enam suresi 154. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55 . 56 . 57 . 58 . 59 . 60 . 61 . 62 . 63 . 64 . 65 . 66 . 67 . 68 . 69 . 70 . 71 . 72 . 73 . 74 . 75 . 76 . 77 . 78 . 79 . 80 . 81 . 82 . 83 . 84 . 85 . 86 . 87 . 88 . 89 . 90 . 91 . 92 . 93 . 94 . 95 . 96 . 97 . 98 . 99 . 100 . 101 . 102 . 103 . 104 . 105 . 106 . 107 . 108 . 109 . 110 . 111 . 112 . 113 . 114 . 115 . 116 . 117 . 118 . 119 . 120 . 121 . 122 . 123 . 124 . 125 . 126 . 127 . 128 . 129 . 130 . 131 . 132 . 133 . 134 . 135 . 136 . 137 . 138 . 139 . 140 . 141 . 142 . 143 . 144 . 145 . 146 . 147 . 148 . 149 . 150 . 151 . 152 . 153 . 154 . 155 . 156 . 157 . 158 . 159 . 160 . 161 . 162 . 163 . 164 . 165


ثُمَّ آتَيْنَا مُوسَى الْكِتَابَ تَمَامًا عَلَى الَّذِيَ أَحْسَنَ وَتَفْصِيلاً لِّكُلِّ شَيْءٍ وَهُدًى وَرَحْمَةً لَّعَلَّهُم بِلِقَاء رَبِّهِمْ يُؤْمِنُونَ

Summe âteynâ mûsel kitâbe tamâmen alellezî ahsene ve tafsîlen li kulli şey’in ve huden ve rahmeten leallehum bi likâi rabbihim yu’minûn(yu’minûne).


summe: sonra
âteynâ: biz verdik
mûsa: Musa (A.S)
el kitâbe: kitap
tamâmen: tamamlayıcı olarak
alâ ellezî: ona
ahsene: ahsen olan
ve tafsîlen: ve ayrı ayrı açıklayan
li kulli şey'in: herşeyi
ve huden: hidayete erdiren
ve rahmeten: ve rahmet olan
lealle-hum: umulur ki böylece onlar
bi likâi: kavuşmaya, ulaşmaya
rabbi-him: Rab'leri
yu'minûne: îmân ederler


Hasan Basri Çantay
Yine biz Musâya — (hükümlerini) iyi tatbıyk edenlere karşı (ni'metimizi) tamamlamak, (dînde ihtiyâç haasıl olan) her şey'i (içinde) ayrı ayrı açıklamak ve bir hidâyet, bir rahmet olmak üzere — o kitabı (Tevrâtı) verdik. Tâki onlar (İsrail oğulları) Rablerine kavuşacaklarına îman etsinler.

Ömer Nasuhi Bilmen
Sonra Biz Mûsa'ya, ahkâmına güzelce riâyet edene, kitabı tamam bir veçh üzere ve herşeyi mufassalan bildirmek ve bir hidâyet ve rahmet olmak için verdik. Tâ ki Rablerinin huzuruna varacaklarına imân etsinler.

Elmalılı Hamdi Yazır
Sonra biz Musâya o kitâbı verdik ki güzel tatbık edene tamamlamak, ve her şeyi tafsıl etmek ve bir hidayet, bir rahmet olmak için, gerektir ki onlar rablarının likasına iyman etsinler

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Sonra Siz, Musa'ya, güzelce tatbik edene nimetlerimizi tamamlamak, herşeyi detaylı açıklamak, doğru yolu göstermek ve rahmet olmak üzere o kitabı verdik ki, Rablerine kavuşacaklarına inansınlar...

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Sonra iyilik edenlere (nimetimizi) tamamlamak, her şeyi açıklamak ve doğru yola iletici ve rahmet olmak üzere Musa'ya Kitab'ı verdik ki, Rablerinin huzuruna varacaklarına inansınlar.

Diyanet İşleri (eski)
Sonra, iyilik işleyenlere nimeti tamamlamak, her şeyi uzun uzadıya açıklamak, doğruyu göstermek ve rahmet olmak üzere Musa'ya Kitap'ı verdik. Rablerine kavuşacaklarına belki artık inanırlar.

Diyanet İşleri
Sonra iyilik yapanlara nimeti tamamlamak, her şeyi açıklamak, hidayet ve rahmete erdirmek için Mûsâ’ya Kitab’ı (Tevrat’ı) verdik ki, Rablerinin huzuruna varacaklarına iman etsinler.

Diyanet Vakfi
Sonra iyilik edenlere nimetimizi tamamlamak, her şeyi açıklamak, hidayete erdirmek ve rahmet etmek maksadıyla Musa'ya da Kitab'ı (Tevrat'ı) verdik. Umulur ki, Rablerinin huzuruna varacaklarına iman ederler.

Celal Yıldırım
Sonra biz Musa'ya kitabı, onu güzel (uygulayana) tamamlamak, her şeyi uygun biçimde açıklamak ve doğru yolu göstermek, aynı zamanda rahmet olmak için verdik ; olur ki, (İsrail oğulları) Rablarına kavuşacaklarına inanırlar.

