araf suresi 116. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55 . 56 . 57 . 58 . 59 . 60 . 61 . 62 . 63 . 64 . 65 . 66 . 67 . 68 . 69 . 70 . 71 . 72 . 73 . 74 . 75 . 76 . 77 . 78 . 79 . 80 . 81 . 82 . 83 . 84 . 85 . 86 . 87 . 88 . 89 . 90 . 91 . 92 . 93 . 94 . 95 . 96 . 97 . 98 . 99 . 100 . 101 . 102 . 103 . 104 . 105 . 106 . 107 . 108 . 109 . 110 . 111 . 112 . 113 . 114 . 115 . 116 . 117 . 118 . 119 . 120 . 121 . 122 . 123 . 124 . 125 . 126 . 127 . 128 . 129 . 130 . 131 . 132 . 133 . 134 . 135 . 136 . 137 . 138 . 139 . 140 . 141 . 142 . 143 . 144 . 145 . 146 . 147 . 148 . 149 . 150 . 151 . 152 . 153 . 154 . 155 . 156 . 157 . 158 . 159 . 160 . 161 . 162 . 163 . 164 . 165 . 166 . 167 . 168 . 169 . 170 . 171 . 172 . 173 . 174 . 175 . 176 . 177 . 178 . 179 . 180 . 181 . 182 . 183 . 184 . 185 . 186 . 187 . 188 . 189 . 190 . 191 . 192 . 193 . 194 . 195 . 196 . 197 . 198 . 199 . 200 . 201 . 202 . 203 . 204 . 205 . 206


قَالَ أَلْقُوْاْ فَلَمَّا أَلْقَوْاْ سَحَرُواْ أَعْيُنَ النَّاسِ وَاسْتَرْهَبُوهُمْ وَجَاءوا بِسِحْرٍ عَظِيمٍ

Kâle elkû fe lemmâ elkav seharû a’yunen nâsi vesterhebûhum ve câû bi sihrin azîm(azîmin).


kâle: dedi
elkû: atın
fe lemmâ: o zaman, ...dığı zaman
elkav: attılar
seharû: sihirlediler, büyülediler
a'yune en nâsi: insanların gözleri
ve isterhebû-hum: ve onlarda korku uyandırdılar
ve câû: ve geldiler (getirdiler)
bi sihrin: bir sihir (büyü) ile
azîmin: büyük


Hasan Basri Çantay
(Musa): «Siz atın» dedi. Vaktaki atdılar, halkın gözlerini büyülediler, onlara korku saldılar, büyük bir sihir (meydana) getirmiş oldular.

Ömer Nasuhi Bilmen
Dedi ki: «Siz atıveriniz.» Vaktâ ki atıverdiler, nâsın gözlerini büyülediler, ve onları korkutmuş oldular ve büyük bir sihir (meydana) getirmiş oldular.

Elmalılı Hamdi Yazır
Siz atın, dedi, vaktaki atacaklarını attılar, Nasın gözlerini büyülediler ve onları dehşete düşürdüler, hasılı büyük bir sihir gösterdiler

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Siz atın. dedi. Atacaklarını atınca halkın gözlerini büyülediler ve onları dehşete düşürdüler. Kısacası büyük bir sihir gösterdiler.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Musa, «Siz atın» dedi. Atacaklarını atınca herkesin gözünü büyülediler ve onları dehşete düşürdüler. Doğrusu büyük bir sihir gösterdiler.

Diyanet İşleri (eski)
Musa: 'Siz koyun' dedi. Sihirbazlar marifetlerini ortaya koyunca insanların gözlerini sihirlediler ve onları ürküttüler, büyük bir sihir yaptılar.

Diyanet İşleri
(Mûsâ), “Siz atın” dedi. Bunun üzerine onlar (ellerindekini) atınca insanların gözlerini büyülediler ve onlara korku saldılar. Büyük bir sihir yaptılar.

