Aşka kılıf aranmaz!..
- Ayrıntılar
- Kategori: Has kalem
- Gösterim: 1164
Bulutlara dolaşmış bir uçağın, rüyalarında “hava limanlarını” görmesinden ne farkı var ki; burnunun, sabahları “kızkulesi” diye sızlamasının?..Kızkulesi,,, mıknatısındır;Seni bana bağlı kılan!..
Kaybolmuş gemiler için; uzaak, zayııf, cılıız, titreek, soluuk ve soğuuk bile olsa, bir deniz feneri ışığının ne demek olduğunu anlıyor musun şimdi?.. Duyuyor musun, soğuğu?..Üşüyor musun, korkuyor musun;titriyor musun?..Hadi, dokun sesime!..Tut, nefesimi; ve oğuştur, ısıt ellerini!..
Savrulurken dalgaların arasında;Ne altından geçsin “Hüdâyi yolu”, ne üstünden...Sen de geçme;Koy gönlünü, huzûra!..
Ben... Aşka kılıf aramam!.......
Kendimden ve zamandan ve mekândan çaldığım bir ödülse bu sevda;Saplarım yüreğime...Sen kanarsın içimde!..
Senden ve benden bile aldığım bir ödül isen eğer; saplanırsın içime!..Kılıfın “ben” olurum...Aşka kılıf aranmaz!..
Þimdi, ben... Çatlamış dudağıyla yalvarırken tarlalar, içindeki çiçekler bükerlerken boynunu... Elbette rüyalarınım senin...Her gece kim ağlıyor karanlığın içinde; kederlenen toprağa, içini süzen bulut gibi?..
Biliyor musun; dibi kayalık bile olsa, “huzur’dan gelip huzûra giden” yolun kıyısındaki şu garip Kızkulesi, kız kulesidir; seni bana mahkûm eden!..
Söyledik ya... Dedik ya; aşka kılıf aranmaaz!Ne çaldı isen benden; hediyem olsun...Sen... Yüreğimde saplı kal;
Başka talebim olmaz!..
Stop
Muammer Erkul
28 Mart 2008 Cuma