zumer suresi 47. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55 . 56 . 57 . 58 . 59 . 60 . 61 . 62 . 63 . 64 . 65 . 66 . 67 . 68 . 69 . 70 . 71 . 72 . 73 . 74 . 75


وَلَوْ أَنَّ لِلَّذِينَ ظَلَمُوا مَا فِي الْأَرْضِ جَمِيعًا وَمِثْلَهُ مَعَهُ لَافْتَدَوْا بِهِ مِن سُوءِ الْعَذَابِ يَوْمَ الْقِيَامَةِ وَبَدَا لَهُم مِّنَ اللَّهِ مَا لَمْ يَكُونُوا يَحْتَسِبُونَ

Ve lev enne lillezîne zalemû mâ fîl ardı cemîan ve mislehu meahu leftedev bihî min sûil azâbi yevmel kıyâmeh(kıyâmeti), ve bedâ lehum minallâhi mâ lem yekûnû yahtesibûn(yahtesibûne).


ve lev enne: ve eğer olsaydı
li: için
ellezîne: onlar
zalemû: zulmettiler
: o şey
fî el ardı: yeryüzünde
cemîan: hepsi, tümü
ve misle-hu: ve onun misli kadar, onlar kadar
mea-hu: onunla birlikte
leftedev (le iftedev): mutlaka fidye verirlerdi
bihî: onu
min: den
sûi el azâbi: kötü azap
yevme el kıyâmeti: kıyâmet günü
ve bedâ: ve ortaya çıktı, zuhur etti
lehum: onlara
min allâhi: Allah tarafından
: şey
lem yekûnû yahtesibûne: hesap etmiyorlar, hesap etmediler hesaba katmıyorlar, hesaba katmadılar


Hasan Basri Çantay
Eğer yerde ne varsa hepsi ve onunla birlikde bir misli daha o zulmedenlerin (elinde) olsaydı kıyamet gününde (uğrayacakları) azâbin kötülüğünden (kurtulmak için) elbette bunları feda ederlerdi. Halbuki (o gün) onlar için Allahdan hiç de zannetmeyecekleri (nice) şeyler zühûra gelmişdir (gelecekdir).

Ömer Nasuhi Bilmen
Eğer zulmetmiş olanlar için yerde olanların cümlesi ve onunla beraber onun bir misli de olacak olsa elbette ki, yevm-i Kıyamette azabın fenalığından dolayı (kurtuluş için) onu mutlaka feda ederlerdi ve onlar için Allah tarafından hiç de hesaba katmamış oldukları şeyler zuhûra gelmiş olacaktır.

Elmalılı Hamdi Yazır
Ve eğer bütün Arzdakiler, bir misli de beraber o zulmedenlerin olsa Kıyamet günü azâbın fenalığından kurtulmak için onu mutlak feda ederlerdi zuhur edib de kendilerine Allahdan hiç hisab etmedikleri, nesneler

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Ve eğer bütün yeryüzünde olanlar ve onlarla birlikte bir o kadar daha o zulmedenlerin olsa, kıyamet günü azabın fenalığından kurtulmak için onu mutlaka feda ederlerdi. Ama karşılarına Allah tarafından hiç hesap etmedikleri şeyler çıkarılacaktır.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Eğer bütün yeryüzündekiler ve bir o kadarı da beraber o zulmedenlerin olsaydı, kıyamet günü azabın kötülüğünden kurtulmak için onu mutlaka feda ederlerdi. Ancak ne var ki, hiç hesaba katmadıkları şeyler, Allah tarafından karşılarına çıkarılır.

Diyanet İşleri (eski)
Yeryüzünde olanların hepsi ve bir misli daha zalimlerin olmuş olsa, kıyamet günündeki kötü azap için fidye verseler kabul edilmez. Allah katından onlara, hiç hesaplamadıkları şeyler beliriverir.

Diyanet İşleri
Eğer yeryüzünde bulunan her şey tümüyle ve onlarla beraber bir o kadarı da zulmedenlerin olsa, kıyamet günü kötü azaptan kurtulmak için elbette onları verirlerdi. Artık, hiç hesap etmedikleri şeyler Allah tarafından karşılarına çıkmıştır.

Diyanet Vakfi
Eğer yerde ne varsa hepsi ve onunla birlikte bir misli daha o zulmedenlerin olsaydı, kıyamet gününde azabın fenalığından (kurtulmak için) elbette bunları fedâ ederlerdi. Halbuki (o gün) onlar için, Allah tarafından, hiç hesaba katmadıkları şeyler ortaya çıkmıştır.

Celal Yıldırım
Eğer yeryüzünde olan (kıymetlerin) hepsi ve bir misli de beraber o zâlimlerin olsaydı. Kıyamet günündeki azabın kötülüğünden kurtulmak için onu fidye olarak verirlerdi. Onların hesaplayamadıkları şeyler Allah'tan kendilerine beliriverecek.

Suat Yıldırım
O zalim kâfirler, dünyanın bütün malları ve imkânları kendilerinin olsa, hatta onların bir misli daha bulunsaydı, kıyamet gününde azabın kötülüğünden kurtulmak için, derhal fidye olarak verirlerdi. O gün onların hiç hesaba katmadıkları öyle şeyler Allah tarafından ortaya dökülür ki saymaya gelmez!

