Reenkarnasyon
- Ayrıntılar
- Kategori: Genel yazılar
- Gösterim: 1340
Reenkarnasyon: Ölümden sonra ruhun, bir bedenden diğer bir bedene geçmesini kabul eden sapık bir inanıştır. Arapça'da bu inanışa "tenasuh, tecessum ve hulûl" denir. Türkçede "ruh göçü" olarak adlandırılmaktadır. Bu insanlar kendileri'ne bir isim buldular. "Ruhçuluk". Bu inanç, Hindistan'da Hinduizm'den doğmuş ve buradan tüm Dünya'ya yayılmıştır. Bu inanç Hinduizm (Brahmanizm) ile birlikte, Budizm, Taoizm, Caynizm, Maniheizm gibi Asya'nın eski dinlerinde de görülür. Tenasüh'ün en eski yazılı kaynağı, Hinduizmin kutsal metinleri olan Upanişad'lardır.
Tenasüh İnancında manevi mükafat veya ceza, yapılan kötülük veya iyiliğin karşılığı olarak ruhun bir hayvan veya insan cesedine girerek alçalması veya yükselmesidir. Bedenler ruhların kalıpları gibidir,ruh kalıptan kalıba, bedenden bedene göç etmektedir. bu düşünceyi ortaya atanların iddiası şudur: "Ruhlar ezelde yaratılmış ve tekamül etmeleri için dünyaya bir bedene sokularak gönderilmiştir. Bu sebeple dünyaya geldiği zaman yaşadığı 60-70 senelik ömür ona tekamül için yetmez Öldükten sonra dünyaya tekrar tekrar gelip bedenlenmesi gerekir. İnsan ruhu, cesedini terkettikten sonra, karada, havada veya denizde yaşayan herhangi bir hayvanın bedenine girerek varlığını devam ettirip gitmektedir. Hatta bazı ilkel milletler, insan ruhunun, önce madenlere, sonra bitkilere, daha donra da insanlara geçerek devamlı devir şeklinde tekrar tekrar gelip bedenlendiğine inanırlar. Hindulara göre, tenasuh yalnızca insanlara has değildir. Tanrılar da ölür ve yeniden bir başka kalıpta doğabilirler. Þu an insan veya hayvan gördüğünüz ruh belki daha önce Tanrı olarak dünyaya gelmiş olabilir.
Bu inanışa göre,
Hatta uzantısı Türkiye'de bulunan bu insanlar, bir fare gördüklerinde başında oturup ağlarlar. Sorulunca şöyle derler: "Bu bir insan idi. Kim bilir hangi günahı işledide bu hale geldi." Fareyi veya başka bir hayvanı bir insan olarak görürler, insanın ruhunun fareye girdiğine inanırlar. Böyle bir düşünce ile farenin başında ağlarlar.
İslam'dan sonra bu batıl felsefe, fikir dünyasından silinip gitmesine rağmen zaman zaman tesirini göstermiştir. İran'da eskilerden gelen bu batıl felsefe, Þiiliğin aşırı kolu olan "gulat-i şia" ya da girmiştir. Mutezile, Karmati, batıni, Nusayriye ve durziler de tenasuha inanırlar. Nusayriler, kendileri dışındakilerinin ruhlarının hayvan sesetlerine gireceklerini. Ali'ye inanan gerçek Nusayrilerin ise yıldız haline dönerek nurlar alemine döneceğine inanırlardı. Bazı sözde mutasavvıflar ölen bir insanın ruhunun, ölmeden evvelki davranışalrına ve yaşayışına bağlı olarak insan veya hayvan şeklinde tekrar dünyaya geldiklerini ve ceza çektiklerini iddia ederler, ahirete inanmazlar. Bütün semavi dinlere göre tenasuh inancı batıldır. Tenasuha inanmak imanla ve özellikle ahiret inancı ile bağdaşmaz. Bir insan bu dünyada yaptıklarından sorumludur. Sorumlulukta ruhun bedeninde payı vardır. Her bir insan bedeninin bir ruhu ve her ruhunda bir bedeni vardır. Bu sapık inanca göre bir insan ruhunun yüzlerce bedeni olmuş olur. Ahirette her insan bedeni ile dirilecektir. Kaynak:
1) Þamil İslam Ansiklopedisi
3) İlmihal, TDV, İslami Araştırmalar Merkezi
2) Büyük Kadın İlmihali, Rauf PEHLİVAN