97-KADİR SURESİ
4. "iner" fiil-i muzarî, aslı 'dür. Yani ilerde iner, peyderpey iner melekler ve ruh onda. Şihab'ın beyanına göre bu zamirinde iki vecih vardır:

Birisi: Geceye ait olmasıdır ki, bu şekilde ruh, melaikeye atfedilerek, o gecede melekler ve ruh peyderpey iner demek olur, zahiri de budur.

İkincisi: Melâikeye ait, vav da hâliye olmasıdır ki, Ruh içlerinde olduğu halde melekler iner demektir. Tefsircilerin çoğunluğunun görüşüne göre Ruh'tan maksat Cibril'dir. Bazıları da, Ruh büyük bir melektir ki, gökleri ve yeri yutsa ona bir lokma olur, demişlerdir. Burada "Allah'ın rahmetinden ümit kesmeyin." (Yusuf, 12/87) gibi rahmet mânâsına olduğunu da söylemişlerdir. Ve daha çeşitli görüşler vardır. (Nebe', Meâric ve İsrâ Sûresi'nde "De ki: 'Ruh Rabbimin emrindendir." (İsra, 17/85) âyetinde geçen açıklamalara bkz.) Herhalde bundan Ruh'un melâikeden daha özel olduğu anlaşılır. Bazıları bunların dünya semasına indiğini söylemişlerse de açık olan, yere ve kadire mazhar olan kimselere inmeleridir.

Rablerinin izniyle. Âyette "Rab" tekil, muzafun ileyh olan "hüm" zamiri çoğuldur. Dilimizde "Rablerinin" diye tercemesinde "rab" çoğulmuş gibi bir benzeyiş meydana geliyor. Yanlış anlaşılmasın, maksat kendilerinin Rabbi olan Allah Teâlâ'nın izniyle inerler demektir. "Biz ancak Rabbimizin emriyle ineriz." (Meryem, 19/64) buyurulduğu üzere meleklerin inişi Allah'ın emriyle olduğu bilinirken bunu açıklamanın faydası bu işin özellikle önem ve büyüklüğüne tenbihtir. Her emirden. Bu öncesine de, sonrasına da ilgili olabilir. Birincisine göre ecliyye olarak 'ye müteallık, yani o gece yerine getirilmesi takdir edilmiş olan her emir için demektir, deniliyor. Bununla beraber izinle ilgili olması daha yakındır. Hep hayırla ilgili veya din ve dünya ile ilgili yerine getirilecek her emirden izniyle demek olur ki, bu şekilde izni açıklamanın asıl hikmeti bu genelleme olduğu da anlaşılır. Zira bu gece ilerisi için hâkim, her türlü mukadderatın tayin edildiği ve birbirinden ayrıldığı gece olduğundan diğer vakitlerde olduğu gibi yalnızca özel bir emirle ilgili izinle değil, her emirden izin ile inerler. "De ki: 'Ruh Rabbimin emrindendir." (İsra, 17/85) âyeti gereğince, Ruh Rabbânî emirden olduğu cihetle burada ruhun en büyük Ruh, meleklerin inişi de o en büyük ruhun emrinde nüzul olduğunu mânen bir beyan gibi de olur. "Melekleri, kullarından dilediğine, emrinden ruh ile indirir." (Nahl, 16/2) âyetinin mefhumu olması da düşünülebilir. Ruh'un, Cibril ile tefsiri bu mânâların hepsinde geçerlidir.


Ana Sayfa
Anasayfaya dön Konulara dön
Sadakat.Net©İslami web hizmetleri