kamer suresi 36. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55


وَلَقَدْ أَنذَرَهُم بَطْشَتَنَا فَتَمَارَوْا بِالنُّذُرِ

Ve lekad enzerehum batşetenâ fe temârev bin nuzur(nuzuri).


ve lekad: ve andolsun
enzere-hum: onları uyardı
batşete-nâ: şiddetli azabımız ile yakalamamız
fe: fakat
temârev: şüphe ettiler, inkâr ettiler
bi en nuzuri: uyarıları


Hasan Basri Çantay
Andolsun ki (Lût) onlara (kendilerini) azâb ile yakalayacağımızı da haber vermişdi. Fakat onlar bu korkutmaları şübhe ile tekzîb etdiler.

Ömer Nasuhi Bilmen
Celâlim hakkı için onları satvetimizin şiddetiyle korkutmuş idi. Fakat onlar bu korkutuş ile şekk ve şüphede bulundular (onu tasdik etmediler).

Elmalılı Hamdi Yazır
Celâlim hakkı için satvetimizin şiddetini kendilerine ıhtar da etmiş idi, fakat o ıhtarları cidal ile karşıladılar

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Andolsun ki (Lut) tutuşumuzun şiddetini kendilerine ihtar da etmişti. Fakat o ihtarları kavga ve şüphe ile karşıladılar.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
(Lût), onları bizim yakalamamıza karşı uyarmıştı. Fakat ikazlara karşı kuşku duydular,

Diyanet İşleri (eski)
Lut, and olsun ki, onları Bizim yakalamamızla uyarmıştı, ama onlar uyarmaları şüphe ile karşılayarak dinlemediler.

Diyanet İşleri
Andolsun, Lût onları bizim şiddetli azabımızla uyardı. Fakat onlar bu uyarıları kuşkuyla karşıladılar.

Diyanet Vakfi
Andolsun ki, Lût onları bizim şiddetli azabımızla uyardı. Fakat onlar bu tehditleri kuşkuyla karşıladılar.

Celal Yıldırım
Ve and olsun ki, Lût, onları bizim şiddetli tutup kahretmemize karşı uyardı; ama onlar, bu uyarılarda şüphe edip inâdlarını sürdürdüler.

Suat Yıldırım
Lût onları Bizim yakalarından tutup azaba çarptıracağımızı söyleyerek tehdit etmişti. Ama onlar uyarmalara karşı şüpheye düştüler.

Ali Fikri Yavuz
And olsun ki, Lût, azabımızla onları korkutmuştu; fakat o ihtarları, şübhelenerek inkâr ettiler;

İbni Kesir
Andolsun ki; onlara, azab ile yakalayacağımızı da haber vermişti. Ama onlar bu uyarıları kuşku ile karşılayarak yalanladılar.

Abdulbaki Gölpınarlı
Ve andolsun ki o, bizim helâkimizle korkutmuştu onları da onlar, bu korkutuşlardan şüpheye düşmüşlerdi.

Adem Uğur
Andolsun ki, Lût onları bizim şiddetli azabımızla uyardı. Fakat onlar bu tehditleri kuşkuyla karşıladılar.

Ali Bulaç
Oysa andolsun, zorlu yakalamamıza karşı onları uyarmıştı. Fakat onlar, bu uyarıları kuşkuyla karşılayıp yalanlamakta direttiler.

Bekir Sadak
Lut, and olsun ki, onlari Bizim yakalamamizla uyarmisti, ama onlar uyarmalari suphe ile karsiliyarak dinlemediler.

Fizilal-il Kuran
Lut onları bizim sillemiz konusunda uyarmıştı. Fakat, onlar bu uyarıları kuşku ile karşıladılar.

Gültekin Onan
Oysa andolsun, zorlu yakalamamıza karşı onları uyarmıştı. Fakat onlar, bu uyarıları kuşkuyla karşılayıp yalanlamakta direttiler.

Muhammed Esed
Aslında o, Bizim cezalandırma gücümüz konusunda onları uyarmıştı; ama onlar bu uyarılara hep şüpheyle baktılar,

Şaban Piriş
Lût, onları şiddetli azabımız hakkında uyarmıştı. Ama onlar, uyarıları şüphe ile karşıladılar.

Tefhim-ul Kuran
Oysa andolsun, zorlu yakalamamıza karşı onları uyarmıştı. Fakat onlar, bu uyarıları kuşkuyla karşılayıp yalanlamakta direttiler.

Ümit Şimşek
Lût onları şiddetli azabımız hakkında uyarmıştı; fakat onlar uyarıları şüpheyle karşıladılar.

Süleyman Ateş
Lût, onları bizim yakalamamıza karşı uyarmıştı, fakat uyarılara karşı kuşku duydular.

Yaşar Nuri Öztürk
Yemin olsun, Lût onları bizim yakalayışımız hakkında uyarmıştı da onlar, uyarılarla ilgili olarak kuşkulanıp çekişmişlerdi.

Edip Yüksel
Onları bu yakalayışımıza karşı uyarmıştı; ancak onlar uyarıları kuşkuyla karşıladılar.