hud suresi 105. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55 . 56 . 57 . 58 . 59 . 60 . 61 . 62 . 63 . 64 . 65 . 66 . 67 . 68 . 69 . 70 . 71 . 72 . 73 . 74 . 75 . 76 . 77 . 78 . 79 . 80 . 81 . 82 . 83 . 84 . 85 . 86 . 87 . 88 . 89 . 90 . 91 . 92 . 93 . 94 . 95 . 96 . 97 . 98 . 99 . 100 . 101 . 102 . 103 . 104 . 105 . 106 . 107 . 108 . 109 . 110 . 111 . 112 . 113 . 114 . 115 . 116 . 117 . 118 . 119 . 120 . 121 . 122 . 123


يَوْمَ يَأْتِ لاَ تَكَلَّمُ نَفْسٌ إِلاَّ بِإِذْنِهِ فَمِنْهُمْ شَقِيٌّ وَسَعِيدٌ

Yevme ye’ti lâ tekellemu nefsun illâ bi iznih(iznihî), fe minhum şakıyyun ve saîd(saîdun).


yevme: gün
ye'ti: gelir
lâ tekellemu: konuşmaz (konuşamaz)
nefsun: bir kimse
illâ: ancak, başka, olmaksızın
bi izni-hî: onun izni
fe: artık, o zaman
min-hum: onlardan bir kısmı
şakıyyun: şâkîdir (bedbaht) (cehennemde kalacaklar)
ve saîdun: ve saiddir (mutlu) (cennette kalacak lar)


Hasan Basri Çantay
Gelecek olan o günde Allahdan izinsiz hiç bir kimse konuşmaz. Artık onlardan kimi şakıy (bedbaht), kimi de saîd (bahtiyar) dir.

Ömer Nasuhi Bilmen
O geldiği gün hiçbir şahıs konuşamaz. Ancak onun izniyle (konuşmak müstesna). Artık onlardan kimi şakidir, kimi de saiddir.

Elmalılı Hamdi Yazır
O geleceği gün hiç bir nefis, tekellüm edemez, ancak onun iznile başka, artık kimi bedbaht kimi mes'ud

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Onun geleceği günde hiçbir kimse, Allah'ın izni olmadan konuşamayacaktır. Artık onlardan kimi mutsuz, kimi mutludur.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
O gün gelince Allah'ın izni olmadan hiç kimse konuşamaz. Onların kimi bedbaht, kimi de mutludur.

Diyanet İşleri (eski)
O gün gelince, Allah'ın izni olmaksızın hiç kimse konuşamaz: İçlerinde bedbaht olanlar da, mesut olanlar da vardır.

Diyanet İşleri
O gün geldiği zaman Allah’ın izni olmadan hiçbir kimse konuşamaz. Onlardan mutsuz (cehennemlik) olanlar da vardır, mutlu (cennetlik) olanlar da.

Diyanet Vakfi
O geldiği gün Allah'ın izni olmadan hiç kimse konuşamaz. Onlardan kimi bedbahttır, kimi mutlu.

Celal Yıldırım
O gün geldikte Allah'ın izni olmadan hiç kimse konuşamaz. Onlardan kimi bedbaht-mutsuz, kimi de bahtlı-mutludur.

Suat Yıldırım
O gün gelince, Allah’ın izni olmaksızın hiç kimse konuşamaz. Artık onlardan kimi bedbaht, kimi mutludur.

Ali Fikri Yavuz
O gün gelince, Allah’ın izni olmadıkça, hiç kimse konuşamaz. Artık insanlardan bir kısmı muazzebdir; bir kısmı da bahtiyardır.

İbni Kesir
O gün gelince; Allah'ın izni olmadan kimse konuşamaz. Onlardan kimisi bedbaht, kimisi de bahtiyardır.

Abdulbaki Gölpınarlı
O gün geldi mi hiçbir kimse, Rabbinin izni olmaksızın konuşamaz; onların bir kısmı kutsuzdur, bir kısmı kutlu.

Adem Uğur
O geldiği gün Allah'ın izni olmadan hiç kimse konuşamaz. Onlardan kimi bedbahttır, kimi mutlu.

Ali Bulaç
(Kıyametin) Geleceği günde, O'nun izni olmaksızın, hiç kimse söz söyleyemez. Artık onlardan kimi 'bedbaht ve mutsuz', (kimi de) mutlu ve bahtiyardır.

Bekir Sadak
O gun gelince, Allah'in izni olmaksizin hic kimse konusamaz: Iclerinde bedbaht olanlar da, mesut olanlar da vardir.

Fizilal-il Kuran
O gün geldiğinde Allah'ın izni olmadıkça hiç kimse konuşamaz. O gün kimi insanlar mutlu, kimisi ise bedbahttır.

Gültekin Onan
(Kıyametin) Geleceği günde, O'nun izni olmaksızın, hiç kimse söz söyleyemez. Artık onlardan kimi 'bedbaht ve mutsuz', (kimi de) mutlu ve bahtiyardır.

Muhammed Esed
O Gün gelince, O'nun izni olmadıkça kimse konuşamayacak; ve (bir araya getirilenlerden) kimileri bedbaht, kimileri de bahtiyar olacak.

Şaban Piriş
O gün gelince, Allah’ın izni olmadıkça hiç kimse konuşamaz. Onların bir kısmı şakidir, bir kısmı mesuttur.

Tefhim-ul Kuran
(Kıyametin) Geleceği günde, O'nun izni olmaksızın, hiç kimse söz söyleyemez. Artık onlardan kimi 'bedbaht ve mutsuz', (kimi de) mutlu ve bahtiyardır.

Ümit Şimşek
O gün geldiğinde, kimse Allah'tan izinsiz konuşamaz. Onlardan bedbahtlar da vardır, mutlu olanlar da.

Süleyman Ateş
O geldiği gün, hiç kimse O'nun izni olmadan konuşamaz. O(raya toplana)nlardan kimi şaki (bahtsız), kimi sa'id(mutlu)dur.

Yaşar Nuri Öztürk
O geldiği gün hiçbir benlik, O'nun izni olmadan söz söyleyemez. Onların bir kısmı bahtsız, bir kısmı mutludur.

Edip Yüksel
O gün geldiği zaman, hiç kimse O'nun izni olmadan konuşamaz. Onlardan kimi talihsiz, kimi de mutludur.