300) Ateşi Yanar Halde Bırakma Yasağı (Uyku Zamanı Evde Lamba Ve Ocak Gibi Parlamaya Elverişli Nesneleri Yanar Halde Bırakmanın Nehyedildiği)

 

1656. İbni Ömer radıyallahu anhümâ'dan rivayet edildiğine göre Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

"Uyumak istediğiniz zaman evlerinizde yanar halde ateş bırakmayınız!"[1]

 

1657. Ebû Mûsâ el–Eş'arî radıyallahu anh şöyle dedi:

Medine'de gece vakti bir ev yandı. Ev sahiplerinin durumu Nebî sallallahu aleyhi ve sellem'e haber verildi. Bunun üzerine Resûl–i Ekrem:

"Gerçekten bu ateş sizin düşmanınızdır; uyumak istediğiniz zaman onu söndürünüz!" buyurdu.[2]

 

* Değişik ihmaller sonucu pekçok insan yanarak ölmüş, pekçok servet yok olmuştur. Hava gazı, tüpgazı, elektrik, odun, kömür sobaları vs. konusunda daha tedbirli ve dikkatli davranmanın bir vazife olduğu bize bu hadisle bildirilmektedir. Yerleşim bölgelerinde böyle olduğu gibi, tarlalar ve ormanlarda da aynı hassasiyeti göstermeliyiz. Çünkü küçük bir ihmal ne büyük zararlara yol açıyor. Uyumadan önce meskûn mahallerdeki ısıtıcıların ve her türlü aletlerin şartel, dedantör vs.'lerini kapatarak tedbir almak gerekir. Arazi ve ormanlarda da piknik yapanlar ve sigara kullananlar çok dikkatli davranmalıdırlar. Ateşin düşman olarak nitelendirilmesi mala ve cana verdiği zarardan dolayıdır. Çünkü düşman da mala ve cana en büyük zararı verir. Müslüman her türlü düşmanına karşı gerekli tedbiri almakla yükümlüdür. [3]

 

1658. Câbir radıyallahu anh' den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

"Kapların ağzını örtün. Tulumları bağlayın. Kapıları kapatın ve lambaları söndürün! Çünkü şeytan bağı çözemez, kapıyı açamaz ve kapağı kaldıramaz. Eğer herhangi biriniz, kabının üzerine bir çalı–çırpı parçası koymaktan ve besmele çekmekten başka bir çare bulamazsa, bunları yapsın. (Lambaları da söndürsün) Çünkü fâre, içeridekilerin üzerine evi yakabilir."[4]

 

* Hadisimiz her coğrafya ve her kesimdeki geçerli güvenlik tedbirlerinin alınmasını bize bildirmektedir. Her türlü kötülük ve şerrin temsilcisi olan şeytan böylece (besmeleyle) tedbiri alınan şeylere zarar veremez denilerek bu gerçek te bize bildirilmektedir. Bir eve girilir selam verilir ve besmele çekilirse “şeytan bu evde bize iş kalmadı, ne barınabiliriz ne de yiyebiliriz der ve avanelerini o evden sakındırır (Bkz. 730 no'lu hadis). Dolayısıyla müslüman kendisini ve çevresindekileri şeytana karşı sigorta altına almalıdır. Alınan maddi tedbirler manevi tedbir olan besmeleyle desteklenmektedir. Müslüman her zaman bilhassa evinden uzaklaşacağı uzun zamanlarda bu tür tedbirlere mutlaka başvurmalı ve ihmal etmemelidir. [5]


 

[1] Buhârî, İsti'zân 49; Müslim, Eşribe 100. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Edeb 161; Tirmizî, Et'ime 15.

[2] Buhârî, İsti'zân 49; Müslim, Eşribe 101. Ayrıca bk. İbni Mâce, Edeb 46.

162'de geçmişti.

[3] Abdullah Parlıyan, Açıklamalı Tam Riyazu’s-Salihin Tercümesi: 486.

[4] Müslim, Eşribe 96, 99. Ayrıca bk. İbni Mâce, Eşribe 16.

[5] Abdullah Parlıyan, Açıklamalı Tam Riyazu’s-Salihin Tercümesi: 487.
Anasayfaya dön Konulara dön
Sadakat.Net©İslami web hizmetleri