Diyalog Tuzağı
Moon Tarikatı
- Ayrıntılar
- Kategori: Diyalog Tuzağı
- Gösterim: 19560
MOON TARİKATI
Son yıllarda medyanın gündeminden düşmeyen, “Moon” tarikatını halkımız merak etmeye başladı. Bu merakı bir nebze de olsa gidermek maksadıyla, NOKTA dergisinin bu konuda yaptığı geniş bir araştırmayı özetleyerek sizlere sunmak istiyorum:
“Moon Tarikatı'nın lideri, Sun Myung Moon Kuzey Koreli bir köylü ailenin çocuğudur. Daha 16 yaşındayken kendisine vahiy geldiğini söyleyen Moon, 1954'de Seul'de Birleşik Kiliseyi kurdu. 1959'da Amerika günleri başladı. Kiliseleri birleştirme çalışmalarında 1989'a kadar anti-komünist mesajlar ağırlıklıydı. (Komünizmin çöküşünden sonra da, Batı’nın Komünizmden sonra en büyük tehlike gördüğü İslamiyete yöneldi.)
Moon Tarikatı, 80'li yıllarda Türk kamuoyunda ABD güdümlü olarak düzenlenen Dini Araştırmalar Konferansları ile tanınmaya başlandı. Aslen Kuzey Koreli olan ve Amerika'da yaşayan tekstil ve otomotiv sanayii yatırımcısı Myung Moon liderliğindeki tarikat, Kiliseleri birleştirmek (Unification Church) felsefesini yaymak amacıyla bu toplantılarda çeşitli ülkelerin tanınmış isimlerini biraraya getiriyor ve bu ülkelerde örgütlenmeye çalışıyordu.
Tarikat, Hıristiyanları birleştirmenin yanısıra, Müslümanlarla Hıristiyanları da birleştirmeği gaye edindiği için İslami kesimi de hedef kitle seçti. Türkiye'deki ilk girişimleri de bu amaca uygun olarak başladı. "Dini Araştırmalar" “ Hoşgörü” “Diyalog” görüşmeleri ile Türkiye'den özellikle dini çevreden çok aşina isimler tarikata, tarikatın toplantılarına katılmaya başladı. ( ABD’de, “Dinlerarası ilişkiler” toplantısından izinsiz gittiği gerekçesiyle kovulan Türkiye Gazetesi yazarı A.G.Tunceroğlu yazısında, toplantıya,Türkiye’den 40 kadar ilahiyatçının katıldığını yazdı. Hürriyet’in haberine göre, tarikatın editörlüğünü ve danışmanlığını yapan Prof.Yaşar Nuri Öztürk olmak üzere, Prof. Zekeriya Beyaz, Prof. Mehmet Aydın, Prof. Mehmet Erkal gibi akademisyenlerle, Kasım Gülek ve Deniz Baykal gibi siyatsetçiler de tarikat toplantılarına katılmışlardır. )
Moon Tarikatı'nın 80'li yıllarda başlayan Türkiye serüveninde siyasi ve medya çevrelerindeki isimlerden sonra şimdi de dini çevrelerin tanınmış isimlerinin eklenmesi ile faaliyet alanı genişledi. Bu yüzden Türkiye, Moon için ideal bir çalışma alanı haline geldi. Bu tarikatın ilişki kurduğu isimler arasında kimler yok ki?
Müslüman olmamasına rağmen İslami kesime neden bu kadar yatırım yaptığı konusunda bir takım soru işaretlerine yol açmaya başladı. Hadisleri inkar eden, Moon Tarikatı, peygamberin herkes gibi bir insan olduğunu, sözlerinin Kur'an-ı kerimle çeliştiğini ve inkar edilebileceğini ileri sürüyordu.
Toplu nikah törenleri ile tanınan tarikat, Hz. İsa’nın evlenmediği için cennete giremeyeceğini, ancak Moon’un takdisi ile girebileceği inancında. Tarikat lideri olarak sınırsız derecede zenginleşen Moon'un lideri Sun Myung Türkiye'de ve İslam dünyasında ne yapmak istiyor? Moon'un amaçları ne? Türkiye'nin en ünlü simaları, ilahiyatçıları bu "tuhaf" tarikatın içinde ne arıyor? Soruları tartışma konusu olmaya başladı.
Tarikatın Türkiye'deki en önemli etkinliklerinden biri de 1991 yılında İstanbul'da gerçekleşti. President Otel'de düzenlenen bu toplantıya katılan Hıristiyan din adamları, Müslüman din adamları, basın ve medyaya kapalı üç günlük bir seminer gerçekleştirdiler.
Tam üç yıl aradan sonra bu defa İstanbul The Marmara Oteli'nde yine medyaya kapalı olarak gerçekleştirilen bir başka toplantıda Türk kamuoyu için şok isimler katılımcı oluyordu.
Ancak toplantı bitiminde bu konuda katılımcıların ağızlarından tek kelime bile alınamıyordu. Söylenenler ne olursa olsun bazı teorileri ortaya atanların ilişkili oldukları organizasyonların nitelikleri bazı şüpheleri ister istemez gündeme getiriyordu.
Bir ayakları ABD'de öteki ayakları İsrail'de olan ve 'Moon tarikatı'yla sıkı ilişki içinde bulunanların, Japonya'dan Güney Kore'ye, Suudi Arabistan'dan Mısır'a. Hindistan'a kadar uzanan geniş coğrafyada hedeflerinin neler olduğu gerçekten merak uyandırıyor. Ülkemiz, ekonomik kriz ile meşgulken İslami çevrelerde sessizce yeni bir örgütlenme ya da yeni bir oluşum (yeni bir din) tırmanışı mı sürdürülüyor?”
Bu alıntıdan sonra kısa bir anektod ile konuyu bitirmek istiyorum. Rahmetli Prof. Dr. Orhan Karmış hocayla bir görüşmemizde, “Moon tarikatı ilahiyat camiasında hızla yayılıyor. Yüklü bir maaş ve birçok imkan vaadinde bulunarak bana da teklif ettiler. Ben, ‘Yanlış kapı çaldınız beni paraya boğsanız bile asla kabul etmem’ diyerek tekliflerini şiddetle red ettim, demişti.”
İşte böyle, meydan boş kalınca, bin yıllık İslam ülkesinde, Hıristiyan tarikatı da ilgi görüyor; Müslüman mahallesinde salyangoz da satılıyor! Hedefleri; üçüncü bin yılda bütün dünyanın silme Hıristiyan yapılması!
Zaten sinsi din düşmanları hergün, “Müslüman Hıristiyan olmak fark etmez; Hıristiyanlar ve Yahudiler de Cennete gidecek” propagandasını yapıyorlar. Maksatları halkı, “Madem ki öyle, namaz kılmaya, oruç tutmaya, harama helala dikkat etmeye ne gereği var, her istediğimi yapar, haftada bir Kiliseye gider, tertemiz(!) olurum” noktasına getirmek!