muminun suresi 54. Ayet

1 . 2 . 3 . 4 . 5 . 6 . 7 . 8 . 9 . 10 . 11 . 12 . 13 . 14 . 15 . 16 . 17 . 18 . 19 . 20 . 21 . 22 . 23 . 24 . 25 . 26 . 27 . 28 . 29 . 30 . 31 . 32 . 33 . 34 . 35 . 36 . 37 . 38 . 39 . 40 . 41 . 42 . 43 . 44 . 45 . 46 . 47 . 48 . 49 . 50 . 51 . 52 . 53 . 54 . 55 . 56 . 57 . 58 . 59 . 60 . 61 . 62 . 63 . 64 . 65 . 66 . 67 . 68 . 69 . 70 . 71 . 72 . 73 . 74 . 75 . 76 . 77 . 78 . 79 . 80 . 81 . 82 . 83 . 84 . 85 . 86 . 87 . 88 . 89 . 90 . 91 . 92 . 93 . 94 . 95 . 96 . 97 . 98 . 99 . 100 . 101 . 102 . 103 . 104 . 105 . 106 . 107 . 108 . 109 . 110 . 111 . 112 . 113 . 114 . 115 . 116 . 117 . 118


فَذَرْهُمْ فِي غَمْرَتِهِمْ حَتَّى حِينٍ

Fe zerhum fî gamratihim hattâ hîn(hînin).


fe: artık, böylece
zer-hum: onları bırak, terket
: içinde
gamrati-him: onların sapıklık, dalâlet, gafletleri
hattâ: oluncaya kadar, kadar
hînin: süre, vakit


Hasan Basri Çantay
Şimdi sen onları bir vaktâ kadar sapıklıkları içinde bırak.

Ömer Nasuhi Bilmen
Artık sen onları kendi dalâletleri içinde bir zamana kadar terket.

Elmalılı Hamdi Yazır
Şimdi sen onları bırak dalgınlıkları içinde tâ bir deme kadar

Elmalılı (sadeleştirilmiş)
Şimdi sen onları bir zamana kadar dalgınlıkları içinde bırak.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)
Sen şimdi onları bir zamana kadar gaflet ve sapıklıkları ile başbaşa bırak!

Diyanet İşleri (eski)
Onları bir süreye kadar sapıklıklarıyla başbaşa bırak.

Diyanet İşleri
Ey Muhammed! Sen onları bir zamana kadar, gaflet ve şaşkınlıklarıyla baş başa bırak!

Diyanet Vakfi
Şimdi sen onları bir zamana kadar gaflet ve sapıklıkları ile başbaşa bırak!

Celal Yıldırım
Artık sen onları (ilâhî emir ve hüküm ininceye kadar) bir süre şaşkınlıkları içinde (bocalar halde) bırak.

Suat Yıldırım
Sen onları, bir süreye kadar daldıkları gaflet içinde kendi hallerine bırak!

Ali Fikri Yavuz
Şimdi (Ey Rasûlüm), o Mekke kâfirlerini bir vakte kadar dalgınlıkları içinde bırak.

İbni Kesir
Bir süreye kadar onları kendi sapıklıklarıyla başbaşa bırak.

Abdulbaki Gölpınarlı
Artık bir zamâna dek sapıklıkları içinde bırak onları.

Adem Uğur
Şimdi sen onları bir zamana kadar gaflet ve sapıklıkları ile başbaşa bırak!

Ali Bulaç
Artık sen onları, belli bir süreye kadar kendi gafletleri içinde bırak.

Bekir Sadak
Onlari bir sureye kadar sapikliklariyla basbasa birak.

Fizilal-il Kuran
Bir süre için onları gafletleri ve sapıklıkları ile başbaşa bırak.

Gültekin Onan
Artık sen onları, belli bir süreye kadar kendi gafletleri içinde bırak.

Muhammed Esed
Fakat onları bir vakte kadar, kendi cehaletlerine gömülmüş olarak, kendi hallerine bırak.

Şaban Piriş
Bir süreye kadar onları kendi sapıklıklarıyla baş başa bırak.

Tefhim-ul Kuran
Artık sen onları, belli bir süreye kadar kendi gafletleri içinde bırak.

Ümit Şimşek
Sen onları bir süre gafletleriyle baş başa bırak.

Süleyman Ateş
Bir süreye kadar onları, (daldıkları) gafletleri içinde bırak.

Yaşar Nuri Öztürk
Artık sen onları bir süreye kadar kendi gafletleri içinde bırak.

Edip Yüksel
Belli bir süreye kadar onları şaşkınlıkları içinde bırak.