kamer suresi 3. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55


وَكَذَّبُوا وَاتَّبَعُوا أَهْوَاءهُمْ وَكُلُّ أَمْرٍ مُّسْتَقِرٌّ

Ve kezzebû vettebeû ehvâehum ve kullu emrin mustekırr(mustekırrun).


ve kezzebû: ve yalanladılar
ve ittebeû: ve tâbî oldular
ehvâe-hum: kendi nefslerine (hevalarına)
ve kullu emrin: ve bütün işler
mustekırrun: kararlaştırılmış, belirlenmiş


Hasan Basri Çantay
(Peygamberi) tekzîbetdiler. Hevâ (ve heves) lerine uydular. Halbuki (hayr-u şer) her iş bir gaayeye bağlıdır.

Ömer Nasuhi Bilmen
Ve onlar tekzîp ettiler ve kendi hevâlarına uydular. Halbuki, her iş kararlaşmıştır.

Elmalılı Hamdi Yazır
Yalan dediler, hevâlarına uydular, halbuki her emir müstekır

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Yalan dediler, arzularına uydular. Halbuki, her iş (Allah takdirinde) yerini almıştır.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Yalanladılar, nefislerinin arzularına uydular. Halbuki her iş yerini bulacaktır.

Diyanet İşleri (eski)
Yalanlarlar da kendi heveslerine uyarlar. Ama her işin karar kılacağı bir sonucu vardır.

Diyanet İşleri
Peygamberi yalanladılar, nefislerinin arzularına uydular. Hâlbuki her iş, (Allah nasıl takdir ettiyse öylece) gerçekleşecek (değişmeyecek)tir.

Diyanet Vakfi
Yalanladılar ve kendi heveslerine uydular. Halbuki her işin ulaşacağı yeri vardır.

Celal Yıldırım
(Hakk'ı) yalanladılar da kendi heveslerine uydular. Oysa her işin kararlaştırılmış bir vakti vardır.

Suat Yıldırım
Onlar hakkı yalan saydılar, heva ve heveslerine uydular. Halbuki her iş gibi bu nübüvvetin de kararlaştırılmış bir sonu elbette vardır.

Ali Fikri Yavuz
(Kıyameti ve mucizeyi) inkâr ettiler; hevalarına uydular. Halbuki (Allah’ın vaad ettiği) her iş için bir hakikat var.

İbni Kesir
Ve yalanlayıp kendi heveslerine uyarlar. Ve her iş kararlaşmıştır.

Abdulbaki Gölpınarlı
Ve yalanlarlar ve dileklerine uyarlar ve her iş, kararlaştırılmıştır.

Adem Uğur
Yalanladılar ve kendi heveslerine uydular. Halbuki her işin ulaşacağı yeri vardır.

Ali Bulaç
Yalanladılar ve kendi heva (istek ve tutku)larına uydular; oysa her iş 'sonunda kendi amacına varıp karar kılacaktır.'

Bekir Sadak
Yalanlarlar da kendi heveslerine uyarlar. Ama her isin karar kilacagi bir sonucu vardir.

Fizilal-il Kuran
Yalanladılar, keyfi arzularına uydular; ama herşey yerinde duruyor.

Gültekin Onan
Yalanladılar ve kendi hevalarına uydular; oysa her buyruk 'sonunda kendi amacına varıp karar kılacaktır'.

Muhammed Esed
çünkü onlar kendi arzu ve heveslerine uyarak bunu yalanlamaya şartlanmışlardır. Ama her şeyin doğruluğu sonunda ortaya çıkacaktır.

Şaban Piriş
Yalanlayıp, heveslerine uydular. Oysa her iş kararlaştırılmıştır.

Tefhim-ul Kuran
Yalanladılar ve kendi heva (istek ve tutku)larına uydular; oysa her iş sonunda kendi amacına varıp karar kılacaktır.

Ümit Şimşek
Onlar kendi heveslerine uyup Peygamberi yalanladılar. Oysa her iş için belirlenmiş bir hedef vardır.

Süleyman Ateş
Yalanladılar, nefislerinin heveslerine uydular. Halbuki her iş, yerini bulacaktır (Allâh'ın kararına kimse engel olamaz).

Yaşar Nuri Öztürk
Yalanladılar; kendi heves ve kuruntularına uydular. Oysaki her iş ve oluş karara, ölçüye ve düzene bağlanmıştır.

Edip Yüksel
Yalanladılar; arzularına ve tümüyle statükoya uydular.