Ne mümkün?
- Ayrıntılar
- Kategori: Has kalem
- Gösterim: 1164
Veya; Zehirli Su... Yahut; Senli Ben... Ya da; Benli Sen...
Her ne ise, ismi önemli değil zaten!
(BİR KÂSE SUYA DÜŞEN BİR DAMLA ZEHİR GİBİ; GAYRI SENİ İÇİMDEN SÖKÜP ATMAK NE MÜMKÜN?..)
Nasıl damlarsa zehir bir kâse suya; İçime, öyle damladın...
.....
Ve nasıl karışırsa soluğa, nasıl karışırsa kana;
İşte öyle karıştın, öyle karıştın bana!..
Bir kişi ne demektir
- Ayrıntılar
- Kategori: Has kalem
- Gösterim: 1080
Belki “her şey” değil, ama bir kişi “çok şey” demektir!
Bir kişi önce kendisinin önüne düşer, kendini bir yerlere doğru çeker ve bunda da ısrar ederse; onu takip edenler de çıkar ve düşerler peşine...
Amaç; birilerinin önünde yürümek, değil elbette. Çünkü kibirle kalkan burunlar kırılır, toprağa karışır! Hedef; önce kendini selamete çıkarmaktır, seninle gelmeyi seçenlerle birlikte...
Kül
- Ayrıntılar
- Kategori: Has kalem
- Gösterim: 1048
Ellerimden üşüdü toprak gözlerimde dondu tenha. Zaman, biraz kil kaldı dilimde, mürekkep oldu, doldu kabına. İçim ayaza dururken yüreğimde çatırdayan volkana kahır düştü.
“Aynaya bakınca kimi görüyorsun?”
- Ayrıntılar
- Kategori: Has kalem
- Gösterim: 1126
Bütün zamanların en aptalca sorusunu soruyorum dostuma: “Aynaya baktığında kimi görüyorsun?” Sorunun cevabını vermeye kalkmak daha da aptalca olmalı ki. Cevap vermeye yanaşmıyor. Dudak büküp, omuz silkerek: “Elbette ki kendimi...” diyor.
“Beni görecek değilsin ya!” diye teselli ediyorum. “Aynada gördüğünü ‘Bu benim işte!’ diye tanıyorsan, bunun hiç hesap etmediğin bir bedeli var” diye ekliyorum.
O öyle bir güzel ki..
- Ayrıntılar
- Kategori: Has kalem
- Gösterim: 1546
O öyle bir güzel ki,
Bütün kâinatın dili O’nu anlatsa yine de azdır.
O öyle bir güzel ki,
Çöllere düşen âşıklar, çölün sıcağından değil, O’nun aşkından yanıktır.
O öyle bir güzel ki,
Gül O’nun terindendir.
Sen Benden Gittin Gideli
- Ayrıntılar
- Kategori: Has kalem
- Gösterim: 2707
Sıradan şeyleri seviyorum ben; deniz kıyısında gezinmeyi, midye kabuğu toplayıp kendime kolye yapmayı... Sıradan şeyleri özlüyorum ben; limaları meselâ. Belki de sen bir limanda inmiş beni arıyorsundur… Hayat firuze nehri gibi içime doğru aksın ve beni hiç hırpalamasın istiyorum.
Sevdiklerim bana bir sarmaşık gibi dolansın ve sonsuza dek hiç bırakmasın. Oysa, senin gezdiğin kıyıların çok uzağındayım. Havada deniz kokusu, aramızda yıllarımı çalan yokluğun var.
Bir de… Bir de âsâna dayalı yosun kokulu gözlerin…
Nisan, yağmur ve insan...
- Ayrıntılar
- Kategori: Has kalem
- Gösterim: 1144
Bugünlerde yağması beklenen bereketli Nisan yağmurları, vücuda zindelik ve enerji kazandırıyor. Çünkü içinde “kullanılabilir demir” var.
Kış boyunca en alt seviyeye inen vücudun demir miktarını en doğal yoldan geri kazanabilirsiniz: Yağmur gördüğünüzde dışarı çıkıp bol bol ıslanın!..
Bu hafta yağmurlar başlarken etrafınıza dikkatle, fark etmek için bakın. Yaprakların boyutlarını, renklerini, tomurcukları hafızanıza kaydedin...
Uygulamalı Ders
- Ayrıntılar
- Kategori: Has kalem
- Gösterim: 1171
“Ben…”
Diye sızlanmaya başladığımızda; “ben”in dışındaki her şeyi unuturuz.
Kâinat “ben”den ibaret olur.
Ne kadar önemliyizdir o an…
Ve ne kadar vazgeçilmez!
Topu topu bir hayatlık canımız varken…
Yoksun Sen
- Ayrıntılar
- Kategori: Has kalem
- Gösterim: 1486
Ben
Esen rüzgârlarda ezilmiş bir çiçek gibiyim
Kaldırımlarda…
Öylesine susamış ki bu sokaklar senin kokuna! Hani… Çay içtiğin bardaktan günlerce kokun çıkmamıştı ya? Öylesine özlemiş ki seni bu bomboş ıslak sokaklar… Hani… Seni bulduğunda belki de kimselere asla söyleyemeyeceği her şeyi anlatan insanlar olur ya?
Gözlerimde Yer Yoktu
- Ayrıntılar
- Kategori: Has kalem
- Gösterim: 1549
Senden başka sen yok ki...
Biliyorum bunu
Ve biliyorum, yıllardır beni gözlediğini; tuzlu suyun ardından bakan bir yosun gibi...
Biliyorum; bildiklerimi “bilmediğimi” zannettiğini!
Senden başka da sen yok ki!
Ama, yine de her zaman birşeyler var gülümsemeye değen...
Değil mi?