Mehmet Emre Fetvalar
Namazda Yanılma ve Sehiv Secdesi
- Ayrıntılar
- Kategori: Fetvalar
- Gösterim: 10635
818 - Soru: Farzın terk edilmesiyle meydana gelen noksanlık neden sehiv secdesiyle tamam olmamaktadır?
Cevap: Sehiv secdesi, namazın sıfatında meydana gelen noksanlığı tamir eder. Farzın terkiyle namazın aslında öyle bir noksanlık meydana gelmektedir ki, ibadet, temelinden sarsılmış olmaktadır. Secde-i sehiv onu tamir edemez.
819 - Soru: Sehiv secdesini gerektiren bir yanlışın tekrarı ile sehiv secdesinin tekrarı gerekir mi?
Cevap: Sehiv secdesini mucip olan şeylerin tekrarı veya müteaddid şeyler olması ile secdenin tekrarı lazım gelmez.
820 - Soru: Camiye gelen bir kimse, imamı sehiv secdesi yaparken bulduğunda ona uyabilir mi?
Cevap: Uyabilir. Bunda herhangi bir tereddüt yoktur.
821 - Soru: İmam, secde-i sehvi gerektiren bir yanılma yaptıktan sonra ona uyan kimse imam ile birlikte sehiv secdesi yapacak mı?
Cevap: Evet, yapması gerekir
822 - Soru: Mesbuk bulunan kimsenin imamın üzerindeki sehiv secdesinde ona ne şekilde tabi olması gerekmektedir:
Cevap: Birinci rekattan sonra imama uyan ve kendisine mesbuk adı verilen bir muktedi, imamın yanılmasından dolayı, onunla birlikte sehiv secdelerini yapacaktır. Ancak bu secdeleri yaparken, imamla birlikte selam vermeyecek ve secdelerin yapılmasına katılacaktır. İmam selam verip namazı nı tamamlayınca kaçırdığı rekatları kaza için ayağa kalkacaktır. Lahık olan bir muktedi, imamın üzerindeki sehiv secdesinde ona uyar. Fakat imamın sehvinden dolayı secde etmez. Yapacak olursa mahallinden gayride secde etmiş olacağından, kafi gelmez. Kendi namazını telafi ettikten sonra sehiv secdesini yapar. İmama tabi olarak yapacak olursa, üzerindekini kaza ettikten sonra sehiv secdesini iade etmesi gerekir.
823 - Soru: İmama birinci rekatta uyamayan bir kimse imamın üzerinde sehiv secdesi olup olmadığını bilemese nasıl hareket etmesi münasip olur?
Cevap: Üzerinde sehiv secdesi bulunan bir imam, bu secdeyi birinci selamı müteakiben yaptığından, ona uymuş bulunan bir kimse, imam birinci selama başlarken hemen ayağa kalkmamalı; ikinci selama başlamasını gözetmelidir. Şayet imam ikinci selama başlayacak olursa, üzerinde sehiv secdesi olmadığı anlaşılmış ve mesbuk da bir yanlışlık yapmadan, üzerindeki rekatı kazaya kalkmış olur.
824 - Soru: Namazın bir farzı terk edilecek olursa sehiv secdesi ile namaz tamamen olur mu?
Cevap: Farzın terk edilmesi namazın bozulmasına sebep olur. Ancak geciktirilmesinden dolayı sehiv secdesi gerekir.
825 - Soru: Sehiv secdesinin hükmü nedir?
Cevap: Vacib olan sehiv secdesinin hükmü, sehven terk edilmiş bulunan vacibin yerini tutmasıdır.
826 - Soru: Namazın vaciblerinden birisi kasten terkedilmiş olsa, sehiv secdesi ile namaz tamam olur mu?
Cevap: Kasten terkedilen bir vacib için namazın yeniden kılınması gerekir.
