furkan suresi 17. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55 . 56 . 57 . 58 . 59 . 60 . 61 . 62 . 63 . 64 . 65 . 66 . 67 . 68 . 69 . 70 . 71 . 72 . 73 . 74 . 75 . 76 . 77


وَيَوْمَ يَحْشُرُهُمْ وَمَا يَعْبُدُونَ مِن دُونِ اللَّهِ فَيَقُولُ أَأَنتُمْ أَضْلَلْتُمْ عِبَادِي هَؤُلَاء أَمْ هُمْ ضَلُّوا السَّبِيلَ

Ve yevme yahşuruhum ve mâ ya’budûne min dûnillâhi fe yekûlu e entum adleltum ibâdî hâulâi em hum dallûs sebîl(sebîle).


ve yevme: ve o gün
yahşuru-hum: onları haşredecek, toplayacak
ve mâ: ve şeyler
ya'budûne: tapıyorlar
min dûnillâhi (dûni allâhi): Allah'tan başka
fe: böylece, sonra
yekûlu: diyecek
e entum: siz mi
adleltum: saptırdınız, dalâlete düşürdünüz
ibâdî: kullarım
hâulâi: bunlar
em: veya, yoksa
hum: onlar
dallû: saptılar, dalâlete düştüler
es sebîle: sebîl, yol


Hasan Basri Çantay
(Rabbin) onları da, Allahdan gayri tapdıklarını da (mahşerde) bir araya toplayıb da: «Siz mi şu kullarımı sapdırdınız, yoksa kendileri mi yolu sapıtdılar?» diyeceği gün.

Ömer Nasuhi Bilmen
Ve o gün ki, onları ve Allah'tan gayrı kendilerine ibadet ettiklerini haşreder de der ki: «Şu kullarımı siz mi sapıttırdınız, yoksa onlar mı yolu kaybettiler?»

Elmalılı Hamdi Yazır
Hele o gün ki onları Allahdan başka taptıkları şeylerle haşredip de siz mi saptırdınız kullarımı yoksa kendileri mi yolu gaib ettiler diyeceği gün?

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Hele onları ve Allah'tan başka taptıkları şeyleri bir araya toplayıp: «Siz mi saptırdınız kullarımı, yoksa kendileri mi yoldan saptılar?» diyeceği gün,

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Hele o gün Rabbin onları Allah'tan başka taptıkları şeylerle toplar da, der ki: «Siz mi saptırdınız şu kullarımı, yoksa kendileri mi yolu kaybettiler?»

Diyanet İşleri (eski)
O gün Rabbin onları ve Allah'ı bırakıp da taptıkları şeyleri toplar ve: 'Bu kullarımı siz mi saptırdınız, yoksa kendi kendilerine mi yoldan saptılar?' der.

Diyanet İşleri
Rabbinin, onları ve Allah’ı bırakıp da taptıkları şeyleri bir araya getireceği ve (taptıklarına), “Siz mi saptırdınız benim şu kullarımı, yoksa onlar kendileri mi yoldan saptılar” diyeceği günü hatırla.

Diyanet Vakfi
O gün Rabbin onları ve Allah'tan başka taptıkları şeyleri toplar da, der ki: Şu kullarımı siz mi saptırdınız, yoksa kendileri mi yoldan çıktılar?

Celal Yıldırım
Onları ve Allah'ı bırakıp taptıkları şeyleri kaldırıp (hesap alanına) toplayacağı gün (Allah) onlara : Siz mi şu kullarımı saptırdınız, yoksa kendileri mi yoldan saptılar? der.

Suat Yıldırım
Gün gelir, Allah müşriklerle, onların Allah’tan başka ibadet ettikleri putlarını diriltip bir araya toplar ve şöyle buyurur:"Siz mi saptırdınız bu kullarımı, yoksa kendileri mi yoldan çıktılar?"

Ali Fikri Yavuz
Allah, müşrikleri (kıyamette hesaba çekmek için), Allah’dan başka taptıkları şeylerle bir araya toplayıp da putlara: “- Siz mi, şu kullarımı saptırdınız, yoksa kendileri mi yollarını şaşırdılar?” diyeceği gün,

İbni Kesir
O gün Rabbın onları ve Allah'tan başka taptıklarını bir araya toplar ve: Bu kullarımı siz mi saptırdınız, yoksa kendileri mi yoldan saptılar? der.

Abdulbaki Gölpınarlı
O gün, onları da, Allah'tan başka kulluk ettiklerini de toplayacak da siz misiniz diyecek, kullarımı doğru yoldan saptıranlar, yoksa onlar mı doğru yoldan sapıttılar?

Adem Uğur
O gün Rabbin onları ve Allah'tan başka taptıkları şeyleri toplar da, der ki: Şu kullarımı siz mi saptırdınız, yoksa kendileri mi yoldan çıktılar?

Ali Bulaç
Onları ve Allah'tan başka taptıklarını bir araya getirip toplayacağı ve: "Şu kullarımı siz mi saptırdınız, yoksa kendileri mi yoldan saptılar?" diyeceği gün;

Bekir Sadak
O gun Rabbin onlari ve Allah'i birakip da taptiklari seyleri toplar ve: «Bu kullarimi siz mi saptirdiniz, yoksa kendi kendilerine mi yoldan saptilar? der.

Fizilal-il Kuran
Rabb'in, müşrikler ile onların Allah'ı bir yana bırakarak taptıkları düzmece ilahlarını biraraya topladığı gün, düzmece ilahlara «Şu kullarımı siz mi saptırdınız, yoksa kendileri mi yoldan çıktılar?» der.

Gültekin Onan
Onları ve Tanrı'dan başka taptıklarını bir araya getirip toplayacağı ve: "Şu kullarımı siz mi saptırdınız, yoksa kendileri mi yoldan saptılar?" diyeceği gün;

Muhammed Esed
Fakat (Rabbinin birliğini unutan kimselere gelince,) o Gün (Rabbin) onları ve onların Allah yerine kul köle oldukları varlıkları bir araya toplayacak ve (kendilerine tanrısal nitelikler yakıştırılan bu varlıklara): "Bu kullarımı siz mi yoldan çıkardınız, yoksa onların kendileri mi doğru yoldan ayrıldılar?" diye soracak.

Şaban Piriş
O gün Rabbin, onları ve Allah’tan başka kulluk ettiklerini bir araya toplar ve şöyle der: -Şu kullarımı siz mi saptırdınız yoksa kendileri mi yoldan saptılar?

Tefhim-ul Kuran
Onları ve Allah'tan başka taptıklarını bir araya getirip toplayacağı ve: «Şu kullarımı siz mi saptırdınız, yoksa kendileri mi yolu sapıttılar» diyeceği gün;

Ümit Şimşek
Onları ve Allah'tan başka ibadet ettiklerini topladığı gün, Allah sorar: 'Şu kullarımı siz mi saptırdınız, yoksa onların kendileri mi yollarını şaşırdılar?'

Süleyman Ateş
(Rabbin), onları ve Allah'tan başka taptıklarını biraraya toplayacağı gün, (tapılanlara) der ki: "Bu kullarımı siz mi saptırdınız, yoksa kendileri mi yolu sapıttılar?"

Yaşar Nuri Öztürk
Onları ve Allah dışındaki taptıklarını haşredeceği gün şöyle sorar: "Şu kullarımı siz mi saptırdınız yoksa onlar mı yoldan çıktılar?"

Edip Yüksel
Onları ve onların ALLAH'tan başka taptıklarını topladığı gün, 'Bu kullarımı siz mi saptırdınız, yoksa onlar mı yolu saptılar?' der.