kasas suresi 19. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55 . 56 . 57 . 58 . 59 . 60 . 61 . 62 . 63 . 64 . 65 . 66 . 67 . 68 . 69 . 70 . 71 . 72 . 73 . 74 . 75 . 76 . 77 . 78 . 79 . 80 . 81 . 82 . 83 . 84 . 85 . 86 . 87 . 88


فَلَمَّا أَنْ أَرَادَ أَن يَبْطِشَ بِالَّذِي هُوَ عَدُوٌّ لَّهُمَا قَالَ يَا مُوسَى أَتُرِيدُ أَن تَقْتُلَنِي كَمَا قَتَلْتَ نَفْسًا بِالْأَمْسِ إِن تُرِيدُ إِلَّا أَن تَكُونَ جَبَّارًا فِي الْأَرْضِ وَمَا تُرِيدُ أَن تَكُونَ مِنَ الْمُصْلِحِينَ

Fe lemmâ en erâde en yabtışe billezî huve aduvvun lehumâ kâle yâ mûsâ e turîdu en taktulenî kemâ katelte nefsen bil emsi in turîdu illâ en tekûne cebbâren fîl ardı ve mâ turîdu en tekûne minel muslihîn(muslihîne).


fe: artık, böylece
lemmâ: olduğu zaman
en: muhakkak
erâde: istedi
en yabtışe: yakalamak
billezî (bi ellezî): o kimseyi
huve: o
aduvvun: düşman
lehumâ: ikisi
kâle: dedi
yâ mûsâ: ey Musa
e: mı
turîdu: istiyorsun
en taktule-nî: beni öldürmek
kemâ: gibi
katelte: sen öldürdün
nefsen: kişi
bi el emsi: dün
in turîdu: eğer istiyorsan
illâ: ancak, sadece
en tekûne: senin olman
cebbâren: cebbar, zorba
fî el ardı: yeryüzünde
ve mâ turîdu: ve sen istemiyorsun
en tekûne: senin olmak
min el muslihîne: ıslâh edicilerden, barıştıranlardan


Hasan Basri Çantay
Derken (Musa) ikisinin de düşmanı olan birini yakalamak isteyince (onun bu hareketinin kendisine müteveccih olduğunu sanan istimdada) dedi ki: «Musa, dün bir canı öldürdüğün gibi (şimdi) beni de mi öldürmek istiyorsun?! Ara buluculardan olmayı arzu etmiyorsun da bu yerde ille yaman bir zorba olmak istiyorsun sen»!

Ömer Nasuhi Bilmen
Vaktâ ki, her ikisinin de düşmanı olan kimseyi yakalamak istedi. (O yardım isteyen) Dedi ki: «Mûsa! Beni öldürmek mi istiyorsun? Nasıl ki, dünkü günde bir şahsı öldürmüştün. Sen yerde başka değil, zorba olmak istiyorsun ve sen muslihlerden olmak istemiyorsun.»

Elmalılı Hamdi Yazır
Deyip de o ikisinin bir düşmanı olan herifi yakalayıvermek isteyince: ya Musâ dedi: dün bir adamı öldürdüğün gibi beni de öldürmek mi istiyorsun, ara düzelticilerden olmak istemeyip de yer yüzünde bir zorba mı olmak istiyorsun

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Her ikisinin de düşmanı olan adamı yakalamak isteyince o: «Ey Musa! Dün bir adamı öldürdüğün gibi beni de öldürmek mi istiyorsun? Sen yalnızca yeryüzünde bir zorba mı olmak istiyorsun, arabuluculardan olmak istemiyor musun?» dedi.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Musa, ikisinin de düşmanı olan adamı yakalamak isteyince, o adam dedi ki: «Ey Musa! Dün bir cana kıydığın gibi, bana da mı kıymak istiyorsun? Demek arabuluculardan olmak istemiyor da, bu yerde ille yaman bir zorba olmayı arzuluyorsun sen!»

Diyanet İşleri (eski)
Musa, ikisinin de düşmanı olan kimseyi yakalamak isteyince: 'Ey Musa! Dün bir cana kıydığın gibi bana da mı kıymak istiyorsun? Sen ıslah edenlerden olmak değil, ancak yeryüzünde bir zorba olmak istiyorsun' dedi.

Diyanet İşleri
Mûsâ, ikisinin de düşmanı olan adamı yakalamak isteyince adam, “Ey Mûsâ! Dün birini öldürdüğün gibi, beni de öldürmek mi istiyorsun. Sen ancak yeryüzünde bir zorba olmak istiyorsun, arabuluculardan olmak istemiyorsun” dedi.

Diyanet Vakfi
Musa, ikisinin de düşmanı olan adamı yakalamak isteyince, o adam dedi ki: Ey Musa! Dün bir cana kıydığın gibi, bana da mı kıymak istiyorsun? Demek, düzelticilerden olmak istemiyor da, bu yerde ille yaman bir zorba olmayı arzuluyorsun sen!

Celal Yıldırım
Ve hem kendinin, hem de yardım isteyenin düşmanı olan o adamı atılıp yakalamayı arzu ederken, o, «ey Musâ !» dedi, «dün bir cana kıydığın gibi beni de mi öldürmek istiyorsun ? Sen ancak yeryüzünde bir zorba olmayı arzuluyorsun, ıslâh edenlerden olmak istemiyorsun.»

Suat Yıldırım
Bununla beraber Mûsa, hem kendisinin hem de soydaşının hasmı olan adamı tutup onları ayırmak isterken soydaşı (kendisini yakalayacağını sanarak):"Ne o, Mûsa!" dedi, "dün bir adam öldürdüğün yetmemiş gibi bugün de beni mi öldürmek istiyorsun? Senin tek isteğin ülkede bir zorba olmaktır, asla ıslah etmek, ara bulmak istemiyorsun."