827 - Soru: İmama uyan bir kimse, sehiv secdesini gerektiren bir işi, sehven yapmış olsa o kimseye sehiv secdesi yapmak gerekir mi?
Cevap: İmama uymuş bulunan kimseye, kendi yaptığı yanılma için, sehiv secdesi gerekmez. İmama uymuş olan bir kimse kendi başına heraketle secde yapamaz.
828 - Soru: Dört rekatlı bir nafile kılan kimse, ikinci rekatta hiç oturmamış ve hatırına da gelmemiş ve namazın sonunda oturup tehiyyatı okumuş, selam ve sehiv secdesini yapmış olsa namazı tamam olur mu?
Cevap: Kıyas noktasından hareketle hüküm vermek gerekirse bu namazın fasid olduğu anlaşılmaktadır. Zira ka'de-i ahire terkedilmiş olmaktadır; Fakat namaz istihsanen sahih görülmektedir. Çünkü bütün bir namaz olmuştur; nafileler iki rekat olarak meşru olduğu gibi, dört rekat olarak da meşru kılınmıştır. Bir bütün halindeki namazda farz olan ka'de-i ahiredir.
829 - Soru: Sünneti terk etmekten dolayı namazda meydana gelen bir eksikliği kapatmak için sehiv secdesi gerekir mi?
Cevap: Namazın içindeki sünnetlerden birinin terkiyle namazda bir noksanlık olmamakta, namazın fazilet ve sevabında bir eksilme meydana gelmektedir. Bu sebeple, sünnetin terkinden dolayı sehiv secdesi lazım gelmez.
830 - Soru: Bilerek terk edilen bir vacibten dolayı namazın yeniden kılınmasının sebebi bu namazın fasid olmasından dolayı mı olmaktadır, yoksa başkaca bir sebebi var mıdır?
Cevap: Namaz fasid olmuş değilse de büyük bir eksiklik olmuştur. Sehiv secdesiyle tamamlanılamayacak kadar büyük bir eksiklik, ancak yeniden kılmakla tamamlanabilmektedir.
831 - Soru: Sehiv secdesinin terkedilmesini caiz kılan haller var mıdır?
Cevap: Evet, vardır. Şöyle ki: Bayram, cuma ve kalabalık cemaatin bulunduğu yerlerde ve zamanlarda, sehiv secdesinin yapılması, karışıklığı ve bazı kimselerin namazlarının bozulmasına sebep olacak ise, sehiv secdesi terk olunur. Namazın bozulması ile sona erecek bir durum ile, secdenin terkedilmesi hususu bir araya gelmiş olduğundan, bunlardan ehven olanı, secdenin terkedilmesidir. Hatta, böyle bir ihtimal bulunduğu zaman, sehiv secdesinin yapılması tenzihen mekruh bulunmaktadır.
832 - Soru: Tesbih namazında sehiv secdesi yapmayı gerektiren bir hata işlense, öbür namazlarda olduğu gibi mi, yoksa tesbih duaları okuyarak mı secde-i sehiv yapılacaktır?
Cevap: Tesbih namazında sehiv secdesini icap eden bir yanılma vuku bulursa, bu tesbihleri secde-i sehivde okumak icap etmez. (Nimetü'l-İslam, l. kısım, s. 383. Not: l)
833 - Soru: Dört rekatlı namazın ikinci rekatında tehiyyattan sonra sağ tarafımıza selam verirken iki rekat kıldığımız aklımıza gelse, namazı bozacak mıyız, yoksa kalkıp tamamlayacak mıyız?
Cevap: Dört rekatlı bir namazın ikinci rekatı, selamın yeri olmadığından, orada sehven selam vermekle namazdan çıkılmış olmaz. Yüz kıbleden dönülmedikçe veya dünya kelamı söylenmedikçe kalkıp namaza devam edilir. Namazın sonunda sehiv secdesi yapılır.
