وَفُرُشٍ مَّرْفُوعَةٍ
Ve furuşin merfûah(merfûatin).
| ve furuşin | : ve döşekler |
| merfûatin | : yükseltilmiş |
ve (kadri) yükseltilmiş döşeklerdedirler.
(34-35) Ve yükseltilmiş yataklardadırlar. Şüphe yok ki, Biz onları bir yaradılış ile yarattık.
Yüksek döşekler
yüksek döşekler (üstündedirler).
Ve yükseltilmiş döşekler üstündedirler.
(27-34) Onlar dikensiz sedir ağaçları, salkımları sarkmış muz ağaçları, uzamış gölge altında, çağlayarak akan sular kenarlarında; bitip tükenmeyen ve yasak da edilmeyen bol meyveler arasında; yüksek döşekler üzerindedirler.
(28-34) (Onlar), dikensiz sidir ağaçları ve meyveleri küme küme dizili muz ağaçları altında, yayılmış sürekli bir gölgede, çağlayan bir su başında, tükenmeyen ve yasaklanmayan çok çeşitli meyveler içinde ve yüksek döşekler üzerindedirler.
Ve kabartılmış döşekler üstündedirler.
Yüksek döşekler üstündedirler.
(34-35) Onlara, pek değerli eşler de verdik. Biz o eşleri, yepyeni bir yaratılışla yaratıp, sûret ve sîretlerini son derece güzelleştirdik.
Kıymetleri yüksek döşeklerdedirler...
Yükseltilmiş döşekler üstündedirler.
ve yüksek döşekler.
Ve kabartılmış döşekler üstündedirler.
Yükseklere kurulmuş döşekler (sedirler).
(28-34) Onlar dikensiz sedir agaclari, salkimlari sarkmis muz agaclari, uzamis golge altinda, caglayarak akan sular kenarlarinda; bitip tukenmeyen ve yasak da edilmeyen bol meyveler arasinda; yuksek dosekler uzerindedirler.
Yüksek döşekler üzerindedirler.
Yükseklere kurulmuş döşekler (sedirler).
Ve yüceltilmiş eşler(i onlarla olacak):
Ve yüksek yataklar içindedirler.
Yükseklere kurulmuş döşekler(dedirler).
Yüksek döşekler üstündedirler.
Ve yükseltilmiş döşekler üstündedirler.
Yükseğe yerleştirilmiş döşekler içinde.
Ve onlar yükseltilmiş mobilyalar üzerindedirler.