Diyanet Vakfi
«Siz atın» dedi. Onlar atınca, insanların gözlerini büyülediler, onları korkuttular ve büyük bir sihir gösterdiler.

Celal Yıldırım
(Musa onlara): Önce siz atıverin, dedi. Bunun üzerine onlar hünerlerini ortaya atıverince, halkın gözlerini büyülediler ve onları hayli korkuttular da büyük bir sihir sergilediler.

Suat Yıldırım
(115-116) Büyücüler: "Mûsâ! Önce sen mi hünerini ortaya koyacaksın yoksa biz mi koyalım?" deyince Mûsâ: "Siz ortaya koyun!" dedi. Vakta ki atacaklarını ortaya koydular, halkın gözlerini büyülediler, onları dehşete düşürdüler, hasılı müthiş bir sihir sergilediler.

Ali Fikri Yavuz
Mûsa, siz atın, dedi. Ne zaman ki hünerlerini ortaya döktüler, halkın gözlerini büyülediler ve onlara korku saldılar. Böylece büyük sihir getirmiş oldular.

İbni Kesir
Siz atın, dedi. Atınca; halkın gözlerini büyülediler, onlara korku saldılar ve büyük bir sihir getirmiş oldular.

Abdulbaki Gölpınarlı
Siz atın dedi. Attıkları anda halkın gözünü boyadılar, korkuttular ve büyük bir büyü yaptılar.

Adem Uğur
Siz atın dedi. Onlar atınca, insanların gözlerini büyülediler, onları korkuttular ve büyük bir sihir gösterdiler.

Ali Bulaç
(Musa:) "Siz atın" dedi. (Asalarını) atıverince, insanların gözlerini büyüleyiverdiler, onları dehşete düşürdüler ve (ortaya) büyük bir sihir getirmiş oldular.

Bekir Sadak
Musa: «Siz koyun» dedi. Sihirbazlar marifetlerini ortaya koyunca insanlarin gozlerini sihirlediler ve onlari urkuttuler, buyuk bir sihir yaptilar.

Fizilal-il Kuran
Musa, 'Önce siz atın' dedi. Büyücüler hünerlerini ortaya atınca, insanların gözlerini büyülediler, onları ürküttüler ve müthiş bir büyü gösterisi gerçekleştirdiler.

Gültekin Onan
(Musa:) "Siz atın" dedi. (Asalarını) atıverince, insanların gözlerini büyüleyiverdiler, onları dehşete düşürdüler ve (ortaya) büyük bir sihir getirmiş oldular.

Muhammed Esed
(Musa): "(Önce) siz atın!" dedi. Ve onlar (asalarını) yere attıkları zaman, insanların gözlerini büyüyle bağladılar ve onları korkuyla şaşkına çevirdiler.

Şaban Piriş
O da: -Siz atın! dedi ve attılar. Sihirbazlar sihirleri attıkları zaman insanların gözünü büyüledi ve büyük bir sihir gösterdiler.

Tefhim-ul Kuran
(Musa:) «Siz atın» dedi. (Asalarını) Atıverince, insanların gözlerini büyüleyiverdiler, onları dehşete düşürdüler ve (ortaya) büyük bir sihir getirmiş oldular.

Ümit Şimşek
Musa 'Siz atın' dedi. Onlar ellerindekini atınca, halkın gözünü boyayarak onları dehşete düşürdüler. Gerçekten de büyük bir büyü ile ortaya çıkmışlardı.

Süleyman Ateş
"Siz atın" dedi. (Hünerlerini ortaya) atınca, insanların gözlerini büyülediler, onları ürküttüler ve büyük bir büyü (ortaya) getirdiler.

Yaşar Nuri Öztürk
"Siz sergileyin." dedi. Hünerlerini ortaya atınca, halkın gözlerini büyülediler, onları dehşete düşürdüler. Çok büyük bir büyü sergilediler.

Edip Yüksel
'Siz atın!,' dedi. Onlar atınca, halkın gözünü büyülediler, onları korkuttular ve böylece büyük bir sihir ortaya koydular.