834 - Soru: T... mecmuasında, ikindi ve yatsının sünnetlerinde oturmadan kalkılacak olursa, sehiv secdesi ile namaz tamam olmaz deniliyor. Zira "Tehiyyat" okumak farz olunca, farzın terk edilmesi namazı bozar deniliyor. Siz ne dersiniz?
Cevap: Önce şunu belirtelim ki, "Tehiyyat" okumak, gerek ka'de-i ula, gerekse ka'de-i ahirede farz değil vacib bulunmaktadır. Böyle bir sehvin vuku bulması halinde, sehiv secdesi ile namaz tamam olur. Bu hususta Ömer Nasuhi Bilmen merhumun Büyük İlmihali kitabının namazla ilgili bölümünün 339. maddesini okumanızı tavsiye ederiz. İkindi ve yatsının ilk oturuşlarını unutup 3. rekata kalkılırsa namaza devam edilip bitirince 4 rekat değil iki rekat kılınmış sayılır.
835 - Soru: Bir imam okuduğu sırada yanılmış, okuduğu yerin ardını getirememiş olsa onun takıldığı yeri hatırlatmak isteyen kimse okumayı mı kasteder yoksa onun tutulduğu yeri hatırlatmaya mı niyet eder?
Cevap: Cemaatin okumasında mahzur bulunduğu için, imamın fethini (takıldığı yerin açılmasını) kasteder. Çünkü buna dini bakımdan müsaade verilmiş bulunmaktadır. Bu hususta imama uyan acele etmemeli, imamın yanıldığı yeri düzeltmesine veya başka bir süre veya ayete geçmesine imkan tanımalıdır. İmam namaz caiz olacak miktar okumamış ise ve yanıldığı yeri düzeltemez veya başka bir yerden okumaya da gücü yetmezse, o zaman takıldığı yeri okumalıdır.
836 - Soru: Bir imam, cemaate namaz kıldırırken, gizli okuyacağı yerde harfleri mahreçlerinden çıkaracağım diye uğraşırken, 3. saftaki cemaat tarafından sesi duyulmaktadır. Bu namaz için sehiv secdesi lazım gelir mi? İmamın okuduğu sureleri cemaatin kaçıncı safındaki cemaat duyarsa gizlilikten çıkar?
Cevap: Fıkhi esaslara göre, gizli okumanın haddi kendi işitecek kadar okumaktır. Cehr-i okumak ise, cemaate işittirmekle olur. Bunun safla ilgili tarafı yoktur. İsterse birinci saftaki cemaat olsun, imamın okumasını işitirse gizli değil, cehri okunmuş sayılır. Ölçü budur. Bu ölçünün dışına çıktığı zaman, kıraet cebriye dönmüş olur. Böyle bir hareketi sehven yapmış ise, sehiv secdesi gerekir. Bilerek yaparsa "Cebren linoksan" namazı yeniden kılmak icap eder.
837 - Soru: Namaz içinde bir dalgınlık sebebiyle, bir insan uzun bir zaman 4-5 dakika boş durup düşünse namazının iadesi icap eder mi? Yoksa sehiv secdesi mi gerekir?
Cevap: Böyle bir hareket, sehiv secdesini gerektirir. Daha geniş bilgi için Ö.Nasuhi Bilmen'in Büyük İslam İlmihali'nin namazla ilgili bölümünün 344. maddesine bakınız.
838 - Soru: İmam, herhangi bir rekatta bir secde fazla yapmış olsa cemaat de yapacak mı?
Cevap: Cemaatin ona uyması gerekmez.
839 - Soru: Öğle ve yatsı namazlarının son sünnetlerinde selam vermeyi unutarak ayağa kalkmış ve dört rekatta selam veririm diye namaza devam etmiş, unutarak üçüncü rekatta oturmuş ve selam vermiş bir kimse, namazı nasıl kılmalıdır?
Cevap: Bu kimsenin namazını yeni baştan kılması gerekir.
