Kalbin Kapısını Açan Aşk
- Ayrıntılar
- Kategori: Has kalem
- Gösterim: 1178
“Rabbim, Fattah-ı Kerem olansın,
iyilik etmesini sevensin ve dahi kapalı olanı açansın ki
kalbimin kapısını aç ki
Zûleyha kuyusundan çıksın.”
Ey Zûleyha …
Sevdasını yüreğine katık eden sevgili…
Nasihat!
- Ayrıntılar
- Kategori: Has kalem
- Gösterim: 1147
(Küçükdedemden...)
Tam zamanı, bilmen şart olanı bildirmenin; doğum gününü kutluyorsun: İnsan için en ölümcül hastalığa yakalanmış olmak; doğmuş olmaktır!
Ey benim ahmak oğlum! Þimdi sevinçle titriyor mu için? Diyor musun; beni ne kadar da çok seviyorlar?..
Vav Halinde Uçan Kuş
- Ayrıntılar
- Kategori: Has kalem
- Gösterim: 1306
Aşkın vav halini aramak…
Dünyaya eşref-i mahlûkat olarak gönderilen insanoğlunun secde anında Rabbine karşı sükût içerisinde halini arz etmesi, boyun bükmüşlüğünün tezahürü.
Kulluğun manasının sırrındadır vav hâli.
Ateşe su Leyla...
- Ayrıntılar
- Kategori: Has kalem
- Gösterim: 1659
Gaflet devam etmektedir. Zehirli bal kaşıkla değil, petek petek yenir.
Gaflet içinde gaflet;
“Gel ey Leyla, gel ey candan yakın canan uzaklaşma, Senin derdinle canlardan geçen Mecnun’la uğraşma” yazdırmıştır defterin sırlı bir yerine.
Akşam ışığı
- Ayrıntılar
- Kategori: Has kalem
- Gösterim: 1235

Sabah ne kadar sakinse akşam o kadar canlıdır, camlarda ışıklar yandıkça şenlenir can evler… Herkes bir şeyler biriktirmiştir gün boyunca, dökerler orta yere… Yüreklerine yığdıklarını bırakmanın hafifliğiyle incelir ruhlar…
Kaybolan bi'şeyim...
- Ayrıntılar
- Kategori: Has kalem
- Gösterim: 1484

.....
“Sanki” ne demek, hiç düşündün mü?..
Yani demek ki; sen öyle san!.. Yani demek ki; aslında yok ama sen var zannet!.. Yani, san ki şu şöyledir; ama aslında öyle değildir!..
Vayy başıma; saatlerdir dolaşıyorum içim dolaşık dolaşık!
*
Hayat Bizim Çabamızla Güzeldir
- Ayrıntılar
- Kategori: Has kalem
- Gösterim: 1091

Acı olmazsa tatlı,
Kötü olmazsa iyi,
Çirkin olmazsa güzel,
Ölüm olmazsa yaşam,
Ellerini Alıştır Vedaya... Ve Duaya...
- Ayrıntılar
- Kategori: Has kalem
- Gösterim: 1454

Salkım saçak sancılarım… elveda!
Ey gel geç Leyla, ey dünya… Ey kör sevdalarım... elveda... Ey, çöllerin Serabı…
Ey, yandıkça yandıran tuzlu suyu denizlerin... elveda...
Neye Sahipsin?
- Ayrıntılar
- Kategori: Has kalem
- Gösterim: 1462
Saraylarda neden mutsuz insanlar da olur veya çöplüklerde yaşayanlardan bir kısmı neden emsalsiz mutluluklar içindedirler?Hâlbuki mutluluğun ve mutsuzluğun sınırları çoktaan ana hatlarla, kalın çizgilerle belirtilmiştir:
“Mahrum olmak mutsuzluk...
Sahip olmak mutluluk!..”
Sen hiç gitmedin ki..
- Ayrıntılar
- Kategori: Has kalem
- Gösterim: 1172
Ey sevgili,
Senede bir ay zuhur etsen de bildim sen hep varsın.
Aklımdan fikrimden, kalbimden hiç çıkmadın ki.
Bu kadar iyiliğe, bu kadar cömertliğe, bu kadar derinliğe, bu kadar ruhaniliğe, lahutiliğe alıştırınca beni, eskiye dönüşü, sensizliği kim ister ki…
Leyl-i Aşk / İşte Böyle Yâr Bilesin
- Ayrıntılar
- Kategori: Has kalem
- Gösterim: 1173
Yağmurun yağmadığı şehirler düşlerken sana ben. Yorgun karanfillerin sencil denizlere düşüşü geldi aklıma. Dalgalanmamış bir denize kaç çocuk gözyaşı dökebilir diye sormuştun bana. Cevabını yokluğunda buldum. Ağlayan bir çocuk için kaç deniz dalgalanabilir alemde.
İşte böyle yâr.