Emanet ve Ehliyet

HACC-I TEMETTÛ

1011 Temettû; "Meta" veya "Müta"dan alınma bir kelime olup, faydalanmak manasına gelir. İslâmi ıstılâhta; umreyi veya onun ekseri şavtlarını hacc ayları içerisinde edâ etmektir. Şavtların az kısmını, meselâ Ramazan ayından yapar da sonra kalanını şevval ayında tavaf ederse, o sene haccettiği takdirde temettû haccı yapmış olur. Sonuç olarak; "Hacc aylarında (ve aynı yıl içerisinde) iki ihramla umre ve haccı edâ etmeye "Hacc-ı Temettû" denir."

 1012 Hacc-ı Temettû'nun sıfatı; mikat'ta "Umre" niyetiyle ihrama girmektir. Mükellef gusül abdestini (veya abdestini) alır, iki rek'at namaz kıldıktan sonra kalbi ile niyyet eder ve diliyle şunları söyler;
  "Allahümme innî uriydü'l umrete feyessirhu li ve tekebbelhû minni"
  Mânası: "Allah'ım!.. Ben umre yapmak istiyorum. Onu (Umre'yi) bana kolaylaştır ve onu benden kabul buyur."
  Daha sonra Mekke-i Mükerreme'ye girerek umre için tavaf eder, sa'y amelini edâ eder, sonra tıraş olur veya saçlarını kısaltarak umre ihramından çıkar.(183) Tavaf için Hacerü'l Esved'i selâmladığı an "Telbiye'yi" keser.(184) Umre 'yi edâ ettikten sonra; Mekke'de ihramsız olarak ikamete başlar. Sürekli olarak Mekke'de oturması da şart değildir. Civarında bulunan beldeleri gezmesinde bir mahzur yoktur.

 1013 Tevriye günü; Mescid-i Haram'da hacc için ihrama girer.(185) Feteva-ı Hindiyye'de: "Buradaki şart; harem dahilinde ihrama girmektir, yoksa Mescid-i Haram'da girmek şart değildir. Hidaye'de de böyledir. Tevriye gününden önce de, ihrama girmekte ne kadar acele edilirse, o kadar güzel olur. Cevheretü'n Neyyirde'de de böyledir. Mütemetti (Hacc-ı Temettû'ya niyyet eden mükellef); Müfrid'in (Hacc-ı İfrad'a  niyyet eden kimsenin) haccı gibi edâ eder.(186) Ancak mütemetti, kudûm tavafı yapmaz. Remel'i ziyaret tavafında yapar, tavaftan sonra sa'y eder. Şayed bu mütemetti; hacc için ihrama girdiği zaman kudûm tavafı yapsa ve sa'yi edâ etse, ziyaret tavafında remel yapmaz. Kudûm tavafında remel yapması ve yapmaması müsavidir. Bu kimse ziyaret tavafından sonra sa'yi de edâ etmez. Fethul Kadir'de de böyledir. Allahû Teâla (cc) kendisine umre ve hacc ibadetlerini edâ etme nimetini ihsan buyuduğu için; mütemetti'nin şükür kurbanı kesmesi vaciptir. Feteva-ı Kadıhan'da da böyledir. Mütemetti kurban kesinceye kadar tıraş olmaz"(187) hükmü kayıtlıdır. Kurbanlık bulamadığı takdirde, hacc'dan önce üç ve memleketinde döndükten sonra yedi gün olmak üzere on gün oruç tutar. Mekke halkı için Hacc-ı Temettû ve Haccı Kıran yoktur. Onlar için sadece ve sadece "Hacc-ı İfrad" sözkonusudur.(188)


 

Günün Sözü

"Sübhânallâhi vel hamdülillâhi velâ ilâhe illallâhü vallâhü ekber. Velâ havle velâ kuvvete illâ billâhi’l-aliyyi’l-azîm” kavlini çok zikredin. Bu kelimeler Allah’a, fî sebîlillah altından veya gümüşden dağ infâk edilmesinden (verilmesinden) daha sevimlidir. (Hâdîs-i Şerif)"
Telif Hakkı © 2024 Open Source Matters. Tüm Hakları Saklıdır.
Joomla!, GNU Genel Kamu Lisansı altında dağıtılan özgür bir yazılımdır.