840 - Soru: İmama uymuş bulunan kimse, iki vacibi yapmak durumunda ne yapar?
Cevap: Namaz kılan, bu durumda muhayyer olur. Mesela, cemaat ka'de-i ulada tahiyyatı bitirmeden imam ayağa kalkacak olsa, ona uymuş bulunun kimse, "tahiyyatı tamamlamak" ile, "imama uyarak ayağa kalkmak" arasında muhayyerdir. Dilediği şıkkı tercih eder.
841 - Soru: Namazın farz olan son oturuşunda, hiç oturmadan ayağa kalkan kimse, namazını ıslah için nasıl hareket eder?
Cevap: Bir kimse tamamen ayağa kalkmış ve hatta rüku yapmış olsa bile, secde yaparak o rekatı tamamlamadıkça oturmaya dönüş yapar, tahiyyatı okuyup sonunda, farzı tehir ettiği için, sehiv secdesi yapar.
842 - Soru: Ka'de-i ahirenin bir kısmını yapıp da yarıda bırakıp kalkan kimsenin namazını nasıl tamamlayacağını açıklar mısınız?
Cevap: Bu kimsenin durumu, ka'de-i ahirede hiç oturmayan kimsenin durumu gibidir. Hiç oturmadan kalkmış kimse gibi hareket eder.
843 - Soru: Ka'de-i ahirede oturmadan ayağa kalkan kimse, secde etmeden önce kadeye dönüş yapmaz ise kıldığı namaz hakkındaki hüküm nedir?
Cevap: Bu kimsenin kaldığı farz nafileye dönüşmüş olur. Bir rekat daha kılıp selam verir.
844 - Soru: Bu yanılma ikindinin farzını kılarken olsa, aynı usul ile namazı tamamlayabilir mi?
Cevap: Evet, tamamlayabilir. Çünkü kıldığı ikindi nafileye dönmüş bulunduğu için ve onu eda etmeye borçlu kaldığından dolayı kıldığı nafileyi farzdan sonra değil, bilakis farzdan önce kılmış olur. Böyle bir nafilenin kasten kılınmasında bile kerahet bulunmamaktadır.
845 - Soru: Aynı yanılma akşam namazında vaki olsa nasıl hareket etmek gerekir?
Cevap: Kalktığı o fazla rekatı kılıp oturur ve böylece nafileye dönüşmüş bulunan farzı dörde tamamlamış olur.
846 - Soru: Şayet ka'de-i ahirede tehiyyatı okuduktan sonra selam vermeyi unutarak ayağa kalkmış olsa o zaman nasıl hareket eder?
Cevap: Hemen oturmaya dönüş yapar. Tahiyyatı okumaya hacet olmadığı için selam verip sehiv secdesi yapar.
847 - Soru: Bu kimse, ka'de-i ahirede oturduğuna ve tehiyyatı da okuduğuna göre, oturmaya muhtaç olmaksızın ayakta selam verse olabilir mi?
Cevap: Özür olmadıkça namazda oturarak selam sünnettir. Ayakta selam verilecek olursa namazdan çıkmış olursa da sünneti terketmiş olur.
848 - Netice Fetvalarından: "İmam, bayram namazında, fazla tekbirlerden birini sehven terketmiş olsa, sehiv secdesi lazım gelir" (H. Ec. 1/10)
Açıklama: Bayram namazının fazla tekbirleri vaciptir. Sehven terkedilmesi halinde sehiv secdesi yapmak gerekir.
849 - Soru: Farz namazların son iki rekatlarında yanılarak zammı sure okuyan kimse sehiv secdesi yapacak mıdır?
Cevap: Böyle bir yanılmadan dolayı sehiv secdesi icap etmez. (Büyük İslam İlmihali, Namazla ilgili bölüm madde: 330)
850 - Soru: İmam efendi, camide namaz kıldırıyor. Mesela birinci rekatta Fatiha'nın peşinde namaz caiz olacak kadar 3-5 ayet okuyunca yanılıyor. Arkadan birisi de yanlışını söylüyor. Bu kişinin namazı bozulur mu?
