Sabah namazına nasıl kalkılır?

10. Hastayım nasıl kılayım?

 

Kimi insanlar vardır. Basit bir hastalıkta bile namazlarını aksatırlar. Ama öbür tarafta yoğun bakımda iken bile namazlarını aksatmayan insanlar vardır.

 

Acaba hasta olunca dünyadaki işlerimizi bırakıyor muyuz? Hasta olup da işini terk etmeyen o kadar çok insan vardır ki... Çok duymuşuzdur, “Falanca müdür veya işadamının bir gün bile işe gelmediğini görmedim” sözünü. Acaba o kimse hayatında hiç hasta olmadı mı? Demek önem verdiğimiz işlere hiçbir engel tanımıyoruz.

 

Bir gün çok şiddetli grip olmuştum. O zaman ticaretle meşguldüm. Dükkânımı açmam ve çalışmam gerekiyordu. Namazımı kılıp erkenden yatıyordum. Böylece dinlenip, ağrı kesici ve vitamin alarak hastalığı ayakta atlattım. Belki kendi işim olmasaydı veya bir başka çözüm bulsaydım, iyileşinceye kadar yatardım. Hastalık yüzünden dünya işini ihmal etmiyordum da, namazı niçin ihmal edecektim?

 

Nitekim zaman zaman küçük büyük birtakım hastalıklara yakalandım. Ama hiçbir zaman namazımı terk etmedim. Çünkü namazın hiçbir zorluğu yok. Zaten dinimiz, ayakta duramayacak kadar hasta olanlara oturarak, hatta ayağını uzatarak veya yatarak namaz kılma izni veriyor. Hastaların iki namazı birleştirerek, takdim veya tehir yapmaları da mümkün. Bu kolaylıklar varken namaz kılmamak, büyük bir hazineden yararlanmamak demektir.

 

Yıllar önce bir ameliyat geçirecektim. En büyük derdim, namazımı nasıl kılacağım konusu olmuştu. Bazı namaz vakitleri ameliyat sırasında veya yoğun bakım odasında geçebilirdi. İslâm İlmihâlinden hastalık hâlinde namazın nasıl kılınacağı ve teyemmüm konusunu tekrar okudum. Çünkü, önceden bilseniz bile hiç başınıza gelmediği için unutabiliyorsunuz. Bilgilerimi tazeledim.

 

Abdest alamadığım vakitlerde teyemmüm ederek, namazı oturduğum yerde kılabilecektim. Hastanenin bahçesinden temiz bir tuğla parçası buldum. Birkaç vakit namazı teyemmüm ederek, yoğun bakımdaki yatağımda kıldım. Hiçbir sıkıntı ve zorluk çekmedim. Dinimizin abdest ve namazda gösterdiği kolaylık beni rahatlattı. Eğer namazı dert etmeyip, “Nasıl olsa hastayım ve ameliyat olacağım” diye düşünseydim, günaha girecek ve sorumlu olacaktım.

Namazın özü, Allah’ı anmak, Ona yönelmek ve Ona olan bağlılığımızı pekiştirmektir. Eğer bunu abdest alarak ve ayakta yapmaya gücümüz yetmezse, dinimizin gösterdiği kolaylıklarla aynı gayeleri elde edebiliriz. Yeter ki, Rabbimizi unutmayalım ve ibadet edelim.

Günün Sözü

"Hz. İbn-i Abbas (r.a.)’dan: “Resûlüllah (s.a.v.) yiyecek ve içecekleri üflemekten nehyetti.” (Hadîs-i Şerif—Muhtâru’l-Ehâdis)"
Telif Hakkı © 2024 Open Source Matters. Tüm Hakları Saklıdır.
Joomla!, GNU Genel Kamu Lisansı altında dağıtılan özgür bir yazılımdır.