Suat Yıldırım
Yine Biz, iyi hareket edenlere nimetimizi tamamlamak ve her şeyi iyice açıklamak, bir hidâyet ve rehber olmak üzere Mûsâ’ya kitabı verdik ki Rab’lerine kavuşacaklarına iman etsinler.

Ali Fikri Yavuz
Sonra biz, Musa’ya güzel tatbikçiye karşı nimetlerimizi tamamlamak, her şeyi açıklamak, bir hidayet ve rahmet olmak üzere o Kitabı (Tevrat’ı) verdik. Gerek ki onlar (İsrail Oğullar), Rablerine kavuşacaklarına iman ederler.

İbni Kesir
Sonra Biz, Musa'ya bir bütün halinde, her şeyi apaçık göstermek, hidayet ve rahmet olmak üzere o kitabı verdik. Belki Rabblarına kavuşacaklarına artık inanırlar.

Abdulbaki Gölpınarlı
Sonra, Rablerine kavuşacaklarına inansınlar diye iyilik edenlere, nîmetimizi tamamlamak ve her şeyi ayırt edip açıklamak üzere doğru yolu gösteren ve rahmetten ibâret olan kitabı Mûsâ'ya vermiştik.

Adem Uğur
Sonra iyilik edenlere nimetimizi tamamlamak, her şeyi açıklamak, hidayete erdirmek ve rahmet etmek maksadıyla Musa'ya da Kitab'ı (Tevrat'ı) verdik. Umulur ki, Rablerinin huzuruna varacaklarına iman ederler.

Ali Bulaç
Sonra biz Musa'ya, iyilik yapanların üzerinde (nimetimizi) tamamlamak, her şeyi ayrı ayrı açıklamak ve bir hidayet ve rahmet olarak Kitabı verdik. Umulur ki Rablerine kavuşacaklarına inanırlar.

Bekir Sadak
Sonra, iyilik isleyenlere nimeti tamamlamak, her seyi uzun uzadiya aciklamak, dogruyu gostermek ve rahmet olmak uzere Musa'ya Kitap'i verdik. Rablerine kavusacaklarina belki artik inanirlar. *

Fizilal-il Kuran
Sonra iyilik edenlere yönelik nimetimiz tamama ersin, her şey ayrıntılı biçimde açıklansın, doğru yol kılavuzu ve rahmet olsun diye Musa'ya tevratı verdik. Ola ki, Rabblerinin huzuruna çıkacaklarına inanırlar.

Gültekin Onan
Sonra biz Musa'ya, iyilik yapanların üzerinde (nimetimizi) tamamlamak, her şeyi ayrı ayrı açıklamak ve bir hidayet ve rahmet olarak Kitabı verdik. Umulur ki rablerine kavuşacaklarına inanırlar.

Muhammed Esed
Ve bir kez daha: İyilik yapmada sebat edenlere (nimetlerinizin) devamı olarak, Musaya, her şeyi tafsilatıyla bildiren ve (böylece insanları) rahmet ve hidayet(e erdiren) bu ilahi kelamı bağışladık ki, Rableri ile (nihai) buluşmaya inansınlar.

Şaban Piriş
Yine, Musa’ya da, iyi uygulayanlara (nimetlerimizi) tamamlamak, her şeyi ayrı ayrı açıklamak ve bir rehber, rahmet olmak üzere o kitabı -Tevrat’ı- verdik ki Rab’lerine kavuşacaklarına inansınlar.

Tefhim-ul Kuran
Sonra biz Musa'ya, iyilik yapanların üzerinde (nimetimizi) tamamlamak, her şeyi ayrı ayrı açıklamak ve bir hidayet ve rahmet olarak Kitabı verdik. Umulur ki Rablerine kavuşacaklarına inanırlar.

Ümit Şimşek
Biz Musa'ya da, iyi davranışta bulunanlar üzerindeki nimetimizi tamamlamak ve herşeyi iyice açıklamak üzere, bir hidayet rehberi ve bir rahmet olarak kitabı verdik-tâ ki, Rablerine kavuşacaklarına iman etsinler.

Süleyman Ateş
Sonra iyilik edenlere (ni'metimizi) tamamlamak, her şeyi açıklamak ve yola iletici ve rahmet olmak üzere Mûsâ'ya Kitabı verdik ki, Rablerinin huzûruna varacaklarına inansınlar.

Yaşar Nuri Öztürk
Sonra, güzel davrananlara nimetimizi tamamlamak, her şeyi ayrıntılı kılmak, bir kılavuz ve rahmet olmak üzere Mûsa'ya o Kitap'ı verdik ki onlar Rablerine kavuşacaklarına inanabilsinler.

Edip Yüksel
Nitekim, en güzel biçimde tamamlanmış, her şeyin detaylı açıklaması, hidayet ve rahmet olarak Musa'ya Kitabı verdik ki Rab'leriyle kavuşmaya inansınlar.


