29) Müslümanların İhtiyaçlarını Karşılamak

 

“... Ey mü’minler hayır işler işleyin ki kurtuluşa eresiniz.” (Hacc: 22/77)

 

246. Abdullah İbni Ömer radıyallahu anhümâ’dan rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Müslüman müslümanın kardeşidir. Ona zulmetmez, onu düşmana teslim etmez. Din kardeşinin ihtiyacını karşılayanın, Allah da ihtiyacını karşılar. Müslümandan bir sıkıntıyı giderenin Allah da kıyamet günündeki sıkıntılarından birini giderir. Bir müslümanın ayıbını örtenin, Allah da kıyamet gününde ayıplarını örter.”[1]

 

247. Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Bir kimse, bir mü’minden dünya sıkıntılarından birini giderirse, Allah da kıyamet gününde o mü’minin sıkıntılarından birini giderir. Bir kimse darda kalana kolaylık gösterirse, Allah da ona dünya ve âhirette kolaylık gösterir. Bir kimse, bir müslümanın ayıbını örterse, Allah da onun dünya ve âhiretteki ayıplarını örter. Mü’min kul, din kardeşinin yardımında olduğu sürece, Allah da o kulun yardımındadır. Bir kimse ilim elde etmek için bir yola girerse, Allah da ona cennetin yolunu kolaylaştırır. Bir cemaat, Allah Teâlâ’nın evlerinden bir evde toplanıp Allah’ın kitabını okur ve onu aralarında müzakere eder, anlayıp kavramaya çalışırlarsa, üzerlerine sekinet iner ve kendilerini rahmet kaplar. Melekler onları kuşatırlar, Allah Teâlâ da onları kendi nezdinde bulunanların arasında anar. Amelinin kendisini geride bıraktığı kişiyi, nesebi öne geçirmez.”[2]

 

* Giderilecek olan sıkıntı ve nefes aldırma dar ve zor durumda olana yardım meselesi İslamca sıkıntı ve darlık olarak kabul edilen şeylerden olmalıdır. Ayet ve hadislerle meşru olarak kabul edilen şeylerden dolayı kişi zor duruma düşerse ve sıkıntıya uğrarsa ona yardım edilebilir. İslamın tasvib etmediği bir şeyden dolayı kişi sıkıntıya düşerse ona yardım edilmesi gerekmez. Belki de yardım eden de aynı günaha iştirak edip cehennemliklerden olabilir. Ölçümüz Kur’an ve hadis olmalı, bu iki ölçünün kabul etmediği hususları yaparak darlığa düşenlere yardım etmemeliyiz. [3]

 


 

[1] Buhârî, Mezâlim 3; Müslim, Birr 58. Ayırca bk. Ebû Dâvûd, Edeb 38; Tirmizî, Hudûd 3, Birr 19; İbn Mâce, Mukaddime 17.

235’de geçmişti.

[2] Müslim, Zikr 38. Ayrıca bk. İbni Mâce, Mukaddime 17.

Kısa bir şekli 1023 ve 1382’de tekrar gelecektir.

[3] Abdullah Parlıyan, Açıklamalı Tam Riyazu’s-Salihin Tercümesi: 98
Anasayfaya dön Konulara dön
Sadakat.Net©İslami web hizmetleri