taha suresi 119. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55 . 56 . 57 . 58 . 59 . 60 . 61 . 62 . 63 . 64 . 65 . 66 . 67 . 68 . 69 . 70 . 71 . 72 . 73 . 74 . 75 . 76 . 77 . 78 . 79 . 80 . 81 . 82 . 83 . 84 . 85 . 86 . 87 . 88 . 89 . 90 . 91 . 92 . 93 . 94 . 95 . 96 . 97 . 98 . 99 . 100 . 101 . 102 . 103 . 104 . 105 . 106 . 107 . 108 . 109 . 110 . 111 . 112 . 113 . 114 . 115 . 116 . 117 . 118 . 119 . 120 . 121 . 122 . 123 . 124 . 125 . 126 . 127 . 128 . 129 . 130 . 131 . 132 . 133 . 134 . 135


وَأَنَّكَ لَا تَظْمَأُ فِيهَا وَلَا تَضْحَى

Ve enneke lâ tazmeu fîhâ ve lâ tadhâ.


ve enne-ke: ve muhakkak sen
lâ tazmeu
(zamiye)
: susamazsın
: (susadı)
fî-hâ: orada
ve lâ tadhâ
(dahiye)
: ve (sıcaktan) yanmazsın
: (sıcakladı, yandı)


Hasan Basri Çantay
«Ve sen hakıykaten burada susamayacaksın, Güneş (in sıcağı altında da) kalmayacaksın».

Ömer Nasuhi Bilmen
«Ve şüphesiz ki, sen orada susamazsın ve güneşin hararetine uğramazsın.»

Elmalılı Hamdi Yazır
Ve sen orada susamazsın ve Güneşte yanmazsın

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
ve sen orada susamazsın ve güneşte yanmazsın.» dedik.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Ve sen orada ne susarsın, ne de güneşin sıcağında kalırsın»

Diyanet İşleri (eski)
(116-119) 'Ey Adem! Doğrusu bu, senin ve eşinin düşmanıdır. Sakın sizi cennetten çıkarmasın, yoksa bedbaht olursun. Doğrusu cennette ne acıkırsın, ne de çıplak kalırsın; orada ne susarsın ne de güneşin sıcağında kalırsın' dedik.

Diyanet İşleri
“Orada ne susuzluk çekersin, ne de güneş altında kalırsın.”

Diyanet Vakfi
Yine burada sen, susuzluk çekmeyecek, sıcaktan da bunalmayacaksın.

Celal Yıldırım
Ve sen orada susamazsın, güneşte de yanmazsın.

Suat Yıldırım
(118-119) "Sen cennette asla açlık çekmeyecek, asla çıplak kalmayacaksın. Orada asla susuzluk çekmeyecek ve güneşin kavurucu sıcağına mâruz kalmayacaksın.

Ali Fikri Yavuz
Ve sen orada susamazsın, güneşte yanmazsın.”

İbni Kesir
Orada ne susarsın, ne de güneşte yanarsın.

Abdulbaki Gölpınarlı
Ve sen orada susamazsın, güneşin harâreti de dokunmaz sana.

Adem Uğur
Yine burada sen, susuzluk çekmeyecek, sıcaktan da bunalmayacaksın.

Ali Bulaç
Ve gerçekten sen burada susamayacaksın ve güneş altında yanmayacaksın da."

Bekir Sadak
(117-11) 9 «Ey Adem! Dogrusu bu, senin ve esinin dusmanidir. Sakin sizi cennetten cikarmasin, yoksa bedbaht olursun. Dogrusu cennette ne acikirsin, ne de ciplak kalirsin; orada ne susarsin de ne de gunesin sicaginda kalirsin» dedik.

Fizilal-il Kuran
Yine burada susuzluk çekmeyecek, sıcaktan kavrulmayacaksın.

Gültekin Onan
Ve gerçekten sen burada susamayacaksın ve güneş altında yanmayacaksın da."

Muhammed Esed
keza, orada susamaman ve güneşin sıcaklığından etkilenmemen de sağlanmıştır".

Şaban Piriş
Ne susuzluk hissedersin ne de güneşte yanarsın.

Tefhim-ul Kuran
Ve gerçekten sen burada susamayacaksın ve güneş altında yanmayacaksın da.»

Ümit Şimşek
'Susuzluk duymazsın, güneşin sıcağını da çekmezsin.'

Süleyman Ateş
"Ve sen susamayacaksın, kuşluk vakti güneşi(nin ısısı)ndan etkilenmeyeceksin."

Yaşar Nuri Öztürk
"Ve sen burada ne susayacaksın ne de güneşten yanacaksın."

Edip Yüksel
'Burda ne susuzluk çeker, ne de sıcaktan bunalırsın.'