kalem suresi 29. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52


قَالُوا سُبْحَانَ رَبِّنَا إِنَّا كُنَّا ظَالِمِينَ

Kâlû subhâne rabbinâ innâ kunnâ zâlimîn(zâlimîne).


kâlû: dediler
subhâne: sübhan, yüce, mutlak kaadir, herşeyden münezzeh
rabbi-nâ: Rabbimiz
in-nâ: muhakkak ki biz
kun-nâ: biz olduk
zâlimîne: zalimler, zalim kimseler


Hasan Basri Çantay
«Seni (tesbîh ve) tenzîh ederiz ey Rabbimiz. Hakıykaten biz zaalimlermişiz» dediler.

Ömer Nasuhi Bilmen
(29-30) Dediler ki: «Ey Rabbimiz! Seni tesbih (tenzih) ederiz, muhakkak ki, biz zalim kimseler olduk.» Artık birbirlerine dönerek birbirlerini levme başladılar.

Elmalılı Hamdi Yazır
Sübhansın ya rabbena! Dediler: bizler doğrusu zalimlermişiz

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Onlar: «Rabbimiz Seni tenzih ederiz, doğrusu bizler zalimlermişiz!» dediler.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
«Rabbimizi tesbih ederiz, doğrusu biz zalimler imişiz.» (dediler).

Diyanet İşleri (eski)
'Rabbimizi tenzih ederiz; doğrusu biz yazık etmiştik' dediler.

Diyanet İşleri
Onlar, “Rabbimizi tesbih ederiz (yüceltiriz). Şüphesiz biz zalim kimseler imişiz” dediler.

Diyanet Vakfi
Rabbimizi tesbih ederiz; doğrusu biz (kendi kendimize) yazık etmişiz, dediler.

Celal Yıldırım
Onlar da: «Rabbimiz! Seni tesbîh ve tenzîh ederiz. Şüphesiz ki, biz zalimlermişiz» dediler.

Suat Yıldırım
(29-30) Bunun üzerine "Sübhansın ya Rabbenâ, her türlü noksandan uzaksın! Doğrusu biz kendimize zulmetmişiz!" deyip, birbirlerini kınamaya başladılar.

Ali Fikri Yavuz
Onlar: “- Seni tenzîh ederiz, Rabbimiz! Doğrusu biz zalimlermişiz.” dediler.

İbni Kesir
Dediler ki: Tesbih ederiz Seni Rabbımız, gerçekten biz, zalimlerden olmuşuz.

Abdulbaki Gölpınarlı
Dediler ki: Şanı yücedir Rabbimizin, gerçekten de zâlimlerden olduk biz.

Adem Uğur
Rabbimizi tesbih ederiz; doğrusu biz (kendi kendimize) yazık etmişiz, dediler.

Ali Bulaç
ki: "Rabbimiz seni tesbih eder, yüceltiriz; gerçekten bizler zalim imişiz."

Bekir Sadak
«ORabbimizi tenzih ederiz; dogrusu biz yazik etmistik» dediler.

Fizilal-il Kuran
«Rabbimizi tesbih ederiz, doğrusu biz kendi kendimize zulüm etmişiz» dediler.

Gültekin Onan
Dediler ki: "Rabbimiz seni tesbih eder, yüceltiriz; gerçekten bizler zalim imişiz."

Muhammed Esed
Onlar: "Rabbimizin şanı yücedir! Doğrusu biz zulüm işliyorduk!" diye cevap verdiler;

Şaban Piriş
Hemen akılları başlarına geldi ve: -Rabbimiz'in şanı yücedir. Biz, zalimlerden olduk, dediler.

Tefhim-ul Kuran
Dediler ki: «Rabbimiz, seni tesbih eder yüceltiriz; gerçekten bizler zalim olanlarmışız.»

Ümit Şimşek
'Rabbimizi tesbih ederiz,' dediler. 'Doğrusu biz kendimize yazık etmişiz.'

Süleyman Ateş
"Rabbimizi tesbih ederiz, doğrusu biz zulmedenlermişiz!" dediler.

Yaşar Nuri Öztürk
O zaman dediler ki: "Tespih ederiz seni, ey Rabbimiz! Gerçekten biz zalimler olduk."

Edip Yüksel
Dediler ki, 'Rabbimiz yücedir. Biz zalimler imişiz.'