Ali Fikri Yavuz
Vakta ki Mûsa, hem kendisine, hem de kendisinden yardım istiyene düşman olanı (bu ikinci Kıptî’yi) yakalamak istedi, (yardım istiyen adam, daha önce kendisine Mûsa tarafından azgın diye hitab edildiğinden, Mûsa kendisini yakalayacak zannederek) şöyle dedi: “- Ey Mûsa! Dün bir adamı öldürdüğün gibi, beni de öldürmek mi istiyorsun. Ara buluculardan olmayı arzu etmiyorsun da yeryüzünde bir zorba mı olmak istiyorsun?”

İbni Kesir
Derken ikisinin de düşmanı olanı yakalamak isteyince: Ey Musa, dün bir cana kıydığın gibi bana da mı kıymak istiyorsun? Sen ıslah edenlerden olmayı değil, yeryüzünde bir zorba olmayı istiyorsun, dedi.

Abdulbaki Gölpınarlı
Kendilerine düşman olanı tutmak isteyince öbürü, Mûsâ'yı kendi aleyhinde sanıp ey Mûsâ dedi, dün birini öldürdüğün gibi beni de öldürmek istiyorsun galiba; sen, yeryüzünde mutlaka bir cebbar olmak istiyor, arabuluculardan olmayı hiç dilemiyorsun.

Adem Uğur
Musa, ikisinin de düşmanı olan adamı yakalamak isteyince, o adam dedi ki: Ey Musa! Dün bir cana kıydığın gibi, bana da mı kıymak istiyorsun? Demek, düzelticilerden olmak istemiyor da, bu yerde ille yaman bir zorba olmayı arzuluyorsun sen!

Ali Bulaç
Sonunda ikisinin de düşmanı olan (adam)ı yakalamak isterken (adam ona) dedi ki: "Ey Musa dün birini öldürdüğün gibi, bugün de beni mi öldürmek istiyorsun? Sen yeryüzünde yalnızca bir zorba olmak istiyorsun, ıslah edicilerden olmak istemiyorsun."

Bekir Sadak
Musa, ikisinin de dusmani olan kimseyi yakalamak isteyince: «Ey Musa! Dun bir cana kiydigin gibi bana da mi kiymak istiyorsun? Sen islah edenlerden olmak degil, ancak yeryuzunde bir zorba olmak istiyorsun» dedi.

Fizilal-il Kuran
Nihayet Musa ikisininde düşmanı olan adamı yakalamak isteyince; «Ey Musa! Dün bir canı öldürdüğün gibi beni de mi öldürmek istiyorsun? Sen yeryüzünde islah edenlerden değil de zorba olmak istiyorsun.» dedi.

Gültekin Onan
Sonunda ikisinin de düşmanı olan (adam)ı yakalamak isterken (adam ona) dedi ki: "Ey Musa dün birini öldürdüğün gibi, bugün de beni mi öldürmek istiyorsun? Sen yeryüzünde yalnızca bir zorba olmak istiyorsun, ıslah edicilerden olmak istemiyorsun."

Muhammed Esed
Bununla birlikte, yine de ikisinin de (ortak) düşmanı durumundaki kişiyi tam yakalamak üzereyken, bu sonraki: "Ey Musa!" dedi, "Dün öldürdüğün adam gibi beni de öldürmek mi istiyorsun? Senin tek amacın, haksızlıkları düzelten biri olmak değil, ülkenin başına zorba kesilmek!"

Şaban Piriş
Musa, kendilerinin düşmanı olan kimseyi yakalamak isteyince: -Ey Musa, dün birisini öldürdüğün gibi, beni de öldürmek mi istiyorsun? Sen, ıslah edenlerden olmayı değil, ülkede bir zorba olmayı istiyorsun, dedi.

Tefhim-ul Kuran
Sonunda ikisinin de düşmanı olan (adam)ı yakalamak isterken (adam ona) dedi ki: «Ey Musa, dün birini öldürdüğün gibi, bugün de beni mi öldürmek istiyorsun? Sen yeryüzünde yalnızca bir zorba olmak istiyorsun, ıslah edicilerden olmak istemiyorsun.»

Ümit Şimşek
İkisinin de düşmanı olan kişiyi tutmak istediğinde, o 'Musa, dedi. 'Akşam birini öldürdüğün gibi, şimdi de beni mi öldürmek istiyorsun? Belli ki sen insanların arasını düzeltmeye değil, memlekette bir zorba olup çıkmaya niyetlisin.'

Süleyman Ateş
Nihâyet (Mûsâ) ikisinin de (kendisinin ve yardım isteyenin) düşmanı olan adamı yakalamak isteyince o dedi ki: "Ey Mûsâ, dün bir canı öldürdüğün gibi şimdi de beni mi öldürmek istiyorsun? Sen yeryüzünde bir zorba olmak istiyorsun, arabuluculardan olmak istemiyorsun."

Yaşar Nuri Öztürk
Mûsa, ikisinin de düşmanı olan adamı yakalamak isteyince o şöyle dedi: "Dün bir adamı öldürdüğün gibi, bugün de beni mi öldürmek istiyorsun? Sen yeryüzünde zorba olmaktan başka bir şey istemiyorsun. Barışseverlerden olmak gibi bir niyetin yok."

Edip Yüksel
Ortak düşmanlarını yakalamak isteyince, 'Musa, dün birisini öldürdüğün gibi bu gün de beni mi öldürmek isitiyorsun? Sen, yeryüzünde erdemli biri olmak istemiyorsun; bir zorba olmak istiyorsun,' dedi.