Cevap: İmamın yanılması halinde bakılır. Namaz caiz olacak kadar okumamış ise doğru okunuş şekli söylenilir. Söyleyen kimsenin namazı bozulmaz. (Büyük İslam İlmihali, Namazla ilgili bölüm, madde: 159)
851 - Feyziye Fetvalarından: "Kılınan namazın rekatının sayısında cemaat ihtilaf etseler, imamın tasdik ettiği tarafın sözü muteber olur" (H. Ec. 1/12)
852 - Feyziye Fetvalarından: "Farz (namaz)ların son iki rekatında sehven sure ilave edilse sehiv secdesi lazım gelmez (H.Ec. c. 1/13)
853 - İbni Nuceym Fetvalarından: "İmam, kade-i ahirede (tehiyyatı okuduktan sonra) sehven ayağa kalkınca, ona uyanlar (usulü dairesinde) selam verseler, namazları tamam olur" (H.Ec. c. 1/9)
Açıklama: İmam, kade-i ahirede oturup tehiyyatı okuduktan sonra yanılarak ayağa kalksa, cemaat oturarak bekler. İmam derhal oturuşa dönüp, Ettehiyyatü'yü tekrar okuma lüzumu duymadan, selam verecek olursa cemaat de onunla birlikte selam verir. Fakat o beşinci rekatın secdesine varırsa, cemaat kendi başına selam verirler. Böylece cemaatin namazları tamam olmuş bulunur.
854 - Netice Fetvalarından: "Kalabalık bir cemaatle kılınan bayram veya cuma namazında, sehiv secdesi yapmak vacib olduğunda, cemaatin karışıklığa uğramasından korkulsa (sehiv secdesinin) terki caiz olur" (H.Ec. c. l/10)
Açıklama: Sehiv secdesi, bir eksikliği ikmal ve namazı ıslah içindir. Cemaatin çok olması halinde, sehiv secdesi yapıldığının farkına varamayanlar, selamdan sonra namazdan ayrılabilirler.
855 - İbni Nüceym Fetvalarından: "Farz namazı kılıp kılmadığında şekk eden kimsenin, vakti içinde, yeniden kılması lazımdır" (H.Ec. 1/10)
856 - Behce Fetvalarından: "Vitir namazında, unutarak, kunutu terkeden kimse sehiv secdesi yapar" (H.Ec. 1/13)
857 - Soru: Bir kimse farz namazının birinci rekatında yanılarak önce sureyi okusa bir şey lazım gelir mi?
Cevap: Fatiha'yı okumak vacib olduğu gibi, onu sureden önce okumak da vacib bulunmaktadır. Soruda belirtilen uygulama ile bu vacibi terketmiş olacağından, namaz sonunda sehiv secdesi yapması gerekir.
858 - Soru: Dört rekatlı farzların ilk rekatında kıraeti terkeden bir kimse, namazını nasıl tamamlar?
Cevap: Son iki rekatta kıraeti ifa eder ve namaz sonunda sehiv secdesi yapar. Çünkü bu kerahetin mahalli ilk iki rekattır. Burada ifası vacib olan kıraetin geciktirilmiş olmasından dolayı sehiv secdesi gerekmektedir.
859 - Soru: Nafile bir namazın ikinci rekatında sehven oturulmazsa nasıl hareket etmek lazım gelir?
Cevap: Üçüncü rekata kalkıldığı zaman hatırlarsa, secdeye varmış olmadıkça oturması vacibtir. Tehiyyatı okuyarak namaza devam eder. Selamdan sonra, kade-i ahireyi geciktirmiş olduğu için sehiv secdesini yapar. Nafilelerin 2. rekatı ka'de-i ahiredir.