11-HUD

88- Ey kavmim dedi gördünüz mü, yani şu halinizi görüp beğendiniz mi? Gördünüzse söyleyin bakalım ya ben Rabb'imden bir belge, bir beyyine üzerinde isem, "sen o sensin" dediğiniz ben, Rabb'im Teâlâ'dan kesin ve açık bir bürhan, bir belge üzerinde bulunuyorsam, söylediklerimi de vahiy ve nübüvvet bilgisiyle söylüyorsam ne dersiniz? Ben Rabb'imin vahyine ve emrine karşı gelebilir miyim? Oysa Rabbim beni kendi tarafından güzel bir rızıkla rızıklandırmıştır. Yani benim kendi çabamla değil, sırf Allah'dan bir ihsan olarak, lütuf ve kerem hazinesinden beni maddeten ve manen güzel bir şekilde rızıklandırmıştır. Hem helâlinden mal mülk vermiş, ebedi hayatı sağlayan peygamberlik ve hikmet nasip eylemiştir. Ve ben sizi engellemeye çalıştığım şeylere kendim konmak maksadıyla size karşı çıkıyor değilim. Yani, sizi şirkten, başkalarının hakkını yemekten, fesatçılıktan engelliyor; tevhide, tam ölçü ve tartı ile hak ve adaleti gözetmeye davet ediyorsam, gelenek ve alışkanlıklarınızın tersine olan bu nasihatlerden, tekliflerden asıl muradım ve maksadım, hürriyetlerinizi elinizden alıp, sizi onlardan uzaklaştırdıktan sonra o yasakları kendim işlemek değildir. Allah'a karşı siz günaha girmeyin de ben gireyim, siz aldatmayın da ben aldatayım, halkın malını siz yemeyin de ben yiyeyim, siz istediğiniz gibi, zevk u safa sürmeyin de ben süreyim diye bunu yapmıyorum. Size bir oyun yapmak, elinizdeki nimetleri kendime mal etmek maksadıyla hareket etmiyorum, maksadım sadece ve sadece gücümün yettiği kadar ıslaha çalışmaktan ibarettir. Muvaffakiyetim de ancak Allah iledir, ancak O'nun yardımı sayesindedir. Onun hidayeti ve inayetiyledir. Ben ancak O'na tevekkül ettim ve ancak O'na inabe ederim, hep O'na yönelirim, her işimde O'na sığınırım, O'na teslim olurum.

89- Ve ey benim kavmim, sakın bana karşı direnmeniz, menimle didişip, bana düşmanlık yapmanız, sizi Nuh kavminin veya Hud kavminin veya Salih kavminin başına gelen bir musibet ile cezalandırmasın. Zaten Lut kavmi sizden uzak değildir, yakın zamandadır. Veya yakın bölgededir. Veyahut yakın zaman ve mekanda olduğu gibi, küfür ve fesatçılık bakımından da siz onlara yakınsınız. Görülüyor ki Lut kıssasının sonuna eklenen "Bu zalimlere hiç de uzak değildir." fâsılasına benzer bir fâsılayla, adeta "terci" yapılarak o olay ihtar edilmektedir.

Geri Dön
Anasayfaya dön Konulara dön
Sadakat.Net©İslami web hizmetleri