duhan suresi 12. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55 . 56 . 57 . 58 . 59


رَبَّنَا اكْشِفْ عَنَّا الْعَذَابَ إِنَّا مُؤْمِنُونَ

Rabbenekşif annel azâbe innâ mû’minûn(mû’minûne).


rabbe-nâ: Rabbimiz
ikşif: kaldır
an-nâ: bizden
el azâbe: azap
innâ: muhakkak ki biz
mû'minûne: mü'minler


Hasan Basri Çantay
«Ey Rabbimiz, bizden bu azâbı açıb kaldır. Çünkü biz îman edeceğiz».

Ömer Nasuhi Bilmen
«Ey Rabbimiz! Bizden bu azabı açıver, şüphe yok ki, biz mü'minleriz,» diyeceklerdir.

Elmalılı Hamdi Yazır
Rabbenâ! bizden bu azâbı aç, çünkü biz mü'minleriz diyecekler

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
«Ey Rabbimiz, bizden bu azabı aç; çünkü biz inanıyoruz.» diyecekler.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
O gün insanlar: «Ey Rabbimiz! Bizden azabı kaldır. Artık biz inanıyoruz» derler.

Diyanet İşleri (eski)
İnsanlar: 'Rabbimiz! Bu azabı bizden kaldır; doğrusu artık biz inananlarız' derler.

Diyanet İşleri
İnsanlar, “Rabbimiz! Bu azabı bizden kaldır, çünkü biz artık inanıyoruz” derler.

Diyanet Vakfi
(İşte o zaman insanlar:) Rabbimiz! Bizden azabı kaldır. Doğrusu biz artık inanıyoruz (derler).

Celal Yıldırım
Rabbimiz! Bu azabı bizden kaldır; çünkü elbette biz imân edenler olacağız.

Suat Yıldırım
İşte o zaman insanlar: "Ey ulu Rabbimiz, bizden bu azabı kaldır, çünkü artık iman ediyoruz!" derler.

Ali Fikri Yavuz
(Onlar şöyle diyecekler): “- Ey Rabbimiz! Bizden bu azabı kaldır; çünkü biz müminleriz.”

İbni Kesir
Rabbımız; bu azabı bizden kaldır. Doğrusu biz, artık mü'minleriz.

Abdulbaki Gölpınarlı
Rabbimiz, bizden azâbı, gider, şüphe yok ki inandık biz.

Adem Uğur
(İşte o zaman insanlar:) Rabbimiz! Bizden azabı kaldır. Doğrusu biz artık inanıyoruz (derler).

Ali Bulaç
"Rabbimiz, azabı üstümüzden açıp gider; çünkü biz (artık) iman edicileriz."

Bekir Sadak
Insanlar: «Rabbimiz! Bu azabi bizden kaldir; dogrusu artik biz inananlariz» derler.

Fizilal-il Kuran
«Rabbimiz, bizden azabı kaldır, çünkü biz artık inanıyoruz» derler.

Gültekin Onan
"Rabbimiz, azabı üstümüzden açıp gider çünkü biz (artık) inançlılarız."

Muhammed Esed
"Ey Rabbimiz, bizi azaptan uzak tut, çünkü biz (artık Sana) inanıyoruz!" (dedirten).

Şaban Piriş
-Rabbimiz, azabı bizden kaldır, biz iman eden kimseleriz.

Tefhim-ul Kuran
«Rabbimiz, azabı üstümüzden açıp gider; çünkü biz (artık) iman edicileriz.»

Ümit Şimşek
'Rabbimiz, bizden azabı kaldır; iman edeceğiz' derler.

Süleyman Ateş
"Rabbimiz, bizden azâbı kaldır, çünkü biz artık inanıyoruz" derler.

Yaşar Nuri Öztürk
"Ey Rabbimiz, kaldır bizden bu azabı. Biz gerçekten müminleriz."

Edip Yüksel
'Rabbimiz, bizden bu azabı kaldır; biz inanıyoruz.'