenmesi gerekir mi?
CEVAP: Esas olan şartlara uygun evliliktir; evleneyim de nasıl olursa olsun demek değildir. Aynı durum erkek için de geçerlidir. Dini yaşayışı olmayan kadın ile bile bile evlenen erkek onun günahlarına ortak olur. Bunun için namzetlerin, Ehli sünnet itikatına sahip olması, namazlarını kılıp haramlardan kaçınması gerekir.
SORU: Çocuğu olmayanın evladlık alması uygun mudur?
CEVAP: Dinimize göre, alınan evladlık gerçek evlad gibi olmaz. Mirasacı olamaz. Alınan evladlık erkek ise, büyüyünce kadına; kız ise erkeğe yabancı olur. Bir arada kalamazlar. Kadın süt yolu ile anne veya mahrem akraba olursa caiz olur. Bu bile ileride pekçok sıkıntıları sebep olabilir.
Evladlık alınan çocuğu kendi öz evlâdı olarak ilân etmek harâmdır. Ahzâb sûresinin dördüncü âyeti ile yasak edilmiştir.
SORU: Kadının kürsüf kullanması gerekir mi?
CEVAP: Bâkire kızların yalnız hayz zamanında, evli ve dul olanların ise, her zaman kürsüf kullanmaları müstehaptır. Kürsüf, aralığa konulursa, iç tarafı ıslanınca, namaz abdesti bozulur. Pamuğun hepsi girmişse, yaş olarak çıkınca, bozar. Hazır pedlerde böyledir.
SORU: Hayz dışında, akıntısı olanlar Maliki mezhebini taklid ederek namazlarını kılabilirler mi? Yine yolculukta bilhassa bayanların namaz kılmaları zor oluyor. Böyle sıkıntılı durumlarda namazları cem ederek, birleştirerek kılabilirler mi?
CEVAP: Kılabilirler. Bunun şartları, Seâdet i Ebediyye kitabında ve www.dinibilgiler.org sitesinde geniş olarak yazılıdır.
SORU: Yapılmış büyüyü çözdürmek caizdir?
CEVAP: Muteber kitaplarda bildirildiği şekilde çözdürmek caizdir. Piyasada bu işleri yapanlar genelde fasık kimselerdir. Okuyan kimsenin, itikadı düzgün, namazında abdestinde biri olması ve yaptığından para almaması lazımdır. Ancak, büyüyü büyü ile çözdürmek caiz değildir, necaseti idrar ile yıkamak gibidir. Çok tehlikelidir. Bu konuda, “İslam Ahlakı” kitabında ve “ 365 Gün Dua” kitabında geniş bilgi vardır.
SORU: Kadınlar, haftada bir, ayda bir toplanıp “Altın günü” tertipliyorlar. Bunun manzuru var mıdır?
CEVAP: Birçok yönden mahzuru vardır.
SORU: Hamile iken kadınların saç kestirmesinin mahzûru var mıdır?
CEVAP: Saç kestirmenin hamilelik ile bir alâkası yoktur.
Anasayfaya dön | Kapak Sayfası |
Sadakat.Net © İslami web hizmetleri |