Kadı İyâs ve Sarhoş

Sarhoşun biri Kadı İyâs'ın huzuruna çıkarak sorar:

- Hurma yesem zarar verir mi ?

- Hayır.

- Ekmek ile çörek ötu yesem ne gerekir ?

- Bir şey gerekmez.

Devamını oku: Kadı İyâs ve Sarhoş

Padişahın Acı Meyvesi

Güzel adetleri olan bir padişah vardı. Bir gün hizmetçilerinden birine bir meyve verdi. Hizmetçi sanki bundan önce bu kadar lezzetli bir meyve yememiş gibi iştahlı bir şekilde yemeye başladı. Hizmetçi meyveyi o kadar güzel yiyordu ki padişah da ona imrenerek o meyveden yemek istedi. Hizmetçiye dedi ki: "Ey hizmetçi! Sen bu meyveyi çok güzel yiyorsun ben de özendim yansını bana ver."

Hizmetçi meyveyi padişaha verdi. Padişah bunu tattığında acı olduğunu gördü, kaşlarım çattı. Dedi ki: "Ey hizmetçi! Kim böyle yapabilir? Senin bu acı meyveyi lezzetli yediğin gibi kim yiyebilir?"

Devamını oku: Padişahın Acı Meyvesi

İşte dünya budur!

Biri İsa aleyhisselam ile arkadaşlık yapmak istedi ve beraber seyahate çıktılar. Bir nehrin kıyısında yemek yediler. Beraberlerinde üç ekmek vardı. Ekmeğin ikisini yediler. Hz. İsa nehire gitti. Su içti, dönünce kalan ekmeği bulamadı ve o kişiye ‘Ekmeği kim götürdü’ dedi. Kişi ‘Bilmiyorum!’ dedi.
Hz. İsa arkadaşı ile beraber yola devam etti. Beraberinde iki yavrusu bulunan bir geyik gördü. Hz. İsa geyik yavrularından birini çağırdı, onu kesti, hem kendisi, hem de arkadaşı yediler. Sonra geyik yavrusuna ‘Allah’ın izniyle kalk’ dedi. Geyik yavrusu kalktı ve yürüdü. Hz. İsa arkadaşına dönüp şöyle dedi: 

Devamını oku: İşte dünya budur!

Bir şey ancak değerini bilenin yanında kıymetlidir

Vaktiyle ergin bir şeyh, yıllarca yanında yetiştirdiği müridini imtihan etmek ister. Onun eline iri bir pırlanta verip:

“Oğlum” der “Bunu al, önüne gelen esnafa göster, kaç para verdiklerini sor, en sonra da kuyumcuya göster. Hiç kimseye satmadan sadece fiyatlarını ve ne dediklerini öğren, gel bana bildir.”

Devamını oku: Bir şey ancak değerini bilenin yanında kıymetlidir

Karıncanın Sahibini Unutma!

Hükümdar Timur hapse düşer bir gün,
ve umudunu yitirir.

Allah’ın işi bu ya, karıncayla karşılaşır,
yâda karınca azmini Timur’un gözüne sokar!
Bir buğday tanesidir karıncanın hikâyesi.
Kendinden kat kat büyük bir buğday tanesini
yuvasına ulaştırmak için her gün çabalar durur,
defalarca defalarca dener.

Devamını oku: Karıncanın Sahibini Unutma!

Allah rızası için değil desinler diye yaptım

Mansûr bin Ammâr (r.h.) buyurdular:

Benim Allah rızâsında birlikte olduğum bir kardeşim vardı. Bana itikâd ediyordu. Şiddet ve genişlik, iyilik ve kötü günlerimde beni ziyaret ederdi.
Çok ibâdet ederdi. Teheccüd namazını kılardı. Çok ağlardı.Onu kaybettim. Uzun süre bana gelmedi. Onun için bana:

Devamını oku: Allah rızası için değil desinler diye yaptım

33 senelik talebelikte öğrenilen 8 mesele

Ş a kî k, H â t e m 'e sordu:
- Kaç senedir benim yanımdasın? H â t e m :
- Otuz üç senedir. Ş a k î k :
- Bu müddet zarfında benden ne öğrendin? H â t e m :
- Sekiz mes'ele öğrendim. Ş â k î k :
- înnâ li'llâhi ve innâ ileyhi râci'ûn! Ömrüm seninle geçtiği hâlde benden ancak sekiz mes'ele mi öğrenebildin? H â t e m :

Devamını oku: 33 senelik talebelikte öğrenilen 8 mesele

Böyle samimi yoksula böyle yardım yapılmalı!

Medine'de sıcaklar şiddetini iyice artırmıştı. Hazret-i Ömer'in oğlu Abdullah da çalıştığı bahçesinde bir ağacın gölgesine sığınmış yemeğini yiyordu. Bahçe duvarının ötesinden geçen koyunlar tozu dumana katarak giderken, arkasından yürümeye çalışan mecali tükenmiş çobanın perişan hali Abdullah'ın dikkatini çekti.

 -Ey Allah'ın kulu, dedi, gel bir lokma yemek ye, bir yudum su iç de öyle devam et koyunların arkasından!

Devamını oku: Böyle samimi yoksula böyle yardım yapılmalı!

Ömer bin Abdül Aziz Hz. lerinin kabirle konuşması

lmdr_hayatHz Ömer r.a. oğlunun torunu 8. Emevi halifesi Ömer bin Abdül Aziz Hz. lerinin kabirle olan ibret dolu diyaloğu:

Ömer bin Abdülazîz yanındaki toplulukla berâber bir cenâzeyi defnetmişlerdi. Herkes gitmiş, fakat Ömer bin Abdülazîz bâzı yakınları ile berâber orada kalmıştı. Yanındakiler ona:

Devamını oku: Ömer bin Abdül Aziz Hz. lerinin kabirle konuşması

Riya günahtan daha tehlikeli

İmamı Muhyiddin Nevevî hazretleri, Eşrefiyye Medresesi'nde ve Beni Ümeyye Camii'nde ders okuturdu. Ders esnasındayken bir devlet adamının ansızın gelip de kendisinin, büyük bir kalabalığa ilim kürsüsünden hitab etmekte olduğunu görmesinden hoşlanmazdı. Büyüklerden birinin kendisini ziyarete geleceğini öğrendiği zaman, o gün ders okutmazdı. O diyordu ki :

Devamını oku: Riya günahtan daha tehlikeli

Sen fırsatı kaçırdın!

av-3382Büyük İslâm âlimi İmam-ı Gazali hazretleri anlatır: Vaktiyle, kocası vefat edip, beş çocukla yalnız kalmış olan bir mümine hanım, henüz çalışıp kazanacak duruma gelmemiş olan öksüzlerle perişan bir hale düşmüş. İffetini muhafaza ettiği için, kimseye hâlini açamamış. Nihayet çaresiz kalınca, bir gün, kendisine tavsiye ettikleri Müslüman bir zenginin kapısını çalmış. Kocasının vefatı üzerine beş yetimle baş başa kaldığını, kimseye hâlini açamadığını, perişan bir hâlde bulunduğunu ağlayarak anlatmış.

Devamını oku: Sen fırsatı kaçırdın!

Telif Hakkı © 2025 Open Source Matters. Tüm Hakları Saklıdır.
Joomla!, GNU Genel Kamu Lisansı altında dağıtılan özgür bir yazılımdır.