"CİHAN PADİŞAHI"
DEDİĞİN BÖYLE OLMALI!..
Dördüncü Murad, Üçüncü Selim ve İkinci Mahmud
Osmanlı döneminin iz bırakan Padişahları arasındadırlar.
Dördüncü Murad iç isyanları bastırma konusunda
gösterdiği kararlıkla ve Bağdat'ı fethetmesiyle, Üçüncü Selim ve
İkinci Mahmud da daha çok yenilikleriyle ön plana
çıkmışlardır. Ama biz burada onları bir başka yönleriyle tanımak
istiyoruz. Mesela, Dördüncü Murad'ın iyi bir
sporcu olduğunu biliyor muydunuz..?
İyi kılıç kullanan, iyi ok ve mızrak atan Dördüncü
Murad bunu çok çalışmasına ve düzenli olarak spor yapmasına
borçluydu. Ağırlık kaldırmada üstüne yoktu ve
260 kiloya yakın gürzlerle idman yapardı. Böyle olunca da pazuları
ve kasları oldukça gelişmişti. İri yarı, güçlü
kuvvetli bir adam olan Silahdarlık görevinde bulunan Musa Paşa'yı
kuşağından kavradığı gibi havaya kaldırıp dolaştırdığı
ve hiç yorgunluk duymadığı biliniyor.
Zamanın Hind elçisi bir gün Dördüncü Murad'a gergedan
derisinden yapılma bir kalkan getirir ve bu kalkana kurşun
ve ok işlemediğini söyler. Dördüncü Murad bunu
denemek ister ve kalkanı uygun bir yere koydurduktan sonra
"harbe" adı verilen kısa mızrağı fırlatır.
Harbe bu kalkanı deler geçer. Hemen ardından yayıyla gerdiği okunu fırlatır
ve kalkanı yine deler. Hind elçisinin mahçubiyetini
düşünebiliyor musunuz?
Derler ki, Dördüncü Murad'ın fırlattığı ok tüfek
mermisinden daha hızlı giderdi. Nitekim Okmeydanı'nda fırlattığı ok
706.5 metre uzağa gitmiş, oraya Dördüncü Murad
adına bir nişan taşı dikilmiştir.
Peki ya Üçüncü Selim'le İkinci Murad?
Dördüncü Murad döneminde belki okçulukta "dünya
rekoru" sözü edilmiyordu ama, Üçüncü Selim bu konuda
dünya rekortmeni olarak adını tarihe yazdırmayı
başardı. 1798 yılında ve Üçüncü Selim 37 yaşında iken yayını
ayağı ile gerdirdikten sonra oku fırlatıyor ve
bu ok tam 888 metre 86 santim uzağa düşüyor. Bu, "dünya rekoru"
olarak tescil ediliyor. Aradan 161 yıl
geçiyor ve Amerikalı Don Lauvre Üçüncü Selim'in bu rekorunu kırmak
istiyor. Büyük iddialarla herkesi başına topluyor;
ayağıyla yayı geriyor, geriyor ve okunu fırlatıyor ama bu ok ancak
856 metre 91 santim uzağa düşüyor. Yani Üçüncü
Selim'in fırlattığı mesafeden yaklaşık 32 metre daha az!
Don Lauvre bir de ayakta atış yapıyor ve bu atışta
ok 777 metre 85 santim uzağa düşüyor. Oysa, 1808 yılında
Osmanlı tahtına çıkan İkinci Mahmud Amerikan
elçisinin de bulunduğu bir törende oku 792 metreye fırlatmıştı.
Demek ki, oturarak ve ayakta gerdirilen yayla
ok atışında dünya rekoru Üçüncü Selim'e, ayakta yapılan atışta da
İkinci Mahmud'a ait.
Sözün başında "Cihan Padişahı dediğin böyle
olur" demiştik... Gerçi "Cihan Padişahlığı" dönemi yavaş
yavaş sonra eriyordu ama, "devletin ölümü" bile
farklıydı ve işte böyle, dosta -düşmana parmak ısırtan güzellikler de
yaşanıyordu. |