وَالسَّابِقُونَ السَّابِقُونَ
Ves sâbikûnes sâbikûn(sâbikûne).
| ve es sâbikûne | : ve sabikunlar (hayırlarda yarışıp ileri geçenler) |
| es sâbikûne | : sabikunlar (hayırlarda yarışıp ileri geçenler) |
Hayır yarışlarında tâ öne geçib kazananlar (a gelince:) onlar (orada da) öncüdürler.
(10-12) Ve (üçüncüsü de) ileri geçenlerdir, ileri geçenlerdir. İşte mukarreb olanlar, onlardır. Naîm cennetlerinde mütena'im olacaklardır.
İlerde sabikun, işte o sabikun
önde, en öne geçenler, işte o ileride olanlar!
Önde olanlar (var ya), onlar öncüdürler.
İyilik işlemekte önde olanlar, karşılıklarını almakta da önde olanlardır.
(10-11) (İman ve amelde) öne geçenler ise (Ahirette de) öne geçenlerdir. İşte onlar (Allah’a) yaklaştırılmış kimselerdir.
(Hayırda) önde olanlar, (ecirde de) öndedirler.
İyilikte öne geçenler, (mükâfatta da) öne geçenlerdir.
İmanda, fazilette öncüler ki ne öncüler! Onlar herkesi geçerler.
(Bir de üçüncü sınıf, hayır işlemekte) ileri geçenler, (ahiret de) ileri geçenlerdir, (ilk cennete girenlerdir.)
Önde olanlar da öncüdürler.
Ve bir de ileri geçenler ki herkesi geçmişlerdir.
(Hayırda) önde olanlar, (ecirde de) öndedirler.
Yarışıp öne geçenler de, öne geçmiş öncülerdir.
Iyilik islemekte onde olanlar, karsiliklarini almakta da onde olanlardir.
Ve öncüler, hep önden gidenler.
Yarışıp öne geçenler de, öne geçmiş öncülerdir.
Önde olanlar ise (hayatta iken, inanç ve güzel fiillerde) öne çıkanlar olacak.
Ve önde olanlar, öncüdürler.
Yarışıp öne geçenler de, öne geçmiş öncülerdir.
Öne geçenler de hepsinden ileridir.
Ve o sâbıklar, sâbıklar!
Ve oluşta önde gidenler, yarışta önde gidenler...
Bir de ileri geçen öncü elitler vardır.