Bakmak ayrı, görmek ayrıdır:

“Onları, sana bakıyor görürsün. (Halbuki) on-lar görmezler.” (S. Â’raf 198) (Çünkü, girdaba düşen, Hakk’ı görmez.)

“Göklerde ve yerde (Allahü Teâlâ'nın varlığına, birliğine ve kemâl-i kudretine delâlet eden) nice âyetler var ki, onların üzerine uğrarlar da, ondan yüz çevirib geçerler, (görmek istemezler.)” (S. Yûsuf 105)

Devamını oku: Bakmak ayrı, görmek ayrıdır:

Sıkıntılı da olsa yaşamak hayırlıdır!

Tabiinin ileri gelenlerinden Süfyan-ı Servi, (95-161 Basra) Vüheyb ve Yusuf bin Esbat üçlüsü Basra'da bir araya gelmişler, ekonomik, sosyal ve siyasal sıkıntıların had safhaya geldiği günlerinin zorluklarını konuşuyorlardı. Bir ara Sevri der ki:

- Ortalık iyice bozuldu, Emevi-Abbasi çekişmesi bizi de içine alacak neredeyse. Taraflar bizi de alet edecekler kendi zulümlerine. Hayat çekilmez oldu, ölümü dahi ister hale geleceğiz bu gidişle!

Devamını oku: Sıkıntılı da olsa yaşamak hayırlıdır!

Asıl Özür Gönüldedir…

İnsanın hem yücelerin yücesine çıkış yolu, hem de aşağıların aşağısına iniş yolu açıktır.

Yani Peygamberlere komşu olacak makama kadar yükselebilir,melekleri bile geçebilir…

Aynı insan, hayvanlardan daha da değersizleşebilir, hatta şeytanlaşabilir.

Gaflet perdesiyle kapalı olan gözü, dünyadan başka şey görmez.

Devamını oku: Asıl Özür Gönüldedir…

Niçin yaptın?

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki: İnsanın ömrü, dünyanın ömrüne nazaran, gelip geçen rüzgâr kadardır. Ha var, ha yok! Bu hayatın içinde, çok acı çekilen günler oldu, hastalıklar, dertler oldu; ama bunlar da gelip geçti. Bu rüzgâr gibi geçen ömrün içerisinde, çok da güzel günler oldu; fakat ne yapalım ki, onlar da bir rüzgâr esintisi kadar kısa geçti.

Devamını oku: Niçin yaptın?

Biraz dedikodu yapalım mı?

"Ey iman etmiş olanlar! Eğer size bir fasık bir haber ile gelirse onu araştırın (doğruluğunu anlayıncaya kadar tahkik edin). Değilse bilmeksizin birilerine saldırmış olursunuz da sonra yaptığınızdan pişmanlık duyarsınız." (Hucurat, 6)

Düşünün!.. Yapayalnız bir odaya çekilip düşünün!... Ola ki günlerden bir gün, birisi veya birileri hakkında suç, günah, kusur sayılabilecek asılsız bir söz duymuş da inanmışsınızdır.

Devamını oku: Biraz dedikodu yapalım mı?

Umeyr bin Hümam (RadıyAllahü anh)

Turuncu_cicekUhud savaşının en şiddetli anlarında, Sevgili Peygamberimiz, sallAllahü aleyhi ve sellem, tesirli bir konuşma ile islâm askerini coşturuyorlar:
-Ey eshabım! Sonsuz kuvvet ve kudret sahibi Allah’a yemin ederim ki her kim, bugün düşmandan yüz çevirmeyip sebat eder ve çarpışa çarpışa şehid olursa; Cenab-ı Hak, onu mükâfat olarak elbette cennetine koyacaktır. Bugün şehid olacakları, en yüksek cennet; Cennetül Firdevs, hazır olarak beklemektedir.
Efendimizin bu müjdesini işiten Umeyr bin Hümam radıyAllahü anh, daha bir aşka geldi:

Devamını oku: Umeyr bin Hümam (RadıyAllahü anh)

İslam dininin temeli

İmam-ı Rabbani hazretleri buyurdu ki: İslam dininin temeli üçtür: İlim, amel ve ihlas. İlim, iman, fıkıh ve ahlak bilgileridir. Bunlar, Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarından öğrenilir. Amel, bu bilgilere uygun işlerdir. İhlas, ilmin ve amelin, Allah rızası için, yani Allahü tealanın sevgisini kazanmak için elde edilmesidir.

 

Bu üç temel şeye malik olan Müslümana (İslam alimi) ve (Hakiki Müslüman) denir.

 

Devamını oku: İslam dininin temeli

Salih kimsenin âlametleri

Evliyânın büyüklerinden Şakik bin İbrâhim hazretlerine sordular:  “Bir kimsenin sâlih müslüman olup olmadığı nasıl anlaşılır?” Şakik hazretleri bu suâle şöyle cevap verdi:

Bu üç şeyle anlaşılır:

1- Kalbinde olanı sâlihlere anlattığında, eğer onlar hoşlanırlar, anlattıklarından memnun olurlarsa iyi insan demektir.

Devamını oku: Salih kimsenin âlametleri

Sevgimizi nasıl İfade edebiliriz?

Bugünler tam da bu sorunun vaktidir; Sevgimizi nasıl ifade edebiliriz?

Evet Resulullah aleyhissalatu ve sellem dir kastım?

Biliyoruz ki O, bize çok düşkündü ; Acaba biz de O'na düşkün müyüz?

Devamını oku: Sevgimizi nasıl İfade edebiliriz?

Sıkıntı değil iyilik istemelidir!

Enes bin Mâlik hazretleri anlatır: “Bir defâsında Resûlullah efendimiz bir zâtın ziyâretine gitti. Hastalık sebebiyle o kimse gâyet zayıf ve hâlsiz düşmüştü. Resûlullah efendimiz o kimseye; “Sen Allahü teâlâya nasıl duâ ederdin?” diye sordu. O da; “Ben;Allah’ım! Âhirette eziyette olmayayım da dünyâda nasıl olursam olayım. Âhirette sıkıntı çekeceksem onu bana dünyâda ver, diye duâ ederdim” dedi.

Devamını oku: Sıkıntı değil iyilik istemelidir!

Ehli Sünnet Adı Kullanılarak Yapılan Sapıklıklar

İslam âleminde en yaygın inanç ehl-i sünnet ve’l-cemaat inancı. Müslümanların çoğu bu inanca mensup. İkinci yaygın inanç şiîlik. Bunlardan başka, sapık olmakla beraber İslam dâiresi içinde kabul edilen başka mezhepler de var. Vehhâbîlik, müşebbihe, mûtezile, lâedriye vesâire…

Herkes kendi yolunu doğru kabul ediyor. Sapık mezheblere mensup olanlar da öyle.

Devamını oku: Ehli Sünnet Adı Kullanılarak Yapılan Sapıklıklar

Telif Hakkı © 2025 Open Source Matters. Tüm Hakları Saklıdır.
Joomla!, GNU Genel Kamu Lisansı altında dağıtılan özgür bir yazılımdır.