rum suresi 29. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55 . 56 . 57 . 58 . 59 . 60


بَلِ اتَّبَعَ الَّذِينَ ظَلَمُوا أَهْوَاءهُم بِغَيْرِ عِلْمٍ فَمَن يَهْدِي مَنْ أَضَلَّ اللَّهُ وَمَا لَهُم مِّن نَّاصِرِينَ

Belittebeallezîne zalemû ehvâehum bi gayri ilm(ilmin), fe men yehdî men edallallâh(edallallâhu), ve mâ lehum min nâsırîn(nâsırîne).


bel: hayır
ittebea: tâbî oldu
ellezîne: onlar
zalemû: zulmettiler
ehvâe-hum: onların hevaları, hevesleri
bi gayri: başka, olmadan, olmaksızın
ilmin: ilim
fe: artık, bundan sonra
men: kim, kimse
yehdî: hidayete erdirir
men: kim
edalle allâhu: Allah dalâlette bıraktı
ve: ve
: yoktur
lehum: onlar için, onların
min: dan
nâsırîne: yardımcılar


Hasan Basri Çantay
Hayır, o zulmedenler bilgisizce kendi nevalarına tabi' oldu (lar). Artık Allahın sapdırdığı kimseyi kim doğru yola iletebilir? Onlar için yardımcılardan (hiçbir şey) yokdur.

Ömer Nasuhi Bilmen
Fakat zulmedenler, bilmeksizin kendi hevâlarına tâbi oldular. Artık Allah'ın dalâlete düşürdüğünü kim hidâyete erdirebilir? Ve onlar için yardım edeceklerden (kimse de) yoktur.

Elmalılı Hamdi Yazır
Fakat zulmedenler hiç bir ılimsiz hevalarına uydular, artık Allahın şaşırddığını kim yola getirebilir? onlara yardımcılardan eser de yoktur

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Fakat zulmedenler bilgisizce heveslerine uydular. Artık Allah'ın şaşırttığını kim yola getirebilir? Onlara yardımcılardan eser de yoktur!

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Fakat zulmedenler, bilgisizce hevalarına uydular. Artık Allah'ın şaşırttığını kim yola getirebilir? Onların yardımcıları da yoktur.

Diyanet İşleri (eski)
Hayır; zulmedenler, körü körüne kendi heveslerine uymuşlardır. Allah'ın saptırdığı kimseleri kim doğru yola eriştirebilir? Onların yardımcıları da yoktur.

Diyanet İşleri
Fakat, zulmedenler bilgisizce nefislerinin arzularına uydular. Allah’ın (bu şekilde) saptırdığı kimseleri kim doğru yola iletir? Onların hiçbir yardımcıları yoktur.

Diyanet Vakfi
Gel gör ki haksızlık edenler, bilgisizce kötü arzularına uydular. Allah'ın saptırdığını kim doğru yola eriştirebilir? Onlar için herhangi bir yardımcı yoktur.

Celal Yıldırım
Ne var ki zulmedenler, bilgisizce kendi heveslerine uymuşlardır. Allah'ın saptırdığını kim doğru yola iletebilir? Bu durumda onlara yardımcılar da yoktur.

Suat Yıldırım
Fakat zalimler bir bilgiye dayanmaksızın, körü körüne heva ve heveslerine tâbi oldular. Allah’ın şaşırttığını artık kim doğru yola getirebilir? Bu işte onlar hiç bir yardımcı bulamazlar.

Ali Fikri Yavuz
Doğrusu (şirke varmakla nefislerine) zulmedenler, cahil oldukları halde hevalarına uydular. Artık Allah’ın saptırdığı kimseyi, kim hidayete (Allah’ın dinine) erdirebilir? O kâfirler için (Allah’ın azabını engelliyecek) yardımcılardan da (hiç kimse) bulunmaz.

İbni Kesir
Hayır, o zulmedenler; bilgisizce kendi heveslerine uymuşlardır. Allah'ın saptırdığı kimseyi kim doğru yola iletebilir? Onların yardımcıları da yoktur.

Abdulbaki Gölpınarlı
Hayır, o zulmedenler, bilgisizce kendi havalarına uydular; Allah'ın saptırdığı kişiyi kim doğru yola sevkedebilir? Ve onlara bir yardımcı da yoktur.

Adem Uğur
Gel gör ki haksızlık edenler, bilgisizce kötü arzularına uydular. Allah'ın saptırdığını kim doğru yola eriştirebilir? Onlar için herhangi bir yardımcı yoktur.

Ali Bulaç
Hayır, zulmedenler, hiç bir bilgiye dayanmaksızın kendi heva (istek ve tutku)larına uymuşlardır. Allah'ın saptırdığını kim hidayete erdirebilir? Onların hiç bir yardımcıları yoktur.

Bekir Sadak
Hayir; zulmedenler, koru korune kendi heveslerine uymuslardir. Allah'in saptirdigi kimseleri kim dogru yola eristirebilir? Onlarin yardimcilari da yoktur.

Fizilal-il Kuran
Hayır o zulmedenler körü körüne kendi heveslerine uymuşlardır. Allah’ın saptırdığı kimseyi kim doğru yola iletebilir? Onların yardımcıları da yoktur.

Gültekin Onan
Hayır, zulmedenler, hiç bir bilgiye dayanmaksızın kendi hevalarına uymuşlardır. Tanrı'nın saptırdığını kim hidayete erdirebilir? Onların hiç bir yardımcıları yoktur.

Muhammed Esed
Ne var ki, zulüm işlemeye şartlanmış olanlar bir (hakikat) bilgisine dayanmadan kendi arzu ve heveslerinin peşinde giderler. Allah'ın (bu şekilde) saptırdıklarını kim doğru yola sevk edebilir ve (bu işde) kim onlara yardım edebilir?

Şaban Piriş
Hayır, O zalimler bilgisizce kendi arzularına uymuşlardır. Allah’ın sapıklıkta bıraktığı kimseye, kim yol gösterir? Onların hiç bir yardımcısı yoktur.

Tefhim-ul Kuran
Hayır, zulmetmekte olanlar, hiç bir bilgiye dayanmaksızın kendi heva (istek ve tutku)larına uymuşlardır. Allah'ın saptırdığını kim hidayete erdirebilir? Onların hiç bir yardımcıları yoktur.

Ümit Şimşek
Zulmedenler, hiçbir bilgiye dayanmaksızın, heveslerinin peşine düştüler. Allah'ın saptırdığını kim yola getirebilir? Onların hiçbir yardımcısı da olmaz.

Süleyman Ateş
Hayır, zulmedenler, bilgisizce keyiflerine uydular. Allâh'ın şaşırttığını (Allâh'ın gönderdiği hidâyete uymadığı için düştüğü sapıklığında terk ettiği kimseyi) kim yola getirebilir? Onların hiçbir yardımcıları yoktur.

Yaşar Nuri Öztürk
Zulme sapanlarsa ilimsiz bir biçimde keyiflerine uymuşlardır. Allah'ın saptırdığına kim yol gösterecek? Böylelerinin yardımcıları yoktur.

Edip Yüksel
Aslında, zalimler bilgisizce kendi kafalarına uydular. ALLAH'ın saptırdığını kim doğruya iletebilir? Onlara hiç kimse yardım etmez.