Ali Fikri Yavuz
Eğer bütün arzdakiler -bir misli beraber- o kâfirlerin olsa, kıyamet günü azabın kötülüğünden kurtulmak için onu mutlak feda ederlerdi. Artık zannetmedikleri bir azab, Allah tarafından onlar için meydana çıkmıştır.

İbni Kesir
Yeryüzünde olanların hepsi ve bir misli daha zalimlerin olsaydı; kıyamet günündeki kötü azab için elbette bunları fidye verirlerdi. Halbuki Allah katından onlara hiç hesablamadıkları şeyler belirmiştir.

Abdulbaki Gölpınarlı
Yeryüzünde ne varsa hepsi ve onlarla berâber de daha bir misli, zulmedenlerin olsa kıyâmet günü, azâbın kötülüğünü giderip kurtulmak için elbette bağışlarlardı; ve o gün, onların hiç hesaplamadıkları şeyler, Allah tarafından karşılarına çıkarılıverecek.

Adem Uğur
Eğer yerde ne varsa hepsi ve onunla birlikte bir misli daha o zulmedenlerin olsaydı, kıyamet gününde azabın fenalığından (kurtulmak için) elbette bunları fedâ ederlerdi. Halbuki (o gün) onlar için, Âllah tarafından, hiç hesaba katmadıkları şeyler ortaya çıkmıştır.

Ali Bulaç
Eğer yeryüzünde olanların tümü ve bununla birlikte bir katı daha zalimlerin olmuş olsaydı, kıyamet günü o kötü azabtan (kurtulmak amacıyla) gerçekten bunları fidye olarak verirlerdi. Oysa, onların hiç hesaba katmadıkları şeyler, Allah'tan kendileri için açığa çıkmıştır.

Bekir Sadak
Yeryuzunde olanlarin hepsi ve bir misli daha zalimlerin olmus olsa, kiyamet gunundeki kotu azap icin fidye verseler kabul edilmez. Allah katindan onlara, hic hesaplamadiklari seyler beliriverir.

Fizilal-il Kuran
Eğer yeryüzünde olanların hepsi ve onunla birlikte bir misli daha fazlası da zalimlerin olsaydı; kıyamet günündeki kötü azabdan kurtulmak için onu fidye olarak verirlerdi. Çünkü hiç hesap etmedikleri şeyler Allah tarafından karşılarına çıkarılmıştır.

Gültekin Onan
Eğer yeryüzünde olanların tümü ve bununla birlikte bir katı daha zalimlerin olmuş olsaydı, kıyamet günü o kötü azabtan (kurtulmak amacıyla) gerçekten bunları fidye olarak verirlerdi. Oysa, onların hiç hesaba katmadıkları şeyler, Tanrı'dan kendileri için açığa çıkmıştır.

Muhammed Esed
Fakat eğer o zalimler yeryüzündeki her şeye ve (hatta) iki misli fazlasına sahip olsalardı, onu Kıyamet Günü (başlarına gelecek) korkunç bela için fidye olarak teklif ederlerdi; çünkü daha önce hiç hesaba almadıkları şey (o zaman) Allah tarafından karşılarına çıkarılacak:

Şaban Piriş
Yeryüzünde bulunan şeylerin hepsi ve bir katı daha o zalimlerin olsaydı, kıyamet günü, azabın en kötüsünden kurtulmak için onu fidye olarak verirlerdi. Zira onlar için Allah’tan hiç hesap etmedikleri bir azap ortaya çıkmıştır.

Tefhim-ul Kuran
Eğer yeryüzünde olanların tümü ve bununla birlikte bir katı daha zalimlerin olmuş olsaydı, kıyamet günü o kötü azabdan (kurtulmak amacıyla) gerçekten bunları fidye olarak verirlerdi. Oysa, onların hiç hesaba katmadıkları şeyler, Allah'tan kendileri için açığa çıkmıştır.

Ümit Şimşek
Yeryüzünde ne varsa hepsi, hattâ bir o kadarı daha o zulmedenlerin olsa, kıyamet gününde o kötü azaptan kurtulmak için hepsini feda ederlerdi. Çünkü hiç hesaba katmadıkları şey Allah tarafından karşılarına çıkmıştır.

Süleyman Ateş
Eğer yeryüzünde bulunanların tümü ve onun bir misli daha zulmedenlerin olsaydı, kıyâmet günü o kötü azâbdan (kurtulmak için) onu mutlaka fidye verirlerdi. (Çünkü) hiç hesab etmedikleri şeyler, Allah'tan karşılarına çıkmıştır.

Yaşar Nuri Öztürk
Eğer yerdekilerin tamamı ve beraberinde bir o kadarı, zulmedenlerin olsa, kıyamet günü azabın kötülüğünden kurtulmak için tümünü mutlaka fidye verirlerdi. Çünkü hiç hesaba katmadıkları şeyler, Allah tarafından karşılarına çıkarılmıştır.

Edip Yüksel
Zalimler, yerdekilerin tümüne ve hatta onun bir katına daha sahip olsaydı bile, Diriliş Gününün o müthiş azabından kurtulmak için onu fidye olarak vereceklerdi. Kendilerine, ALLAH tarafından hiç beklemedikleri bir şey gösterilecektir