Emanet ve Ehliyet
1. BÖLÜM: GENEL BİLGİLER
- Ayrıntılar
- Kategori: Emanet ve Ehliyet
- Gösterim: 3799
2-İnsanoğlunun dünya üzerindeki mücadelesi, Hz. Adem (as) ile birlikte başlamıştır. İlk insanın, aynı zamanda ilk peygamber olması önemli bir hadisedir. Resûl-i Ekrem (sav)'in: "Hepiniz Adem (as)'in çocuklarısınız. Adem (as) ise topraktan yaratılmıştır"(7) buyurduğu ve bütün insanların ceddinin Hz. Adem (as) olduğunu tebliğ ettiği sabittir. Dolayısıyle kavim, dil ve renk açısından bütün insanlar, Hz. Adem'in neslidir. Birbirlerine eşittirler. Hiçbir kavmin diğerine bir üstünlüğü yoktur.
3-Yeryüzündeki ilk insan cemaati, Hz. Adem (as) ve çocuklarından teşekkül etmiştir. Kendi aralarındaki ilişkilerde; Allahü Teâla'nın (cc) indirdiği hükümlere (Vahye) tabi olan bu kimseler, ilk cemaat vasfını kazanmışlardır. Dolayısıyle yeryüzünde gerçekleşen ilk siyasi rejim "Hizbû'llah" vasfına haizdir. İnsanların hevâlarından kaynaklanan siyasi nazariyeler, daha sonra gündeme girmişlerdir.
4-İlk ihtilâfın kaynağı, şeriatın hükümlerine göre teşekkül eden "Aile sistemine" karşı, Kabil'in yaptığı itirazdır. Hz. Adem (as)'e indirilen 10 suhuf'ta yer alan hukuka göre; Habil'e nikâhlanması gereken İklima'ya, Kabil aşık olmuştur. Hz. Adem (as) Kabil'in İklima ile evlenme teklifinin, meşru olmadığını beyan ederek, birer kurban kesmelerini emretmiştir.(8) Habil'in kurbanı kabul edilince, Kabil Allah'a (cc) isyan etmiş ve ihtirasa kapılarak kardeşini öldürmüştür.
5-Abdullah İbn-i Mes'ud (ra)'dan rivayete göre Resûl-i Ekrem (sav) şöyle buyurmuştur: "Hiçbir Adem oğlu zulm ile öldürülmez, ancak (öldürülürse) onun kanının günahından Hz. Adem (as)'ın oğlu Kabil'in hesabına bir pay ayrılır. Çünkü bu cinayeti adet edenlerin önderi odur."(9)
6-Kabil; hevâsına uyan ve Allahû Teâlâ'nın (cc) hukukuna karşı isyan eden ilk insandır. Hz. Adem (as) oğlu Kabil; Allahû Teâla (cc)'nın indirdiği hükümleri hafife alan ve kendi hevâlarına göre hüküm icad eden bütün ideologların lideridir. Her ideoloji, temelde "Kabil kompleksine" dayanır.
7-Kur'an-ı Kerim'de "İnsanlar bir tek ümmet idi. (Kimi iman etmek, kimi küfre sapmak sûretiyle ihtilâfa düştüler) Binaenaleyh Allahû Teâla (cc) rahmetin müjdecileri, azabının habercileri olmak üzere (onlara) peygamberler gönderdi ve beraberlerinde (insanların ihtilafa düştükleri hususlarla ilgili) aralarında hüküm vermek için hak (ve gerçek) kitaplar da indirdi. Halbuki kendilerine apaçık deliller geldikten sonra, birbirlerine karşı olan hased ve ihtirastan ötürü ihtilâfa düşenler, o kitap verilenlerden başkası değildir."(10) hükmü beyan buyurulmuştur.
8-İslâm alimleri; insanlığın, biri Hz. Adem (as)'in döneminde, diğeri de tufandan sonra Hz. Nuh (as)'un döneminde olmak üzere iki defa (iman üzere) tek bir ümmet durumuna geldikleri hususunda müttefiktirler.(11)