Abdullah Aydın
Sonra biz Musa'ya, hükünlerini iyi tatbik edenlere karşı nimetlerimizi tamamlamak, her şeyi ayrı ayrı açıklamak ve bir hidayet, bir rahmet olmak üzere Tevrat'ı verdik. Artık (İsrailoğulları) Rablerine kavuşacaklarına belki inanırlar.

Ahmet Davudoğlu
Sonra biz Musa'ya yaptığı güzel işe karşılık nimetimizi tamamlamak, her şeyi açıklamak, bir hidayet ve rahmet olmak üzere kitabı (Tevrat'ı) verdik, umulur ki israiloğulları, Rablerine kavuşacaklarına îmân ederler.

Ali Arslan
Sonra iyilik edenlere nimetimizin tamamlanması ve herşeyin ayrı ayrı açıklanması için hidayet ve rahmet olmak üzere Musa'ya kitabı verdik. Belki onlar Rablerine kavuşacaklarına îmân ederler.

Arif Pamuk
Sonra iyilik edenlere nimetimizi tamamlamak, her şeyi açıklamak, hidayete erdirmek ve rahmet etmek maksadıyla, Musa'ya da Tevrat'ı verdik. Umulur ki, Rablerinin huzuruna varacaklarına inanırlar.

Ayntabî Mehmet Efendi
Yine Biz --hükümlerimi güzel tatbik edenlere, nimetimizi tamamlamak, dinde muhtaç oldukları herşeyi tafsil etmek ve bir hidayet ve rahmet olmak üzere-- Musa'ya Kitab verdik, tâ ki İsrailoğulları Rablerine (ba'se, sevaba ve ikaaba) kavuşacaklarına îmân etsinler.

Bahaeddin Sağlam
Hidayet ve rahmet olarak Musa'ya kitabı verdik. Ki, insanlar Rabbleriyle karşılaşacaklarına inansınlar.

Diyanet Vakfı (1993)
Sonra iyilik edenlere ni'metmizi tamamlamak, herşeyi açıklamak, hidayete erdirmek ve rahmet etmek maksadıyla Musa'ya da Kitab'ı (Tevrat'ı) verdik. Umulur ki, Rabblerinin huzuruna varacaklarına îmân ederler.

Hasan Tahsin Feyizli
Doğru yola iletici ve rahmet olmak üzere Musa'ya kitabı verdik ki, onlar (yani İsrailoğulları) Rabblerine kavuşacaklarına inansınlar diye.

Hüseyin Atay, Yaşar Kutluay
Doğruyu göstermek ve rahmet olmak üzere Musa'ya kitap verdik. Rabblerine kavuşacaklarına belki artık inanırlar.

Hüseyin Kaleli
“Sonra Onlar, Rabblerine kavuşmaya îman ederler ümidiyle iyilik edene (nimeti) tamamlamak, her şeyi de tafsil etmek ve hidâyet, hem de rahmet olmak üzere Mûsâ’ya kitabı verdik.”

İsmail Mutlu, Şaban Döğen
Sonra biz Musa'ya hükümlerine güzelce uyanlar uzerindeki nimetimizi tamamlayıp herşeyi açıkca bildirmek üzere, bir hidayet ve rahmet olarak Tevrat'ı verdik, ta ki Rablerinin huzuruna varacaklarına iman etsinler.

Mustafa İslamoğlu
(BİLİNEN sürecin) ardından, iyilikte sebat edenlere nimetimizi tamamlamak, (gereken) her şeyi iyice açıklamak ve bir yol haritası ve bir rahmet olmak üzere Musa’ya ilahi kelamı bağışladık ki, (en sonunda) Rableriyle buluşacaklarına inansınlar!

Nedim Yılmaz
Sonra güzel amel edene (nimet ve ikramı) tamamlamak, herşeyi açıklamak ve bir hidayet ve rahmet olmak üzere Musa’ya da Kitab’ı verdik ki, Rab’larının huzuruna varacaklarına inansınlar.

Ömer Rıza Doğrul
Gene Biz iyi işler işleyenlere (nimetimizi) tamamlamak, her şeyi apaçık göstermek, hidayet ve rahmet olmak üzere Musa’ya Kitap verdik ki Rablerine kavuşacaklarına inansınlar.

Talat Koçyiğit
Sonra (tatbikini) iyi yapanlara (nimetimizi) tamamlamak ve herşeyi açıklamak, aynı zamanda hidayet ve rahmet olmak üzere Musa'ya kitabı verdik ki, Rablerine kavuşacaklarına îmân etsinler.

Ziya Kazıcı, Necip Taylan
Hidayet ve rahmet olmak üzere Musa'ya kitap verdik. Belki onlar Rabblerine kavuşacaklarına îmân ederler.

Bir Heyet
Hidayet etmek ve rahmet etmek maksadıyla Musa'ya kitabı verdik. Umulur ki, Rabblerinin huzuruna varacaklarına îmân ederler.